Clearance перевод на английский
2,291 параллельный перевод
Yapısal temizlik ve yakın muharebe.
Structured clearance and close quarter combat.
Pisti temizleyene kadar daire çizmek durumundayız.
We're gonna be circling till they dig out the runway and give us clearance to land.
Evet ama yüksek yetkili herhangi biri dosyalara giriş yapabilirdi.
Yeah, well, anyone with high enough security clearance could definitely access the files.
Dr. Filmore kanada hükümetinden seninle çalışmak için onay almış.
Dr. Filmore got clearance from the Canadian government to work with you.
Nasıl olursa sizin gibi nazik bir muhabir bayan benim gibi ölümcül biriyle açık görüşme izni alabilir?
How on earth did such a mild-mannered, ladylike reporter like yourself get clearance to visit a deadly catch like me?
Bunu görmek için yeterli izniniz yok Bayan Mercer.
I'm sorry, Ms. Mercer you do not have the proper security clearance.
Görünüşe göre 6. Güvenlik Bölümü'ne geçmek üzeresiniz, Havacılar.
Looks like you're all about to jump six levels of security clearance, Airmen.
İndirimli satış mağazası!
A clearance sale!
Şimdi, güvenlik tasfiyesi olmadan herkesi bertaraf edebiliriz.
Now, we can eliminate anyone without the security clearance.
En üst seviye güvenlik yetkisine sahip deniz astsubayı.
He's a petty officer with top-level security clearance.
Giriş izni ve kimlik.
Clearance and I.D.
- Toza ulaşmak için yetkisini kullanmış demek.
So he used his clearance to get access to the powder.
Binaya yaklaşıyorum ve demirleme izni istiyorum.
Approaching the building, requesting clearance to dock.
Güvenlik yetkin her neydiyse şu an 7 seviye yükseldi.
Whatever your security clearance was, it just got about seven levels deeper.
Takip protokolüne ulaşım yetkisi olan herkesin ismini ve geçmişini istiyorum.
I want the names and background of everyone that has clearance high enough to know about our tracking protocol.
5. seviyedeki her çalışanın biyometrik takip protokolüne erişim izni var.
All employees with level 5 clearance had access to the biometric tracking protocol.
- Sana söyleyeceğimiz şeyin 10. seviye gizliliği bulunmakta.
We have another one. What we're about to tell you requires level 10 clearance.
Denkleme hem yetkisi olan hem de Ajan Dunham'ın tıbbî kayıtlarına erişimi olanların kesişimini katacağım.
I'll start by cross-referencing agents with clearance with those who also had access to Agent Dunham's medical records.
AA yetkisi söz konusu.
This is clearance Double A.
Benim de bir zamanlar erişim iznim vardı.
I had security clearance back in the day, too.
Erişim izni olmayan insanlara onay veremem.
I can't have people without clearance - -
İşin özü, çok geniş kapsamlı güvenlik iznine sahip.
The point is, he has high-level clearance across the board.
Daha ileri noktalara erişim için gözden geçirmeye tabi tutuluyor olmam acaba...
The fact that I'm being evaluated for a higher clearance, does that mean that - -
İzni aldın.
You got your clearance.
Yeni izninle bunu başarabilmen pek zor olmasa gerek.
That shouldn't be too hard with your new security clearance.
Ajanlık mesleğinde üst düzey güvenlik izni buzdağının görünen ucudur.
For spies, top-secret clearance is just the beginning.
- İzin işi ötelendi.
- Clearance is being held up.
Tek sorun güvenlik izni olmasını şart koştular.
The only catch is that they'd have to have a security clearance.
Öyle birisini tanıyorsun değil mi?
You know somebody with a security clearance, don't you?
- Yetki seviyeniz nedir asker?
What's your clearance, soldier?
Oradaki sarı boya aracın yere yakın olduğunu gösteriyor.
Yellow paint over there says low clearance.
Şehirdeki en yüksek çözüm oranı oradaydı.
Highest clearance rate in the city.
Ben de bu vakayı senin kadar çözmek istiyorum, ama tek başına jüriyi ikna edemez.
Look, I want a clearance on this case as much as you do, but she alone is not gonna convince a jury.
İş vaktinde soruşturma yapabilmeniz için patronlarımdan izin almalıyım.
I'll need clearance from my bosses to allow any interviews on company time. Absolutely.
Sophie, patronlarından izin alman ne kadar sürer?
Sophie, how long would it take you to get clearance from your bosses?
Bir insanın alabileceği en düşük yetki var bende.
I have the lowest level clearance possible.
Yetkimiz yok.
We don't have clearance.
Astsubay Donner'ın odaya giriş yetkisi var mıydı?
Petty Officer Donner had clearance to enter the room?
Sonra Donner'ın yetkisini ve yüzünü kullanarak girişi kısıtlı olan dosya odasına girdi.
Then he used Donner's clearance and face to gain access to the restricted file room.
Numaranın sahibi yüksek seviyede biri olmalı.
Whoever it belongs to has a significant clearance level.
SCIF durumundayız efendim.
You don't have clearance.
Bütün fiziksel verilerini ve güvenlik erişim seviyeni içeriyor.
Contains all of your physical data and security clearance level.
- Artık yok.
I've got clearance.
Herşeyi ortaya çıkaracak ayarlamalar yaptım.
I made arrangements to sidestep any clearance issues.
Tyderium, kalkan geçişi için izin kodunu ilet.
Shuttle Tyderium, transmit the clearance code for shield passage.
Bu normal görünen geminin izin kodu var mı?
Does that casual-looking shuttle have a code clearance?
İsmi belgede geçmiyordu.
His name wasn't on the clearance.
Güvenlik kodu 7-3-8-D-A-M.
Security clearance 7-3-8-Domino-Apple-Mary.
MErcury era U.H.F. vericisi için acil durum yetkisi almam gerekiyor.
I need emergency clearance for a Mercury-era U.H.F. Transmitter.
Uçuş iznim var.
I have flight clearance.
Kalkış için izin istiyorum, İnşallah.
Clearance for takeoff, Inch'Allah.