Ederim перевод на английский
196,509 параллельный перевод
Yol açın lütfen, teşekkür ederim.
Watch your back, please. Thank you. Clear the path, please.
- Teşekkür ederim.
- Thank you so much.
Fakat bunu kesinlikle değerlendireceğim. Teşekkür ederim.
But I will definitely take that into consideration.
Teşekkür ederim!
Good, good, good. Thank you!
- Teşekkür ederim.
- Oh, thank you.
Rica ederim.
You're welcome.
Teşekkür ederim.
Thank you.
Yemin ederim, bakın!
No! I swear, look!
- Teşekkür ederim.
- Thank you.
Teşekkür ederim Bay Crane.
Say, "Thank you, Mr. Crane." Thank you, Mr. Crane.
Teşekkür ederim.
DREYFUSS : Thank you.
Geldiğiniz için teşekkür ederim.
Thank you for coming.
Teşekkür ederim.
( quietly ) : Thank you.
- Bonnie, yemin ederim ben kimseyi hamile bırakmadım.
Bonnie, I swear. I didn't'get anyone pregnant. I did!
Senin onların umurunda olmadığını garanti ederim Mick.
Because I guarantee they don't care about you, Mick.
- Kontrol ederim dedi ya.
She said she can handle it.
Öyle olsa iyi olur, yoksa seni kaçak diye şikayet ederim.
I was told you were suffering from trench fever, and you better be, or else I report you as a deserter.
Sizi temin ederim ki bu adam kaçak değil.
Now, I can assure you that this man is no deserter.
Teşekkür ederim.
Oh. Thank you.
Teşekkür ederim.
No, thanks.
- Hayır, teşekkür ederim.
- No, Thank you.
- Harika, teşekkür ederim.
Great, thanks.
- Teşekkür ederim.
Thank you.
- Sana da teşekkür ederim Monty.
And thank you, Monty.
Güzel, onay almaktansa affedilmeyi tercih ederim.
I'd rather ask for forgiveness than seek permission.
Bu kadar çabuk geldiğiniz için teşekkür ederim.
Yes. Thank you so much for coming on such short notice. On such short notice.
Tanrım, çok teşekkür ederim!
Oh, my gosh, thank you!
Teşekkür ederim.
I'm so sorry. Sorry.
Harika olur. Teşekkür ederim.
Oh, that would be so perfect.
Çok teşekkür ederim.
Thank you so much.
- Rica ederim.
You're welcome.
Yardım için teşekkür ederim.
Thank you. Helpful.
Aramaya devam ederim.
I'll keep looking.
Henüz kurtulmuş değilsin, ama yemin ederim seni kaybetmeyeceğiz.
You're not out of the woods, but I swear we won't lose you.
Eğer benimle savaşırsan, kazanırım. seni de teknoloji sektöründe sonsuza kadar hiç ederim.
If you fight me, I will win, and I will fuck you in the tech business forever.
- Tebrik ederim.
- Congratulations.
Müzakerelere katılmamanızı tavsiye ederim Lordum.
Lord, I would advise that you don't attend the negotiations.
Yemin ederim ki kızı bir arabaya bağlar krallıkları dolaştırtırım.
I swear she will be tied to a cart and she will travel the kingdoms.
Bu ödülün ucuza satılmayacağına yemin ederim.
I swear that this prize will not be sold cheaply.
Yemin ederim.
I swear.
Teţekkür ederim, Lordum.
Thank you, Lord.
Yemin ederim bayan.
I swear, Lady.
Düşmanlarıma gizli planımı söylememeye gayret ederim.
I try never to tell the enemy my secret plan.
Teşekkür ederim Doktor.
Thank you, Doctor.
Oh, tamam işte açıkladı herşey, teşekkür ederim!
Oh, well that's explained everything, thank you
Seni temin ederim...
I can assure you...
- Çok teşekkür ederim.
Thank you very much.
Belki sana eşlik ederim.
Maybe I could keep you company while you drive.
Bıraktığın için teşekkür ederim.
♪ You're so easy on the eyes ♪ Thanks for driving me home.
- Teşekkür ederim.
Well, thank you.
Yemin ederim.
I swear to you