Enzo перевод на английский

"Bu Enzo Kardeş."

Is that not Brother Enzo?

Demek, Enzo sanırım mektubu okumamı istemedin.

So, Enzo, I guess you didn't want me to read the letter.

Siz ve Enzo için en azından biraz sake getirmek istemişlerdi.

They wanted to at least bring a little sake back for you and Enzo.

En son sağ kalanlar Enzo ve Gantetsu idi..

The only ones left standing in the end were Enzo and Gantetsu.

Artık savaş bittiği için Enzo'yu İtalya'ya geri yollamak istiyorlar.

Now that the war is over, this boy, Enzo, they want to repatriate him back to Italy.

Kızım, Enzo ile...

You see, she and Enzo...

Enzo'nun bu ülkede kalmasını ve kızınla evlenmesini istiyorsun.

You want Enzo to stay in this country, and your daughter to be married.

- Adım Enzo, fırıncı.

- I am Enzo, the baker.

- Enzo.

- Enzo.

Onlara komiser Enzo Di Salvo yu sor...

Ask for Inspector Enzo Di Salvo.

- Enzo Molinadi, Canale Cinque. - Merhaba.

- Enzo Molinadi, Canale Cinque.

Eugenia, Enzo, Armando, ve Zalis nehrin öteki tarafındalar.

Eugenia, Enzo, Armando, and the Zalis on the other side of the river.

- Hayat çok zor Enzo.

- Life is hard, Enzo.

Enzo, parayı önce ben gördüm, bölüşelim mi?

Bravo. Enzo, I saw the coin first. We split?

Parayla ne yapacaksın?

Enzo, what you gonna do with the money?

Gerçekten ne alacaksın?

Enzo, really, what you gonna get?

En iyi sensin Enzo.

You're the best, Enzo.

Deli misin nesin?

Are you crazy or what? Drop it, Enzo.

Boşver Enzo. Birşey bulurum.

I'll find something.

Enzo Molinari.

Enzo Molinari.

- Sen daha üstün bir çocuktun.

I get it, Enzo. You were a superior child.

Peki ya sen hangi dünyadansın Enzo?

And just what world are you from, Enzo?

- Herkes seni arıyor.

All the medics are looking for you, Enzo.

Git basına söyle, 99 metrelik heyecan verici dalışından yorgun düşmüş büyük Enzo Molinari ödülünü alamayacak, çünkü o... rahatsız.

So you just go tell the press that the big Enzo Molinari... overwhelmed by his inspiring descent of 324 feet... will not be able to receive his trinket because he is - - Hmm? - He is -

Enzo, burası çok derin.

Enzo, it's very deep down here.

Ben de Enzo'yla bir işe gittim.

I got this job with Enzo. We got fired too.

Gelecek hafta Enzo bir yarışma için buraya geliyor.

Enzo phoned. He's coming over next week for another competition.

Enzo'yla biraz müzik dinliyoruz.

We're just listening to some musicwith Enzo. Come on in.

Siz de meşhur Enzo Molinari olmalısınız.

So you must be the famous Enzo Molinari, huh?

Enzo Molinari sınıflandırma.

Enzo Molinari for classification.

Hiç fena değil.

Hey, that's not bad. Bravo, Enzo. Magnifico.

Çok iyiydi Enzo.

Very good, Enzo.

Enzo kötü bir gün geçirdi.

Enzo had a bad day.

Çok teşekkür ederim.

Thank you. Thank you very much. Bravo, Enzo!

Bunu lütfen Enzo'ya verir misin?

Could you please give this to Enzo?

Pekala, şimdi de Enzo ve Yerli Amerikalılar için alkışlar!

All right, let's hear it for Enzo and the Native Americans!

Baba, fırıncı Enzo'nun siz ve aileniz için hazırlamış olduğu pasta.

Godfather, this is the cake for you and your family from Enzo the baker.

- Enzo köşede. 10 : 30?

- Enzo's around the corner. 10 : 30?

Enzo Amaca.

The uncle. Enzo.

Bugün Enzo'nun boş günü.

It's Enzo's day off.

- Merhaba Enzo.

- Hi, Enzo.

- Enzo yaptı.

- It's an Enzo.

Eminim Enzo Amca sana bunu sürekli söylüyordur.

I bet Uncle Enzo, he tell you that all the time.

Aslında Enzo uzun süredir söylemedi.

Actually, Enzo hasn't said that to me in a while.

Bence Enzo Amca ne kadar şanslı bir berber olduğunun farkında değil.

I don't think Uncle Enzo realize what a lucky barber he is.

- Enzo Amcan.

- It's your Uncle Enzo.

Enzo Amca! Çabuk.

It's Uncle Enzo!

Enzo Amca, burada ne arıyorsun?

Uncle Enzo, what are you doing here?

- Enzo şaçımdan bir tutamı yerde buldu.

- But Enzo picked up one of my hairs.

Enzo'yla beraber berberdeydi.

He was in the shop with Enzo.

Özür dilerim Enzo.

Sorry, Enzo.