Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ C ] / Cady

Cady перевод на английский

339 параллельный перевод
Cady?
Cady?
- Merhaba, ben Cady.
- Hi, I'm Cady.
- Cady...
- Cady...
- Cady bana çok kızdı,
- Cady's mad at me,
Cady...
Cady...
- Efendim. Sen bir konuk olarak gideceksin.
Cady?
Cady, Howe.
Cady, Howe?
Cady.
Cady.
Max Cady.
Max Cady.
Şehirde bir eski mahkum var. Adı, Max Cady.
There's an ex-convict in town, name of Max Cady.
O herif Max Cady'ydi.
That was Max Cady.
Max Cady adlı bir eski mahkum- - Bir dakika.
Has an ex-con named Max Cady- - Hold on.
Pete, Max Cady adlı kişinin alınmasını istiyorum.
Pete, I want a pick-up on Max Cady.
- Sen Max Cady misin?
- You're Max Cady?
Donun dışında üstündekileri çıkar bakalım, Cady.
Strip down to your shorts, Cady.
Bu yeterli değil, Cady.
That's just not enough, Cady.
Cady, ailesinden miras kalan çiftliği net 5900 dolara satmış.
Cady sold the old family farm for $ 5,900, net.
Bay Cady'yi buranın yerleşmek için oldukça kötü bir yer olduğuna... ikna etmek için yasal yollar olduğunu da unutma.
Just remember that there are legal ways to convince Mr Cady... that this can be a pretty poor place to live in.
Ama bizim gidebileceğimiz her yere Cady'de gidebilir.
But Cady can afford to go anyplace we can go.
Dostun Cady, Dave Grafton'a gitmiş.
Your friend Cady turned up with Dave Grafton.
Cumartesi günü Bay Cady'nin odası ve arabası arandı.
On Saturday, Mr Cady's room was searched, his car was searched.
Memurlarımdan hiçbiri Cady dışında kimseye bundan bahsetmediler.
I can guarantee you none of my officers mentioned this to anyone but Cady.
Yeni ev sahibi bir şekilde bundan haberdar oldu... ve Bay Cady bir kere daha kaldığı yeri terk etmek zorunda kaldı.
His new landlord became aware of this in some manner... and again Mr Cady was forced to move.
Gidelim, Bay Cady.
Come, Mr Cady.
Max Cady'nin açığını yakalamak istiyorsan... birkaç gün önce kente gelen bir kızla birlikte bir odada- -
If you want something on Max Cady... he's up in a room with a girl who just blew into town a few days ago- -
Kimse sizi Max Cady'den korktuğunuz için ayıplamaz.
No one blames you for being afraid of Max Cady.
Cady gibi adamlarla ilişkisi olan... kızların fotoğraflarını göstereyim... ve emin olun, Bayan Taylor, mideniz bulanacaktır.
I'll show you photographs of girls... who got mixed up with men like Cady... and, Miss Taylor, it'll make you sick.
Bir tecavüz suçlaması yapın, Cady altı ay hapis cezası alır.
You file an assault charge, and Cady will get six months in jail.
Max Cady'nin boş tehditlerde bulunacak bir adam olmadığını biliyorum.
Max Cady isn't a man who makes idle threats.
Cady karısını ve kızını tehdit etti.
Cady has threatened his wife and his daughter.
Cady'yi tanıyorsun.
You know Cady.
Bak, Cady... Belki köpek zehirlemekten... Diane Taylor gibi bir zavallıyı dövmekten yakayı sıyırabilirsin.
Look, Cady... maybe you can get away with dog poisoning... beating up on a little drifter like Diane Taylor.
- Ne kadar istiyorsun, Cady?
- How much do you want, Cady?
Zaten Cady de bunu biliyor.
And Cady knows that.
Dave Grafton'a, etik komitesine ve diğer hepsine verilecek tek cevap... Cady'nin gerçek niteliğini ortaya koymaktır.
The only answer to Dave Grafton, the ethics committee... and all the rest of it is to show Cady up for what he is.
Cady bunu yemeyecek kadar kurnaz!
Cady's too smart for that!
Aileni bir yerde yalnız bırakacağına Cady'nin inanacağını mı sanıyordun?
Do you expect Cady to believe that you'd leave your family alone anywhere?
Dostu Bay Cady'nin... beni havalimanına kadar takip edeceğinden emin olabilirsin.
You can bet that his friend, Mr Cady... will be tailing me clear to the airport.
Birkaç saat içinde Peggy ve Nancy ile birlikte yüzen evde olacağım. Cady ise Atlanta'da ter döktüğümü sanacak.
In a few hours, I'll be at the houseboat with Peggy and Nancy... and Cady will think that I'm sweating it out in Atlanta.
- Sana karşı sıkı bir davası var.
- Cady's built a good case against you.
O zaman Cady ve Grafton'u kesinlikle uyandırmış oluruz.
That would be a sure way of tipping off Cady and Grafton.
Cady hâlâ Atlanta'da olduğumu sanıyor.
Cady thinks I'm in Atlanta.
Ve sen güçlü bir adamsın, Cady.
And you're strong, Cady.
Pekala Cady, işte beklediğin an geldi.
Okay, Cady, the moment you've been waiting for.
Seni almaya kimse gelecek mi Cady?
Any people coming for you, Cady?
- Her neyse, kendinize iyi bakın Bay Cady.
- Well, take care, Mr. Cady.
Ne istiyorsunuz Bay Cady?
What do you want, Mr. Cady?
Bay Cady, acı çektiğinizi anlıyorum.
Mr. Cady, I realize that you suffered.
Ne kadar istiyorsunuz Bay Cady?
How much do you want, Mr. Cady?
- Cady?
When you get in the house find out all you can.
Cady, koş!
Cady.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]