Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ D ] / Dud

Dud перевод на английский

353 параллельный перевод
Bir fiyaskosun.
You're a dud.
- Kör mermi.
- It's only a dead dud.
Mermi kör.
It's only a dud dead.
- Kör mermi.
- A dead dud.
Koca bir şilep, ama son torpilimiz yine patlamadı.
A nice, fat freighter, and our last torpedo was another dud.
Patlamadı mı?
A dud?
Araplar savaşı, paslı silahlar ve patlamayan mermiler yüzünden kaybettiklerini iddia eder.
The Arabs claim they lost the war because of rusty guns and dud ammunition.
Gerçekten işe yaramazım
Im a real dud
Bozuk musun?
You are a dud?
Başından beri bozuktu.
All the time, it was a dud.
Her Dudu'nun içinde bir Platon yatar..
There's a sleeping Plato in every Dud...
Dudu biraz yana git.
Let me sit, Dud...
İşe yaramayan çekler yazdı ve iflas etti.
He wrote dud checks, went bankrupt.
Bunun çalışıp çalışmadığını ne bileyim?
How do I know that one's not a dud?
Muhtemelen işe yaramaz olduğumu sanıyorlar.
They all probably assume I'm a dud.
İşte bozuk parça.
Here's the dud.
İşe yaramaz çıkan benimkiydi.
It was my escort who turned out to be the dud.
Neden Dud'ı aramıyorsun?
Why don't you call Dud?
Bana Dud de.
Call me dud.
Sahte.
Bloody dud.
Sonu bir fiyasko olabilir.
It could be a dud.
Kel kafalı kocaman bir zenci gibiydi.
He looked like a giant Milk Dud.
Kocaman kolları vardı ve beni itiyordu.
This Milk Dud had arms and was jabbing.
Kör mermi mi?
A DUD?
Lanet olsun, bu tutuk çıktı.
Shit, it's a dud.
Belki de patlamış bomba.
Maybe it was a dud.
Sultan göbeği.
- Milk Dud?
İşe yaramadığımı düşünmeye başlamıştım.
I'm used to getting a dud now and again.
Hadi Dud, cüzdanlarla başlayalım.
Come on, Dud, let's get to the wallets.
Şuna baksana Dud.
Dud, check this out.
Dud...
Dud.
Şerif Dixon, ben Dud...
Chief Dixon, this is Dud- -
Charlie, bu Dud Cole.
Charlie, this is Dud Cole.
Larry, bu Dud Cole.
Larry, this is Dud Cole.
Dud, bu sabah seni zor duruma sokmak istememiştim.
Dud, I didn't mean to put you on the spot this morning.
Dud ve John da seninle birlikte mi?
Are Dud and John going to be with you?
Hadi Dud!
Dud, come on!
- Mermi bozuktu herhalde.
- Must have been a dud or something.
- Geri kafalılık etme.
- Stop being a fuddy-dud.
- Geri kafalı mı?
- A fuddy-dud?
Belki de bir milkshake'dir.
Probably a Milk Dud.
Milk Dud gibi, Lisa :
She's like a Milk Dud, Lis :
sanırım bende Cosmo da bir yazınızı okumuştum "erkek arkadaşınız damızlık mı dandik mi?"
And I believe I read your quiz in Cosmo : "Is your guy a stud or a dud?"
- Bu el işe yaramaz.
- This hand's a dud.
Yani bu. Düşündüm de, şu define haritası fiyasko çıkarsa yolculuğumuz bir yıkım olmayacak.
Well, I figure if the treasure map's a dud, the trip won't be a total loss financially speaking.
Başarısız mı olacak yoksa yeniden mi vücut bulacak?
Will he be a dud, or will he rise again?
Fiyasko kartını çektin.
You got the dud!
Fiyasko tam yanında.
You got the dud right here.
Bozuk. Aldığım günden beri bozuk.
It's a dud from the day we got it.
- Bozuk televizyon, ne olacak?
A fucking dud, Da, that's what it is.
Bozuk televizyon satarsın demek. Bunu yanına bırakmayacağım.
He'll not sell me a dud television and get away with it.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]