Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ C ] / Cuma gecesi

Cuma gecesi перевод на английский

1,163 параллельный перевод
Bir Cuma gecesi için fazla derin bir konu gibi geldi.
It just sounded a little deep for a Friday night.
Pekala, New York'tan birini arıyorum Charles, cuma gecesi için bir plan yapıyorum.
I'm calling an individual, Charles, in New York... confirming a social outing for Friday night.
Bir Cuma gecesi için çok fazla gerçekçilik var.
It's just a little too much reality for a Friday night.
Cuma gecesi Michele'in evine gel, seni bekleyeceğiz. " demiştik.
"you can come to Michele's house on Friday night, and we'll be waiting."
Her cuma gecesi, ertesi gün okula gitmek zorunda olmadığım için,
Every Friday night- - since I didn't have to go to school the next day,
Umarım rahatsındır. Çünkü cuma gecesi kucağında oturacak.
I hope you're comfortable with that arrangement, because that's where she'll be seated Friday night.
Cuma gecesi parti verecek.
She's having a party Friday.
Uzaylı geçen iki Cuma gecesi de aynı yerde Springfield ormanında ortaya çıktı.
The alien has appeared in the same pasture the past two Fridays.
Cuma gecesi yemek daveti veriyorum.
I'm having a dinner party Friday night.
Çünkü Cuma gecesi eğlencenizi mükemmelleştirmek için canımızı dişimize taktık!
Because we've pulled out all the stops for your Friday night frolickings!
Cuma gecesi gelirim. Çünkü Cumartesi şu partiye gideceğim.
I tell you, I'll come over Friday,'cause Saturday night I'm going to that party.
Cuma gecesi.
Friday night.
Ve başka bir Cuma gecesi Manhattan'da sabaha ilerliyordu..
And so another Friday night in Manhattan crept towards dawn.
Cuma gecesi arzularımı kilotlu çorap giyen bir erkekle paylaştım.
Friday night with a man who shared my passion f or hot men in tights.
Cuma gecesi hâsılatını çalan adam Metro Lokantası'nda.
The men who took your product Friday night are in the Metro Diner.
Cuma gecesi Amy'nin burada yemek yapmasına müsaade etti.
She's letting Amy cook dinner here Friday night.
Mark BING Cuma gecesi partisine seni davet etmemi istedi.
Oh, Mark Bing wanted me to invite you to his party Friday night.
Cuma gecesi, Bogey Lowenstein parti veriyor.
Now, Friday night, Bogey Lowenstein is having a party.
Cuma gecesi.
It's Friday night.
Nicole... cuma gecesi hakkında...
Nicole... about Friday night...
Cuma gecesi dışarı çıkacak mısınız?
Are you guys going out Friday night?
Cuma gecesi, 211 yarda koştu.
211 yards rushing on Friday night.
Cuma gecesi seninle konsere gitmiyor muyduk?
- That's chicken shit.
Cuma gecesi...
How easy is that?
Cuma gecesi, hangi rüzgar attı?
What uh, uh, what brings you here on a Friday night?
Cuma gecesi tıp öğrencisine bakıcılık yapmaktan iyidir.
It'll beat babysitting a med student on a Friday.
Bir arkadaşım cuma gecesi yapılacak yardım yemeği için koşu ve dans...
This friend of mine is running this charity dinner / dance Friday night...
Ama bir dinlesene Niles Cuma gecesi düzenlecenek yardım yemeği biletleriyle ilgilenir miydin?
But listen, Niles, could I interest you in a couple of tickets for a charity ball this Friday?
Sen cuma gecesi gelmiş olmalısın çünkü cumartesi gecesi yuhlanmıştık.
Well, you must've been there friday night, 'Cause saturday night we got booed off the stage.
Hatırlatmama izin ver tatlım : bu bir cenaze, cuma gecesi partisi değil.
Reminder, honey : this is a funeral, not Friday night at Bond Street.
Cuma gecesi, Dolce Gabbana partisi.
Friday night, the Dolce Gabbana party.
Geçen cuma gecesi ben dondurucuyu temizlerken dışarıda takılıyordu.
Last Friday night, he hung out while I was cleaning out the freezer.
İyi, bu gece olmazsa, Cuma gecesi. Çünkü senin için birini buldum.
All right, well, if not tonight, Friday night, because I got somebody for you.
Cuma gecesi seninle geleceğim, tamam mı?
I'm gonna... I'm gonna go out with you on Friday, all right?
- Zaten şimdi dışarıdasın. Cuma gecesi.
- You're already out, it's Friday night.
Cuma gecesi Dorsia...
Dorsia on a Friday night?
Bu cuma gecesi... Paris'deki üç tenor konserinden sonra
At the Three Tenors Gala Concert... in Paris this Friday night... in Paris this Friday night... following the International Heads of State Conference...
Cuma gecesi.
Friday night, kid. Come on.
Balo da cuma gecesi.
The ball is Friday night.
Cuma gecesi benimle çıkmak ister misin?
Want to go out Friday night?
"Cuma gecesi çıkmak ister misin?" diye mi sordun?
Did you say : "Want to go out Friday night?"
Cuma gecesi çıkmayı çok isterdim.
I'd love to go out Friday night.
CUMA GECESi GROVETON iLE OYNUYORUZ BEYLER.
We're playing Groveton Friday night, y'all.
- Tanrım! tek bir Cuma gecesinde üç cumartesi gecesi eğleneceğim kadar eğlenirdim.
On Friday night, I'd have 3 Saturday nights, then go home and wake up.
Belki Cuma veya Cumartesi gecesi.
Well, maybe Friday or Saturday night.
Lisa biraz daha büyüdüğünde Cuma'nın NBC'nin "görmelisiniz" Perşembe'siyle CBS'in Cumartesi gecesi saçmalıkları arasında sıradan bir gün olduğunu anlayacaksın.
Lis, when you get a little older you'll learn that Friday's just another day between NBC's "Must See" Thursday and CBS's Saturday Night "Crap-O-Rama." Another Duff, Homer?
En önden, Knicks maçı, Cuma gecesi.
Floor seats, Knicks game, Friday night.
Cuma gecesi boks maçı var.
That's fight night. Would Saturday work?
Cuma gecesi büyük bir ödül maçı var.
Got twenty bucks?
Cuma gecesi için müsait misin?
I'm sorry.
Perşembe gecesi beraber olduk. İki kez. Ve bir kez de Cuma sabahı.
We were together Thursday night, twice, and once again Friday morning.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]