Edmonton перевод на английский
65 параллельный перевод
Edmonton ve Calgary'da Trip 22 uçağına binerken görüldü "
Lieutenant Hirth, planed in yesterday on Trip 22 from Edmonton and Calgary "
Kötü bir durum, değil mi Bay Edmonton?
Damnable business, Mr Edmonton, eh?
Doktor Bay Edmonton'ın iyi olacağından emin.
The doctor is confident that Mr Edmonton will survive. Splendid.
Harika... Yani Edmonton'un masa başı kahramanlarının bize emir vermelerini dinleyebileceğiz, ha?
Swell so then we can hear them pen pushing heroes in Edmonton giving us orders, eh?
- Edmonton`da hava nasıl?
- How's the weather in Edmonton?
Boşanma işlemleri tamamlanır tamamlanmaz Edmonton'a taşınmış.
He's just moved to Edmonton since he got his divorce.
Seals Edmonton takımıyla oynuyor.
The Seals are playing Edmonton.
Edmonton, Alberta.
Edmonton, Alberta.
Edmonton'dan Rose.
Rose from Edmonton.
Onu Edmonton'tan hatırlarsın.
You remember Rose from Edmonton.
- Edmonton'dan Rose.
Rose from Edmonton.
Edmonton'a Cats'de oynamak için teklifte bulunacağım.
I have an offer to go to Edmonton to do Cats.
Üniversitedeki ilk yılımda İsveç Elite liginde oynayan Edmonton'lu bir oda arkadaşım vardı.
this is the one that did the damage. You know, I had a roommate in college freshman year, from Edmonton, went on to play for the Swedish Elite League.
"Heavy metal", Kanadalı Dennis Edmonton ve Mars Bonfire'ın yazdığı "Born to be Wild" ın sözlerinde geçer.
The heavy metal was present in the lyrics of Born to Be Wild written by Dennis Edmonton Canadian / Mars Bonfire.
- Batı Edmonton alışveriş merkezini hatırla, hani babamın seni bulması için polis çağırdığı...
- Oh, really? Remember when we went to West Edmonton Mall and Dad had to call the police to find you?
Edmonton'daki kazı alanında şimdiye dek Hint domuzu'ndan başka bir şey çıkmamıştır.
Nothing larger than a guinea pig has ever been found at the Edmonton Formation where he was digging. Did his...
- Ben Edmonton'a yakın değildim.
I... I was nowhere near the Edmonton Formation.
- Alberta'nın çorak arazilerine bakıyorum. Bay Blake Edmonton'da çalışıyormuş.
It's a geological map of the Alberta Badlands.
Bay Sutton da nehrin daha alt kısmında Scollard havzasında çalışıyormuş.
Mr. Blake was working here... in the Edmonton Formation. Mr. Sutton in the Scollard Formation, right here,
Edmonton'danım.
Edmonton it was.
Efendim, enkazdan büyük bir parça belki de uçağın gövdesi, Kanada Edmonton'un dışındaki ağaçlık alana düşmüş.
Sir, a major piece of debris, a piece of a plane's fuselage maybe crash landed in a wooded area outside of Edmonton in Canada.
Edmonton'a gitmek üzere çıkacağız.
Agent Larson and I are leaving for Edmonton in 15 minutes.
Neden Edmonton'a gidiyoruz?
Why are we going to Edmonton?
Bildiğiniz üzre yaklaşık 2 gece önce Kanada'da Edmonton yakınlarına bir uydu düşmüş bulunuyor
As you already know a satellite crashed two nights ago near Edmonton in Canada.
12'sinde Philly ve 27'sinde Edmonton var.
Philly on the 12th or Edmonton on the 27th?
Flynn'in tek ailesi, Edmonton'da Jackson isimli bir kardeşi, gerçi halen ona ulaşılamadı.
Flynn's only family is a brother named Jackson back in Edmonton ; still haven't been able to reach him though.
Londra, Quebec Şehri ve Edmonton.
London, Quebec City and Edmonton.
Flynn, Edmonton'dan, neden gidip bir bağlantı var mı diye bakmıyorsun?
Well Flynn is from Edmonton ; why don't you see if there's a connection.
Edmonton'da yaşayan bir ağabeyi vardı.
He had an older brother who lived in Edmonton.
Görev esnasında kaybolan askerin kardeşi, Jackson,... 12 yıl Edmonton polis emektarlığı yapar.
Well the MIA soldier's brother, Jackson, turns out he's a 12-year vet of the Edmonton police.
Kardeş, dört hafta önce Edmonton Polisi'nden izin almış.
The brother took a leave from the Edmonton police four weeks ago.
Size soruyorum, bayım, neden Edmonton'dan daha az aktif olan Calgary enkazı toplatıldı. hasarlı "uydu" nerede?
Let me ask you, sir, why was the debris collected at the inactive Calgary base rather than the currently active base in Edmonton, where the "satellite" crashed?
Eli silah tutan her Kanadalı'nın, Edmonton'ın oradaki ağaca gelmesi gerekiyor.
All Canadians in fighting condition are asked to meet by the tree in Edmonton.
Ne kadar uzakta olursam olayım, Edmonton'daki buluşma noktasına gitmeliydim.
Didn't care how far away I was ; I was gonna get to that rally point at the tree in Edmonton.
Edmontosaurus, anlamı : Edmonton kertenkelesi, otçul.
Edmontosaurus, meaning lizard of Edmonton, herbivore.
- Edmonton'dan buraya üç saat.
Three hours from Edmonton.
Rezil bir yer. Kültürel ve sanatsal değeri alınmış Edmonton gibi.
It's like Edmonton, minus the arts and culture.
West Edmonton Mall'da evleniyoruz.
We're going to get married at the West Edmonton Mall.
West Edmonton Mall'da.
At the West Edmonton Mall.
Yani Edmonton Oilers'dan nefret ediyorsundur. Bu yüzden de Wayne Gretzky'nin fotoğrafını mahvettin!
Which means you hate the Edmonton Oilers, which is why you destroyed the Wayne Gretzky head shot!
Ancak rüyanda görürsün Edmonton.
In your dreams, Edmonton.
Bu yüzden Edminton'daki spor bakanımıza soruyoruz.
For that, let's ask the minister of sports in Edmonton.
Memleketimde Edmonton'da bir avuç toprağım var.
I've got an allotment at home. In Edmonton.
Edmonton'a gidiyoruz. Serpintiden kaçmaya çalışıyoruz.
We were on our way to Edmonton, trying to outrun the fallout.
- Edmonton'da ne var?
What's in Edmonton? Peace.
Benim işim herkesi Edmonton'a ulaştırmak.
My job is to get everybody to Edmonton.
Edmonton.
Edmonton.
Edmonton bizi bekler.
Edmonton awaits!
- Edmonton'ın.
- Edmonton's.
WINSPEAR MERKEZİ EDMONTON, KANADA-BİLETLER TÜKENDİ Sevginiz için teşekkürler.
Thank you for the love.
West Edmonton Mall'da evleniyoruz.
Uh... " We're going to get married at the West Edmonton Mall.