Bonny перевод на английский
311 параллельный перевод
Küçük afacan.
Bonny little chap.
Çocuklar oldukça sağlıklı görünüyor.
The children are looking bonny.
- Sakin ol güzel delikanlı, eve geldik.
- Quiet, me bonny lad, we're home.
- # Ben ise zarif diyorum # - Preston, gece saat 2 : 27.
- # But I say he's bonny # - 12 : 27 a.m.
# Ben ise zarif diyorum #
# But I say he's bonny #
Çok güzel bir şapkaymış, bayan.
Oh, my, that's a real bonny bonnet, miss.
Tatlı Robin, sensiz tadı tuzu yok bu dünyanın
- ♪ For bonny sweet Robin is all my joy?
İskoçya'daki her hoş bayana
Every bonny lassie
Evet, Çölde ve dağda yağmurda ve tipide bu güzel şişeyi yatağımda sakladım.
Aye. Come desert and mountain, rain and blizzard I've treasured this bonny wee bottle in my bedroll.
Bir çiftçi ve kızı yola çıkmışlardı
A farmer and his daughter abide their bonny way
Diyoruz ki, Shore'un karısı zarif ayaklı, kiraz dudaklı, şirin gözlü ve pek tatlı dillidir. Kraliçenin yakınları da asil insanlardır, diyoruz.
We say that Shore's wife hath a pretty foot... a cherry lip, a bonny eye... a passing pleasing tongue and that the queen's kindred are made gentIefoIks.
Hava güzel.
Bonny weather we're having.
Seni yalancı. Yalnız Kate demiyorlar, Şirret, yaman Kate, belalı Kate diyorlar.
You lie, i'faith, for you are called plain Kate... and bonny Kate and sometimes Kate the curst.
Ama benim Kate'im benimle gelecek.
But for my bonny Kate, she must with me.
Benim gürbüz Kara Bess'im, Gururum, her şeyim
My bonny Black Bess, Once my pride
- İyi yolculuklar. - Elimizden geleni yapacağız.
And have a bonny trip.
Lucinda Nehri'nin kıyıları ne de kalabalık...
How bonny are the banks of the Lucinda River.
- Teşekkür ederim.
Bonny woman.
Çok güzel bir ağaç vardı
~ There was nae sic a bonny tree
Oh, Marian, ne kadar da güzel, küçük bir tavşan.
Oh, Marian, what a bonny wee bunny.
İyi kral, Kral Richard
While bonny good King Richard
Peki bu güzel günde nasılmış bakalım Maisie Psaltery?
And how is wee Maisie Psaltery this bonny day, hey?
Bonny'nin kim için çalıştığını öğren.
Find out who Bonny is working for
Müfettiş Bonny genelde tek başına çalışır.
Inspector Bonny often works on his own
Seninle konuşabilir miyim Bonny?
Can I talk to you, Bonny?
Hoşuna gitti mi Bonny?
How do you like it, Bonny?
Ama Müfettiş Bonny bu işin peşinde..
But Inspector Bonny is behind it
Buna rağmen bir kopyasını Bonny'in masasında gördüm.
And yet I saw it on Bonny's desk
Bonny nerede tatil yapıyor biliyor musunuz?
Know where Bonny's vacationing?
Müfettiş Bonny'e dikkat et.
Watch out for Inspector Bonny!
Tatil yapmıyor musun Bonny?
No vacation, Bonny?
Baş Müfettiş Bonny...
Chief-Inspector Bonny...
Sonunda Bonny'de olduğunu öğrendim.
Finally I was told : "Bonny has it"
Baş müfettiş Bonny'i görmeye gittim.
I went to see Chief-Inspector Bonny
Bonny dosyayı çok iyi biliyordu.
Bonny knew the file well
Müfettiş Bonny neden dosyanın onda olduğunu söyledi mi?
Did Inspector Bonny tell you why he had the file?
Bu dosya ile neden ilgileniyorsun Bonny?
Why are you so interested in this file, Bonny?
Dikkatli ol Bonny...
Watch out, Bonny...
Bonny de bir rapor hazırlamış olmalı.
Bonny must have made a report, too
Ama unutma Bonny... kendi güvenliğin için dikkatli ol.
But remember, Bonny... For your own sake, proceed with caution
Ne istersen onu Bonny.
Whatever you want, Bonny!
Eski Polis Şefi Bonny şu an ifade veriyor.
Ex-Inspector Bonny is testifying
O aslında babanın bir önceki aşkıydı Babana bir oğlan çocuğu verdi ; Küçük Prens
She was your father's first love and even bore him a bonny son, Little Prince
Zarif bir parça, nasıl ışıldadığına ve parıldadığına bir bak.
It's a bonny thing, just see how it glints and sparkles.
Bu iş asla olmayacak, sesler - mesler boş şeyler!
That ain't never gonna work, sonic-bonny bullshit!
İyi geceler, güzel Heather'ım.
Goodnight, my bonny Heather.
Senin için, güzel Heather'ım!
For you, my bonny Heather.
Şu güzelliğine bakın...
Look at its bonny...
Meadow Yolu 11653 numara, Forest Hills.
"11653 Bonny Meadow Lane... Forest Hills."
Bonny ve Clyde var, tabi ki. Ama onlar, Amerika'nın Orta Batısı'nda iş yapıyorlar.
I know of Bonnye and Clyde, me them they they act in the American western-centre.
Hayatınla vedalaş seni tavşan bozması!
Kiss your bonny bunny butt goodbye, rabbit.