Elvis перевод на английский

- Elvis?

- Elvis?

Şu çocuğun ismi Elvis miydi?

That boy's named Elvis?

Kermit, Elvis Costello'yu tanımıyor musun?

Kermit, you don't know Elvis costello?

"Kermit Ruffins Elvis Costello'nun Amerika turunda açılışı yapıyor."

"kermit ruffins opens for Elvis costello on his American tour."

- Bu Elvis'i sen tanıyor musun?

- You know this boy Elvis?

Şehir dışında Ann Limanı'na arabayla gittiğimde kadife boyalı Elvis resimleriyle dolu araçlarda açlık çeken ressamlar görüyorum.

I can drive downtown, downstate in Ann Arbor, and see starving artists all over with vanloads of their velvet-painted Elvises.

Bu Elvis.

This one is Elvis.

Elvis'i değiştirdim.

It's, like, I changed Elvis.

Galactic, D.B.A.'de. Elvis, takılabilir misin?

Galactic is at d.b.a. Elvis, can you hang?

Gece yarısından önce bestelemem gereken dört-beş şarkı var.

I've got four, five songs to write before midnight... d.b.a., Elvis.

D.B.A., Elvis. Beni hayal kırıklığına uğratma.

Do not disappoint me.

Çok romantik biri, üstü kapalı olarak Elvis'in sağdıcı olmasını istediğini söylüyordu.

To Las Vegas. He's such a romantic. He keeps dropping hints that he wants Elvis to be the best man.

" Sinatra, Elvis, Andy Williams'dan sikildim.

" I'm tired of Sinatra and Elvis, Andy Williams.

- Vegas düğünü, ha? - Bizi Elvis evlendirsin istiyoruz.

- We want Elvis to marry us.

- Esau, Elvis'e bayılıyor.

- Elvis? - Esau loves Elvis.

- Elvis? Evet, evet, evet.

- Yes, it's... it's Elvis, Vegas.

Elvis, Vegas. Muhteşem Amerikan düğünü.

It's the ultimate American wedding.

Şaka yapıyor gibi mi görünüyorum Elvis?

Do I look like I'm joking, elvis?

King Creole * filminin açılışında Elvis Presley burada oturmuş.

" Elvis Presley sat here for the opening scene In the movie'king creole.'"

Küçükken Elvis kupür defterim vardı.

I had an Elvis scrapbook when I was little. - I know you did.

- Elvis'e bayılırım.

- I know you do, baby.

Elvis Presley'i ilk dinlediğim zamandır.

That was the first time I ever heard Elvis Presley.

- Arkadaşı da Elvis'ti.

For my friend here? " And it's Elvis.

Elvis'li hikâyeyi yazacağım.

I think I'm just gonna go with the Elvis stuff.

Elvis'in favorisidir.

They were Elvis'favorite.

Elvis kılıklı bir adam tarafından bir saat önce tanışmış sarhoşların evlendirilmesi- -

I'm just saying that drunk people who get married to someone they met an hour ago by an Elvis impersonator...

Hemen şimdi yüz fıçı bira, yüz tane fahişe yüz tane de Elvis kılıklı delikanlı ayarlıyorum. Muazzam bir şey olacak.

I'm ordering a hundred kegs, a hundred hookers and a hundred Elvis impersonators who aren't above a little hooking, should the occasion arise.

Elvis Costello, The Pixies.

Elvis Costello, The Pixies.

Elvis Hilton'da 69'da.

Elvis at the hilton in'69,

Şimdilerdeki gibi, kiliseye gidip Elvis'in evlilik cüzdanı vermesi gibi değil.

Not like the present, where you drive through a chapel and Elvis will hand you a license.

Elvis'in yalan söylemesi yasaklansın.

Stop telling Elvis to lie.

Hadi Elvis sana nasıl dalınır onu göstereceğim.

And uh.. Come on Elvis, I'll show you.

Hiç sanmıyorum.

Elvis, I don't think so.

Sakın gözünü Elvis'den ayırma anlaşıldı mı?

And don't forget to keep an eye on Elvis.

Yani Elvis'in ölmediğini ima ediyorsun.

Which implies that Elvis is still alive.

Elwis iki yıl önce öldü.

Elvis died two years ago.

Elvis'in kendi raketbol sahası varmış.

Hey, Elvis has his own racquetball court.

Uluyan Kurt, Bo Diddley, Elvis Presley.

Howlin'wolf, Bo Diddley, Elvis Presley.

Şimdi kapıdan içeri Elvis filan girmeyecek, değil mi?

Is Elvis gonna walk through the door?

Velvet Elvis'e mi teklif vereceksin?

Bidding on the Velvet Elvis?

- Evet, bir kere postanede Elvis'i gördüğünü sandı.

Yeah, once she thought she saw Elvis at a Post Office.

Ben, sizin gibi, varsa umurumda değil Caymans gizli bir hesap ya da Elvis için dua sürece...

I don't care if you have, like, a secret account in the Caymans or you pray to Elvis, as long as...

Sadece Elvis ile.

Only with Elvis.

Şişman Elvis misin?

Are you supposed to be Fat Elvis?

Dışarıdaki ajanımıza göre Elvis'imiz binaya girdi.

All right, our cabbie reports that elvis is in the building.

70'lerdeki Elvis vakalarını hatırlıyor musun?

Ha. Remember those elvis sightings in the'70s?

Elvis!

It's Elvis!

Tek bildiğim, Elvis ile sohbet etmiş olabilirim.

For all I know, I could have been chatting with elvis.

Elvis - -

Elvis is- -

... Elvis'in yüzünü bir patates cipsi üzerinde gördüğünü düşünmüştü.

You know, my grandma thought she saw Elvis's face on a potato chip once?

Kendisini Elvis sanan bir adamı mı?

Some guy think he was elvis?