Channels перевод на английский
1,530 параллельный перевод
Hatta bu Birleşik Devletler gibi bilgi edinme özgürlüğü ve yönetimin tartışmaları yönetebildiği ülkeler için bile mümkün.
That even in the country like the United States where there is freedom of information and multiple media channels that an admininstration can just dominate the debate.
Komik ama birleşmeden beri bütün kanallar tek kanal haline geldi!
Funny enough, since the unification, all channels have united to one!
Başka kanalı çekmiyor mu bu?
- Can't we switch channels?
Sadece porno kanal vardır, eminim.
Just porn channels, I'm sure.
# The rich have got their channels ( Yolları vardır zenginlerin ) #
# # The rich have got their channels # #
Dini kanallardan birini izliyordum.
I was watching one of those religious channels.
- Bay Badalamenti ilk olarak mülk edinmeyle ilgili araştırmanın sonuçlarını istiyor. Televizyon kanalı alırken yerine getirmemiz gereken şartlar nelerdir ve bu hükümetle bunu nasıl halledeceğiz?
You will tell Mr Badalamenti first about what you have discovered concerning the rules of ownership, the rules that apply to owning commercial television channels, how these may change with this new government!
Uçakta Gizli Servis'in en az 5 görevlisi bulunuyordu.
Secret Service has at least five personnel on board. All of them have private channels.
Lütfen mesajın alındığını onaylayın...
AF1 channels one through five, please acknowledge. - ( man ) Channel three.
Birçoğu bu sabahki tren bombalanması olayının ardından hedef değiştirdi.
A lot were rerouted after the bombing this morning. Use local channels.
Üstlerimle görüşmeden onu size öylece veremem.
I can't hand him over to you without going through channels.
Tamam, Marcy'i arayıp, CTU kanallarının açık olduğunu söyleyeceğim.
I'll call Marcy, tell her the CTU channels are open.
Üstlerimle görüşmeden onu size öylece veremem.
I can't just hand him over to you without going through channels.
FBI'ın bütün acil durum kanallarıyla gerçek zamanlı bağlantıda olduğundan emin ol.
Make sure FBI's on a real-time link with all local emergency channels.
- Tamam. Bu uydudaki farklı frekans kanallarını denemeni istiyorum.
I want you to try different frequency channels.
Bölüm'e kanalları aç.
Open up channels with Divison.
Savunma Bakanlığı'na, karartma alanında, yerel yürütme kanalları üzerinden uygulama yaptığımızı haber verebilir misin?
Let DOD know we're using law-enforcement channels in the blackout zone.
- Bu kanallara girmeni istiyorum. Eğer yapmak zorunda kalırsan hack'le.
- Break through those channels.
Resmî kanallardan önce sana ben söylemek istedim.
What is it? I wanted to tell you before you were notified through official channels.
Tabii yasal yollardan almayı tercih ederiz.
Of course we would rather obtain it through legal channels.
İnsanlar eğer rahatsız oluyorlarsa, uygun yollara başvurmalılardır.
If people are upset they should go through proper channels, so...
Bütün kanalları kontrol ediyorum.
Checking all channels.
Yapma, yani, doğru yollardan denedim, ama senin asistanın, bana hiç yardımcı olmadı.
Come on, I mean, I went through the appropriate channels, but your assistant there, he stone-walled me.
Bu nişancının davranış şeklini ortaya koyabilir. Bu yara kanalları giriş yarasından sonra açılıyor.
These separate wound channels blossom from the entrance wounds.
- Kaç tane kanal var?
- How many channels do you get?
- Spor kanalları da var mı? - Evet, futbol kanallarını da aldım.
- Do you get sports channels?
600 kanal var. Hepsi Uydu Beş'ten çıkıp, her yerde yayımlanıyor.
Six hundred channels, all coming out of Satellite Five, broadcasting everywhere.
Uydu, haber kanallarından yayın yapıyordu.
The Satellite was broadcasting news channels back then.
Hepsi buradan yayınlanıyor.
10,000 channels. All beaming down from here.
Senin dediğin gibi. Tüm haber kanalları, bir gecede kapatıldı.
Like you said, all the news channels, they just shut down overnight.
600 kanal var. Hepsi Uydu Beş'ten çıkıp, her yerde yayımlanıyor.
600 channels, all coming out of Satellite Five, broadcasting everywhere.
600 kanala yayın yapıyorlar.
And they transmit. 600 channels.
10, 000 kanal.
10,000 channels.
Birkaç dolaylı bağlantı biliyorum.
I know of a few indirect channels.
Radyo kanallarını mı değiştirdin?
You change my radio channels?
Kanal değiştirirken onu gördüm.
I was just flipping the channels, and he came on.
Subay adaylarımın çoğu 200 kanal ve internet bağlantısı olmadan yaşayamaz.
Most of my midshipmen wouldn't know how to survive without at least 200 channels and a DSL hook-up, Agent Gibbs.
Tahsis kanallarında onaylattık.
We cleared this through the appropriate channels.
Güzel TV.
Nice TV. Lot of channels.
Hayır, ne zaman annem şeytana dönüşse, derin bir nefes alıp üçe kadar sayarım, sonra ona gülümser ve şöyle bir şeyler söylerim,
No, every time my mom channels Satan, I take a deep breath, count to three, give her a big smile, and say something like,
Kuzeydoğudan bulutlar yaklaşıyor. Savunma Bakanlığı, iki Iraklı sivilin öldürülmesi ile ilgili olayın sorumlusu olarak suçlanan askerlerin ismini açıklamayı reddediyor.
- [Channels Tuning In, Out ] - [ Announcer] In the face of mounting pressure... the Department of Defense continues to refuse to release the names... of any of the soldiers implicated in the killings of two civilians in Iraq... but this video footage of one of them has come to stand for the entire incident.
Köpek havlayınca kanal değişiyor.
Hmm, the TV changes channels every time the dog barks.
Onu geri istiyorsan, uygun yollardan gitmek zorundasın.
You want him, go through the proper channels.
Bazıları moloz yığınının gözle görülür şekilde... 600 kanal var ve izleyecek hiçbir şey yok.
Some have pointed out that the amount of rubble at the site is significantly less than... Over six hundred channels and nothing to watch.
Jake, önünde kenarları peynirli bir pizza durduğu ve 150 kanallı bir TV seyredebildiği sürece sizin ne yaptığınızı umursuyor mu sanıyorsun?
As long as he's got pizza with cheese and TV with 150 channels he doesn't give a rat's ass what you guys do.
Diplomatik kanallar üzerinden Klingonlarla temas kurmaya çalışıyorlarmış... ama gerek kalmayabilir.
They're working through diplomatic channels to contact the Klingons. But it might not be necessary.
Bazı haber kanalları Hassan Khan-Ibrahim Wahid'in Tırgizistan dağlarındaki militanlarla bağlantısı olduğunu söylüyor.
Several news channels are reporting links between Hassan Khan-Ibrahim Wahid and militants in the hills of Tyrgyztan.
- Binlerce kanal çekiyor!
- We get a thousand channels!
Bu uzaktan kumandayı elimden kapabildiğin zaman... ne izlediğimizi seçme hakkına erişmiş olacaksın.
When you are able to snatch this remote from my hand... you will be ready to choose the channels we watch.
Gerçek bir üniversite olmak için uygun yasal kanallardan geçilmeli.
To be a real college you have to go through the appropriate legal channels.
Ama şahsen ben uygun yollardan sevişmek isterim. Bilinen yollardan...
But I personally prefer to make love as it were through the proper channels.