Companies перевод на английский
3,679 параллельный перевод
Sweetums Vakfı'na bağış yapacak daha büyük ortaklar arıyorum ve Tom bize Pawnee'nin parfüm ve kolonya üreticisi Dennis Feinstein ile görüşme ayarladı.
I'm trying to get more big companies to donate to the Sweetums Foundation, and tom got us a meeting with Dennis Feinstein, Pawnee's premiere manufacturer of perfumes and cologne. Oh!
Ülkedeki en büyük kereste şirketlerinden biri.
They're one of the biggest timber companies in the country.
Özel şirketlerin, devlet topraklarından petrol çıkarmasına izin vermek için rüşvet alıyorlar.
Taking money to allow private companies to drill for oil on Government land.
Bay Levinson'ın da böyle bir şirketi mi varmış?
Mr Levinson has one of these companies?
Amerika'daki en büyük genel ağ şirketlerinden biridir.
One of the top networking companies in America.
Ve bizimki gibi şirketler olarak sıradaki şeylere hazırlıklı olmak için sürekli ileriye bakmamız gerek.
And companies like ours, we have to constantly look forward to the future. So that we can prepare for what comes next.
Belki de tüm bunlar tomruk şirketlerine düşmanca bir ortam yaratmak içindir.
Maybe this is all to create a hostile working environment for the logging companies.
Evet, ya şirketlerin onlar için sağladığı iş kamplarında kalıyorlar ya da oda kiralıyorlar.
They either live in work camps provided by the companies or they rent rooms.
Bu odada temsil edilen üç ayrı araba şirketinin GPS'leri aracıIığıyla şoförleri takip ettirdiğimizi varsayıyorsunuz.
You-You're presuming that the three different car companies represented in this room track our drivers via their GPS.
Araba şirketleri GPS verilerini sana vermedi mi? Evet verdi.
Didn't the car companies give you the same GPS data?
Sizin gibi büyük şirketlerin yetenek tükenmesinden korktuğunu duydum.
I hear that big companies like yours are all worried about the talent drain
Jacob Kruse parti başkanı olduğundan beri çevreye önem vermeyen şirketlere sübvansiyon sağlayan ya da karbondioksit kotasını erteleyen tamı tamına sekiz yasaya onay verdi.
Jacob Kruse has no less than eight laws voted... which polluting companies receive funding... or the setting of CO2 quota is suspended.
Nakliye şirketleri, çünkü ilaçları nakledenler onlar ve bu köklü Peranakan aileleri anlamına geliyor ki bunlar kulüpteki arkadaşlarımızın yarısı.
The shipping companies, because they're transporting the drugs and that means old Peranakan families and half of our friends at the club.
Herkese merhaba. Herşey yolunda mı?
Rehn insurance companies have is here, remember?
Baudette otomotiv test etme tesisi... dünyadaki araba şirketlerinin yeni arabalarını kış şartlarında teste tabi tuttukları yerdir.
Adam : Baudette automotive enviro testing facility is where car companies come from around the world to put their new vehicles to the supreme test of winter survivability.
Tüm büyük şirketler, şehir dışındaki depolardan dağıtım yaparlar.
All the major cellular companies ship from distribution warehouses upstate.
Taksi şirketlerini kontrol edin.
Check the taxi companies.
Tüm günüm annemin alışverişi yaparak ve anti virüs şirketlerine sahte virüsler yaparak geçiyor.
Life was busy, handling mom's store by day and creating fake viruses for the antivirus companies by night.
2. tip acil tıbbi destek ve enkazı kaldırmak insan gücü gerekiyor. - Anlaşıldı.
Give me an E.M.S. plan 2 and two extra truck companies for manpower.
İsteğiniz üzerine tüm şirket portfilolarının özetlerini topadım ve onlar veya bay Vaughn hakkındaki şikayetler de burada.
I put together summaries of our entire portfolio of companies... per your request, along with any complaints against them or Mr. Vaughn.
Yakın zamanlarda New York eyaletinde bir kaç ankesörlü telefon şirketi satın aldı.
Recently bought several payphone companies in New York state.
Ardından da hemen şehrin her yerindeki ankesörlü telefon şirketlerini almaya başladı.
And he immediately began trying to buy up pay phone companies all over the city.
O şirketlerin hisseleri dörde katladı.
The stocks for those companies quadrupled.
Eğer yanlış hatırlamıyorsam, bunlar Bay Mathis'in senin adına şirket satın aldığı ülkeler.
If memory serves, those are the very same countries where Mr. Mathis acquired companies on your behalf.
Tam da Helen Crowley'nin bize şirket aldırdığı yerler.
