Dynamite перевод на английский
1,756 параллельный перевод
Bazılarınızın alan kodu değişikliği, nedeniyle kızgın olduğunuzu biliyorum özellikle dinamitle sarılı olanlarınızın.
I know that some of you are upset about the area code change... especially those of you covered with dynamite.
Dinamitli çatlağın sözlerini, henüz dinlemedik.
We haven't heard from me yet, the nut with the dynamite!
Bomba gibi bir haber!
It's pure journalistic dynamite!
Bomba gibi bir haber olurdu.
Journalistic dynamite.
Tuvalet kağıdı rulolarından, kürdanlardan ve plastik kaşıklardan yelkeni de yara kabuğu ve dinamitten yapılma.
It's made out of toilet paper rolls, toothpicks and plastic forks... and the sail is made of scabs and dynamite.
Alt tarafı mısır gevreği, dinamit değil.
It's cereal. not dynamite!
Will, istersen o büyük balığı dinamitle denizden çıkar.
I don't care if you have to blow her out of the sea with dynamite.
Belki şu döküntü yığınını dinametleyip bana yeni bir ağız yaparlar.
Maybe they could dynamite Mount Crapmore here and carve me a new kisser.
Dinamit gerekiyor.
I know you need dynamite to use them.
Dinamit olsa iyi olurdu. Ama yine de iyi patlar.
It would help if we had some dynamite, but they make a pretty good bang.
- Dinamiti nereye koyayım?
Okay, so where do I put the dynamite?
Arkada da dinamit var.
I think there's some more dynamite in the rear car.
Dinamitinizi düşürdünüz.
Excuse me? You dropped your dynamite.
Bu bomba gibi bir haber.
This is fucking dynamite.
El bombası, kazma, dinamit, oyuncak fare ve bu.
Grenade, pick, dynamite, squeaky mouse and this.
Dinamiti bizim işçiler yerleştirdi ama baskı altındaydılar.
Our workers planted the dynamite but they were under duress.
İleride dinamit var.
Dynamite ahead.
Biraz dinamit bulabilirim...
I can get some dynamite...
- Dinamit.
- Dynamite.
Tanrım bu harika.
Jesus, that's dynamite!
Disko bombası babalık...
Dynamite disco daddy....
Bütün tabancalar ve dinamitler bizde.
We have all the dynamite and guns.
Bana karşı oynayan biri yoksa dinamit gibiyimdir.
I'm dynamite till there's someone playing against me.
Gerçekten dinamit gibi bir şeyim var- - İşte burada, işte.
I've got some really dynamite- - oh here it is.
Dinamit, öyle mi?
Dee : Dynamite, huh?
Bu tam bir dinamit.
This one is dynamite.
Ben insan değilim, ben bir dinamitim.
I am not a man, I am a dynamite.
Ben, dinamit diyecektim.
- I was gonna say, some dynamite.
Çeyrek dinamit çubuğu, bu da demektir ki bunlardan dört tanesi iki dinamit çubuğu eder, ahbap.
A quarter stick of dynamite, which means four of these bad boys... equals, like, two sticks of dynamite, man.
Bomba.
Dynamite.
- Çok güzel bir bayan robotla tanıştım.
- I've met the most dynamite lady-bot.
Senaryosu bomba gibi!
The script is dynamite!
Burada olacağını sanıyordum.
He sounds like dynamite. Why isn't he here?
Dinamit gibi.
He sounds like dynamite.
Yengeç kekleri bomba gibi.
Crab cakes are dynamite.
Ve dikkat çekmesin diye de "dinamit" çantamı aldım.
So as not to obscure... My dynamite fanny
Biraz abarttım ve tüm dinamitlerinizi çaldım.
I went ahead and stole all of your dynamite.
- Dinamit.
Dynamite.
Belki de dinamit veya ateşleyici sahteydi.
Maybe the dynamite was fake, or the detonator was.
Bana yaklaşan olursa hep beraber havaya uçarız.
This is dynamite. We'll all go with a bang, if anyone takes another step toword me...
"'Merhaba, benim, dinamit ve sebebini bilmiyorum'"
¶ "hey, it's me, I'm dynamite and I don't know why" ¶
arkasına dinamit bağlanmış olan kedi.
The one with the dynamite on its back.
- Dinamit ile mi?
- From dynamite?
Lipchiski metodu basit bir biçimde dinamit ve kibrit gerektirir. Çok hızlıdır.
The Lipchiski Method requires a stick of dynamite and a match.
Geç kalmıştım ama sorun değildi, çünkü ceplerimde dinamit vardı.
OK, I was late, but it didn't matter cos I had dynamite in my pockets.
Anlatmak istediğim, bu kız bir dinamit.
I mean, this girl is dynamite.
Menü istemiyorum yoksa seni kutu açarmışçasına keserim!
- Dynamite! - Hang'em on the door. Got it.
- Dinamitleri düşürmek istemezsin.
- You wouldn't want to drop dynamite.
Dinamit.
Dynamite.
Çok bomba olur.
That sounds dynamite.
Evet dinamit.
It's dynamite.