Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ E ] / Edebilir

Edebilir перевод на английский

21,233 параллельный перевод
Saldırganı tarif edebilir misin?
Can you describe your assailant?
Bize müsaade edebilir misiniz?
Could you excuse us for a moment, please?
- Devam edebilir miyim?
May I proceed?
Dünya'yla çarpışma rotasında olup bildiğimiz hayatı yerle yeksan edebilir.
I suppose it could end up on a collision course with Earth and destroy life as we know it.
Size bir meşrubat ikram edebilir miyim?
May I offer you a beverage?
Tarif edebilir misiniz?
Can you describe it?
Yardım edebilir miyim anne?
Can I help, Mom?
- İspat edebilir misin?
Can you prove that?
Gerçekten aylar boyu devam edebilir.
They... it can take literally months. All right.
Ama insanları öldürmeye devam edebilir.
But he may not be finished killing people.
Bunun seni en uygun duruma koymamıza yardım edebilir diye düşündük.
And we thought it might help put you in the proper frame of mind.
- İzah edebilir miyim?
I would like to explain.
- Altın saat 500 ruble edebilir.
- Golden clock It can cost 500 rubles.
Onu kimseye zarar vermeden konuşarak ikna edebilir miyiz öğrenin.
See if we can't talk him out of doing this before he does something we'll all regret.
- Yardım edebilir miyim, efendim?
May I help you sir? 30... 30... 31.
- Yardım edebilir miyim?
May I help you sir?
Efendim size yardım edebilir!
Sir he can help you sir!
- Efendim size yardım edebilir!
Announcement! - Sir, he can help you.
- Efendim size yardım edebilir!
Announcement!
Sheldon'ın annesi seni kabul edebilir ama ben kolay lokma değilim.
Sheldon's mother may be okay with you, but I'm not so easy.
Bu adam senin kimliğini açık edebilir biliyorsun değil mi?
You know this man can identify you, right? He's a loose end.
Eğer acil bir durumsa çalışanlar yardım edebilir?
Look, if it's urgent, maybe the staff can help, yeah?
Bir süre bensiz idare edebilir misin?
Hey, are you okay without me for a while?
Mitsuha olsaydı onları ikna edebilir miydi ki?
Can he persuade them?
Seyahat edebilir hale geldiğimde, öyle yaptım zaten.
By the time I could travel, I-I did.
Kendine dikkat edebilir.
He can take care of himself.
Size bir şey ikram edebilir miyim?
Can I offer you somethin'?
Belki Lily adamı teşhis edebilir.
Maybe Lily can identify the guy.
Tamam... bize nasıl ölümden döndüğünü öğrenmemize yardım edebilir misin?
Okay... but can you help us figure out how he came back from the dead?
Cosimo de'Medici, oğlun temsil edebilir mi?
Cosimo de'Medici will you be represented by your son?
Belki Medici adı onları gitmeleri için ikna edebilir.
Perhaps the Medici name could convince them to go.
Misafirperverliğinizi suistimal edebilir miyim?
May I presume upon your hospitality?
Meclise hitap edebilir miyim?
May I address the chamber?
Bu bankamızı yok edebilir.
This could mean the end for our bank.
Edebilir miyim bilmiyorum Kontes. Sana yardımcı edeceğim.
- I don't know if I can, Contessina.
Gelip taşımama yardım edebilir misin acaba?
Is there any way I could get you to come in and help me move it?
- Peki onları dava edebilir miyiz?
- So, can we sue them?
Tanrı sana yardım edebilir.
God can help you.
Size partiye kadar eşlik edebilir miyim?
May I escort you back to the party?
Bay Robot istediği kadar inkar edebilir ama ben edemem. Sen edebilir misin?
Mr. Robot can deny it all he wants, but I can't.
Şey, Abs senden bir şey rica edebilir miyim?
Hey, uh, Abs, can I ask you something?
Bu tarz sözler adamı işinden edebilir Randall.
That kind of shit can cost a man his job, Randall.
Selam, ee, yardım edebilir miyim?
Hi, uh, can I help you?
Burada kal Yardım edebilir miyim?
Stay here. [indistinct radio chatter] Can I help you?
- Evet ama şimdi hepimizi teşhis edebilir.
Yeah, well, she can ID all of us now.
Yardım edebilir misin?
Can you help?
- Birisi yardım edebilir mi?
- Can somebody help her?
Hayır. Gerçek aşkın öpücüğüyle kalbi tekrar atmaya başlarsa edebilir.
No, he... he can, if he restarts his heart with true love's kiss.
- Regina kız kardeşiyle baş edebilir.
Regina can handle her sister.
Size yardım edebilir.
He can help you.
İyimser bir bakış bu şeyi yenmene yardım edebilir.
That's what I'm talking about.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]