Exactly the same places where Helen Crowley had us buying up companies.
- Lumber Şirketleri.
- Lumber companies.
Bu Hansal Şirketler grubunun sahibi, Bayan Hansal Mehta.
She's Mrs. Hansal Mehta from Hansal Group of Companies.
Kayıt şirketleriyle aynı safta mısın sen?
You're siding with record companies?
Sam, sadece bir isabet var özel uçak için LAX dışında kiralanan, altında rezerve Sidorov şirketlerinden biri.
Sam, I just got a hit for a private plane chartered out of LAX, booked under one of Sidorov's companies.
Gel burada çalış, şirketler eleman alıyor.
Come work here. Companies are hiring.
Böyle soğuk hava depoları olan bütün şirketleri arayın.
So, ring round all the companies that supply these cold stores.
Biz hariç herkes bu tür işler için özel güvenlik şirketleriyle anlaşıyorlar.
Everybody else contracts this stuff out to private security companies.
Buraya gelmeden önce başka şirketlerce reddedildin mi?
Have you been rejected in many companies before coming here?
2007'de pek çok şirket bünyemize katıldı.
We acquired several companies in 2007.
Anladığım kadarıyla, demiryoluna büyük ve küçükbaş hayvan sağlamak için Bay Durant birkaç şirket kurmuş.
Near as I can tell, Mr. Durant formed several companies to supply livestock to the railroad.
Bulurdum ama öyle görünüyor ki, Bay Durant kendi şirketleriyle olan kontratlarımızı feshetmesinin yanı sıra... -... aynı zamanda Omaha'daki canlı hayvan pazarını da ele geçirmiş.
I would, um, but it seems that Mr. Durant has, in addition to canceling our contracts with his companies, cornered the market on livestock in Omaha as well.
Bir sürü paravan şirket aracılığıyla ayarlamıştım. - Benim adıma kayıtlı değil.
I ran it through a dozen shell companies, so it wouldn't show up under my name.
Bizi üç büyük firma ile oldukça yukarılara taşıdı.
He got us very high up with three major companies.
Sonra bildiğiniz gibi, Harley-Davidson geldi ve sonra bu şirketleri çok daha fazlası takip etti.
[Emde] Then, you know, here came Harley-Davidson and companies that, uh, went into production on the whole thing.
Her şey yarışla ile alakalıydı, ve üstünlük iki bisiklet firması, Harley ve Indiandaydı.
[Allen] It was all about the racing and, predominantly, the two major bike companies were Harley versus Indian.
Bir yıl önce, teröristler ve Amerikan firmaları arasında özel iş anlaşmaları oluşturduğunu duyduk.
About a year ago, we got wind that he was brokering private business deals between terrorists and U.S. companies.
Elimizde insan yerine inbot kullanan şirketlerin listesi var. - Önerisi olan?
We only list companies that use hubots instead of humans.
Bu ilaçlar... sigorta şirketleri ve sağlık sigortasınca karşılanıyor.
These drugs... these are covered by insurance companies and medicare.
Çok büyük. Yapabilsen bile bütün bunlar zaten Gianopolous'un şirketleri ve bunlar petrol endüstrisindeki en büyük şirketler.
And even if you could, these are all the companies that Gianopolous owns in any way, and these are the biggest companies in the oil industry.
Bölmek için şirket satın alınca pek arkadaş edinemiyorsunuz.
You don't make friends buying companies to tear them apart.
Onlar hayatta olmak bahanesiyle para çalıyorlar. Biyokimyasal şirketleri insanları deney malzemesi olarak kullanıyorlar.
They steal money on the pretext of life saving, biochemical companies use them as materials of human experiment.
İster inanın ister inanmayın, bunları sigorta şirketleri istiyor.
Believe it or not, Most of that pile is required by the insurance companies.
Eski Silikon Vadisi'nin en büyük 7 şirketi tarafından geliştirilmiş çoklu alanlar için sızma cihazı idi.
It's a Mass Field-Hacking Unit jointly developed with seven leading companies in the old Silicon Valley.
Çinli şirketler, bunun için bir kaç avcı kiralıyor, bir tür tıbbi paralı askerler.
These Chinese companies hire a few hunters to... Well, kinda like medical mercenaries.
Bu adamlar bütün dünyayı dolaşıp hayvanları öldürüyorlar, ki bu şirketler ilaçlarını yapabilsinler diye.
These guys go all over the world, killin'animals, just so these companies can make their remedies.
Bu Çinli şirketler kaçak avcıları nasıl buluyor?
How do these Chinese companies find their poachers?