Delly перевод на английский

Kızım Delly...

My daughter Delly...

Onu aradığımda, Delly'ının şehirden ayrıldığını söyledi.

I called him, and he told me Delly had left town.

- Birde Delly'ın fotoğrafına ihtiyacım var.

- And I'll need a picture of Delly.

Delly hiç fena değilmiş.

Delly didn't do so bad, either.

Delly Grastner'i arıyorum.

I'm looking for Delly Grastner.

Delly artık burada değil.

Delly isn't around here anymore.

Delly'ın grup anlayışı kendisi ve üstündeki bir erkektir.

Delly's idea of a commune is her and the guy on top of her.

- Delly'i en son nerede gördün?

- Where's the last place you saw Delly?

Warner Bros. filmi. Delly de benimle geldi.

For Warner Bros. Delly went with me.

Sonra deli dublörlerden biriyle oynaşmaya başladı.

There was a guy. One of the stuntmen. Delly hit on him.

- Delly'i görürsem ne söyleyeyim?

- Any message if I run into Delly?

Delly, şimdiye yeterince kadar çekti zaten.

Delly has had it rough enough.

Ama Delly'ının babası gibi davranıyordu.

Except he likes to play Delly's daddy.

Delly, benden hoşlanınca sinirlendi.

He got pissed because Delly was turning on to me.

Delly'in erkeklerin kucaklarında kıkardadığını ve mal gibi aygırlara bindiğini gördüm, inanılmazdı.

And I watched that Delly grow up from squirming around on guys'laps to well, studs like that Marv, there.

Delly'inin, Marv'ın, annesiyle yattığını biliyormuydu?

You think Delly knew that Marv and her mother were making it?

Delly de varmıydı?

Was Delly around then?

Delly'i, New Mexico'da sizin sahnelerinizden birini çekmiş.

Delly had one of your scenes with Marv in New Mexico.

Sanki Delly skoru eşitlemeye çalışıyor.

I think maybe she's trying to even up the score.

Delly bunu biliyor olabilir mi?

Would Delly have any way of knowing that?

Onun üvey kızı Delly kayıp.

Tom's stepdaughter Delly is missing.

- Delly burada.

- Delly's here.

Hepimiz Delly kadar serbest olsak, sokaklarda savaş çıkardı.

Well, we all get liberated like Delly, there'll be fighting in the streets.

- Hey, Delly.

- Hey, Delly.

- Bilmiyorum, Delly.

- I don't know.

Peki, Delly, Tom için mi kalıyor?

Is Delly hanging it out for Tom?

- Hadi, Delly.

- Come on, Delly.

Delly, ya benimle Los Angels'a dönersin ya da seni polise teslim ederim...

Delly, you're either gonna go back to L.A. with me or I'll turn you over to the cops...

- Hey, Delly, ne oluyor?

- Hey, Delly, what's wrong?

Delly'i almak istiyorum bugün Los Angels'a götüreceğim.

I wanna get Delly on a flight to L.A. today.

Delly, ne söyleyeceğin...

Delly, I know what he's gonna...

- Delly'i yüzmeye götürür müsün?

- Take Delly out swimming tonight, will you?

Delly sudayken köpek balıklarından da mı korkuyorsun?

You're worried about sharks, with Delly in the water?

- Delly, orada kal!

- Delly, stay there!

Delly!

Delly!

Bak, Delly, 16 yaşındayken bunun fazla anlamı olmayabilir ama merak etme 40 yaşına geldiğinde işin hiç de kolaylaşmıyor.

Listen, Delly, I know it doesn't make much sense when you're 16 but don't worry when you get to be 40 it isn't any better.

Delly'inin dönmesine çok sevindim.

I'm very pleased to have Delly home.

- Delly havaalanından beni aradı.

- Delly called me.

Delly'inin ne yaptığı senin umurunda bile değil?

You don't care, do you?

- Hey, Delly için bir ekstra kartı çıkardım, biliyor musun?

- I just got an extra's card for Delly. - For Delly?

- Delly için? Neden?

How come?

Delly Grastner.

Delly Grastner.

Yeşil arabada Delly ve ben varız.

The green car. That's Delly and me.

Yine Delly ve ben.

That's Delly and me again.

Harry, Delly geri döndükten sonra çok iyi görünüyordu.

Harry, the thing is the kid seemed so much better when she came back.

Delly'e asla iyi bir anne olmadınız.

Delly never had a chance with you as her mother.

Zor günler geçiren tek çocuk, ne yazık ki Delly değil.

You know, Delly isn't the only kid who ever had it rough.

Delly'in ölümünde çıkarı olan tek kişi Arlene'dir.

The only one that gets anything out of Delly dying is Arlene.

Delly eve döndüğünde neden Arlene'nin evindeydin?

Why were you there when Delly got home?

Söyledim ya, Delly havaalanından aradı ve gelmemi...

I told you. Delly called from the airport...

- Delly'i neden öldüreyim ki?

- What would I wanna kill Delly for?