Debt перевод на английский
5,908 параллельный перевод
- Polisin ona minnet borcu var.
The police owe it a debt of gratitude.
Kocama ve bana devamlı olarak sana olan borcumuzu hatırlatıyorsun.
As you keep reminding my husband and I, France owes you a significant debt.
Onunla evlendim çünkü elinde kalanları ancak o zaman koruyabilirdi.
A substantial debt? I wed her so she may keep her property.
Ortak bir düşmanımız var ve size borçluyum.
Firelord : We have a common enemy, And I am in your debt.
Ego'yu kurtardınız, size hayatını borçlu.
( sighs ) You saved ego, Who owes you a great debt.
Walter olaya karıştı ve Toby'nin tüm borcunu kapatmak için oynadı.
So Walter intervened and worked off all of Toby's debt.
Bu sana sana minnet borçlu olduğum anlamına gelmez.
That's not to say I don't owe you a debt of gratitude.
Öleceksen görevlerini ailene devretmelisin.
If you die, all your debt will go to your family.
Benim için çalışıp ödemeni yapar bu sırada aileni de korursun.
Work for me to pay off your debt and protect your family.
Borcunuzu ödeyemem.
I'm forever in your debt once again, once again.
Sonsuza dek sana borçluyum.
I am forever in your debt.
- Tüm Atlantis'in size büyük bir borcu var.
All of Atlantis owes you a great debt.
Teşekkür etmeleri gereken kişi sensin, tüm Atlantis sana borçlu.
It is you they should thank. All of Atlantis is in your debt.
Fırındaki kurban gırtlağına kadar borca batmıştı.
The victim at the bakery, she was in over her head in debt.
- Daima size borçlu kalırız.
PYTHAGORAS : We'd forever be in your debt.
Bana tahmin ettiğinden daha çok şeye mal oldun, ama bu borçlarını ödeyeceksin.
You cost me more than you could possibly imagine, but your debt will be paid.
Sana borçlandık.
It seems we are in your debt.
Görülüyor ki sana sonsuza dek borçlandım.
It seems I am forever in your debt.
Bunu kumar borcun yüzünden yaptığını biliyorum.
I know you did that because of your gambling debt.
Chun Hee'nin borcunu çoktan ödediğini sanıyordum.
I thought Choon Hee paid back her debt already.
Ayrıca Arsen Lupin'in torunu, Üçüncü Lupin. Bu odadaki tüm üçkâğıtçı, düzenbaz ve kasa hırsızının teşekkürü bir borç bildiği efsane hırsız.
And, Lupin the Third, grandson of Arsene Lupin, a legend whom every con artist, schemer... and safecracker in this room owes a great debt.
Size büyük minnet borçluyuz.
We owe you a great debt of gratitude.
Yani ipotek borcunun yarısı geri ödenemiyordu.
I mean, half of all mortgage debt was in default.
Teminatlı borç yükümlülüğü.
A collateralized debt obligation.
Yani evler borç demek, mal varlıkları değil.
That means the homes are debt, not assets.
Morgan, yanlış bahis koydu, biz de onların kumar borcunu mu ödüyoruz?
Morgan makes the sucker's bet and we pay their fucking gambling debt?
Bunu yaparsanız bu ücra yere geldiğimizde içine düştüğümüz borç batağından kurtulabiliriz!
Do that, and we can unwind the debt in which we were ensnared when we came to this backwater!
Sıra bize borçlarını ödemeye geldiğindeyse hepsine sahip olduk.
And when they can't repay us the debt... we own'em.
Dinle, borcu kapatmak için evi satman gerekecek.
Listen... you're gonna have to sell the house to cover the debt.
Senin de muazzam borcun vardı.
And you had an enormous debt.
Allie, annen bizi... ve kız kardeşini borç içinde terk ettiğinde, ben...
Allie, when your mother left me with you... and your sister and a lot of debt, I...
Bir sürü okul borcum birikmişti.
I'd racked up a lot of college debt.
.. ona olan borcumu ödemiş olurum.
.. I may be able to repay a part of my debt.
Ülkemizin size şükran borcu var.
The country owes you a great debt of gratitude.
fakat centilmenler, size ömür boyu borçluyum, diğer bir kelime asla birdaha kullanılmadı.
But I am forever in your debt, gentlemen. Another word which is never used anymore.
Paranı ödeyecez.
The debt is paid.
- Ona "Borç Meleği" diyorlar.
They call him the Angel of debt.
Cinayet Kulübü'ndeki Borç Meleği dedikleri seri katil teorisini hatırlıyor musun?
You remember the theory the kill club had about the serial killer they called the angel of debt?
Hatırlatmak amacıyla, bu da daha büyük bir davadaki son değişiklik. Borç Meleği olarak da bilinen Calvin Diehl 1980'lerin başından beri 50'den fazla insanı öldürmüş ya da iddiasına göre "onurlu bir şekilde ölmelerine" yardım etmiş.
As a reminder, this is the latest twist in a larger case, that of serial killer Calvin Diehl, aka the angel of debt who has killed, or as he claims, "helped to die in dignity,"
O elinde tuttuğun bebeği yapmak için son kuruşuma kadar tüm paramı harcadım... hatta borca girdim.
That newborn that you're holding is every cent, every dollar, even debt... that I've ever made.
Evimi ipotek ettim, 200.000 dolardan fazla borcum var.
I mortgaged my house, I'm in $ 200,000 of debt. More.
Borç, senin borcun.
It's your debt.
Bırak Gerhardt'ın istediği miktarı, maliyetin azıcık bile artması... ciddi anlamda para kaybetmeme sebep olacak. O kadar ki, eskisinden bile beter bir borca batacağım.
Any hikes, especially the ones he's asking for... mean that I will lose so much money... that I'll be in even more debt than I was before.
Yarım milyon dolar borcun var.
You're most of half a million dollars in debt.
Borç senin olduğu kadar benimdi de.
The debt was as much mine as yours.
Anne Marie borçlarımı ödedi.
Anne Marie paid my debt.
Eğer bir itfaiyeci seni yangından kurtarırsa, ona bir borcun olur.
If a firefighter saves you from a fire, there is a debt.
Borcumu evlenerek ödemeyi denedim.
I've tried to pay the debt with marriage.
Ama ben borcumu ödemeliyim.
But I must repay my debt.
Borcun ödendi.
Your debt is clear.
Karım ve ben...
I am in so much debt.