Etat перевод на английский
182 параллельный перевод
Aniden ve güçlü bir şekilde?
A coup d'etat?
1955 darbesinden sonra ülke işgalci bir ordu tarafından zaptedilmiş gibiydi.
After the 1955 coup d'etat, the country seems to have been occupied by an invading army.
Octavio Getino, son askeri darbeden sonra öğrenci hareketini nasıl değerlendirdiğini öğrenci olan Julio Barbarao'ya soruyor.
Octavio Getino questioned of Julio Barbarao, a student how he sees the current situation of the student movement after the last coup d'etat.
Askeri darbe, sağın denediği tüm yollar gibi tarihsel gelişmenin ve son kertede devrimci sürecin yavaşlamasına neden oldu.
I think that the coup d'etat contributed, .. like all the means which the right wing tested to a slow down the historical development and in the final analysis, the revolutionary process that is, it forced us students to leave our island.
Canım, bu yüzyılın darbesi.
Honey, this is the coup d'etat of the century.
İhtilal.
Coups d'etat.
Darbe hangi gün olacak?
What day? ... The coup d'etat.
Normanlar ne der bilirsin, "A coup d'état".
I A coup d'etat, to coin a Norman phrase
Askerî darbeleri ele alalım, ya da mafyanın içine sızdığı hükümetleri. Tüm bunlar senin müşterilerin değil mi?
Take coups d'etat by the military, or the mafia penetrating governments, aren't they all your clients?
Az önce aldığımız habere göre, eski adı İngiliz Ekvator Afrikası olan Buranda'da bir darbe gerçekleşti.
We are just getting reports of a coup d'etat in Buranda, the West African State, formerly British Equatorial Africa.
Darbe olmuş.
There's been a coup d'etat.
Tüm Paris darbe ve diktatörlüğü konuşuyor.
All of Paris is talking about a coup d'etat and a dictatorship
Beş gün önce Aloana Cumhuriyeti'nde gerçekleşen hükümet darbesinin farkındasın, değil mi?
You're aware of the coup d'etat which occured five days ago in the Aloana Republic, are you not?
Bugün erken saatlerde, Aloana Cumhuriyeti'nde bir başka hükümet darbesi gerçekleşti.
Sometime earlier today, another coup d'etat occured in the new Aloana Republic.
Önceleri militanlarca yapılmış bir hükümet darbesi olduğunu düşündüm.
At first I thought it was just another... coup d'etat by just another warlord
sınırda bulunan sektörlere doğru ilerledi.
Due to the defeat at Amlitzer and last year's coup d'etat We have seen a conspicuous decline in battle strength. But that's not all.
O da ne...? işte şurada! Kaçmasına izin vermeyin!
Last year, on the occasion when you suppressed... the'Save-the-Nation Military Council's'coup d'etat you destroyed all twelve of the "Artemis'Necklace" satellites.
473 ) } Yüzbaşı Konrad Linser sesimi duyan var mı? Hey! efendim.
In the first place, there was the danger that... the psychologically cornered coup d'etat faction... would take important people in the government... who were in the capitol as hostages, in order to break the deadlock.
şunu uzat bana... 470 ) } Konrad von Moder
If we'd leisurely waited for the self-destruction of the coup d'etat... Reinhart von Lohengramm, that genius at war,..
Düşman olan da kim? düşmanımdır! 472 ) } Garmisch Kalesi
Moreover, I couldn't avoid taking a measure... that would give a psychological sense of defeat to the coup d'etat.
affedin beni. öyle mi?
Before you fought with the coup d'etat faction's 11th Fleet, you spoke to the troops of the whole army.
Kvasir 406 ) } İlerleyen düşmana aldırmayın.
Because neither HQ Chief Kubersly nor I did anything on the occasion of last year's coup d'etat, we're tolerated...
Hiçbir bok! Tam adı Lee Harvey Oswald.
A coup d'etat with Lyndon Johnson waiting in the wings.
Sonra Dallas, Fort Worth'de yaşıyor, 62 ekiminde... altı aylığına Jaggars-Chiles-Stovall'da çalışıyor.
I submit to you that what took place on November 22, 1963 was a coup d'etat.
Seksen yedide başarısız olan bira etkili ayakkabı darbenden sonra ömür boyu ayakkabı kongrelerinden men edildiğini sanıyordum.
I thought after your failed beer-induced "shoe d'etat" back in'87 you were barred from the conventions for life.
Bu bir darbedir!
This is a coup d'etat!
İstihbarat raporlarımız Tzenkethi ana gezegeninde hükümet darbesi yapıldığını gösteriyor.
Our intelligence reports indicate there's been a coup d'etat on the Tzenkethi homeworld
Hükümet darbesi.
Coup d'état.
Hükümet darbesi olacak. "
There will be a coup d'état. "
Hükümet darbesi mi?
! A coup d'état?
Darbe başarısız oldu.
The coup d'état has failed.
Bunu fırsat bilen Yoshitomo Minamoto ve Nobuyori Fujiwara hükümet darbesi organize etmek amacıyla imparatorun Kyoto'daki ikametgahı olan Sanjo kalesine saldırdılar.
Taking advantage of it, Yoshitomo Minamoto and Nobuyori Fujiwara attacked the castle of Sanjo, residence of the emperor in Kyoto to organize a coup d'état.
Orada bir devet darbesi olmuş.
There's been a coup d'état.
Ülkemde bir devlet darbesi oldu.
There has been a coup d'état in my country.
Hükümet darbesi başarısız oldu.
The coup d'état has failed.
Fransızlar askerlerin çivi gibi sert olması gerektiğine inanırlar ve günün sonunda düzeni eski haline getirmek askeri darbeyi önlemek ya da bir askeri darbe düzenlemek için her zaman askerlere dönerler.
The French believe servicemen should be tough as nails, and at the end of the day, they always turn to servicemen, whether it be to restore order, to prevent a coup-d'état, or to organize a coup-d'état.
Peki santore bey. ülkemize varmadan önce Brezilyadaydınız
So, Mr. Santore, before arriving in our country you were also in Brazil... for the military coup d'état?
Ve saniyeler içinde Bir başkanı öldürürler brezilyadaydınız çünkü...
In a few seconds, you assassinate a president. So you were in Brazil as a consultant before, during and after the coup d'état?
O polo oyuncusu bir darbe hazırlığı içinde...
The polo player is preparing a coup d'état
Senin şu hükümet darbesi planın ne duruımda Montalvo?
How's your coup d'état coming along, Montalvo?
Bir darbe için?
For a coup d'état?
Bir darbe yakın mı... yada mümkün mü?
Is a coup d'état imminent... or even possible?
Lütfen geri çekilin.
It was the Save-the-Nation Military Council's coup d'etat last year.
Muhtemelen orada CIA'daki bağlantısından telefon bekliyordu.
Coups d'etat rigging elections, propaganda, psych warfare.
İyinin kötüyü yeneceğini.
That is a coup d'état.
Plan, Küba'nın tekrar işgali için Kübalı mültecileri eğitmekti. Banister'ın bürosu, Dallas'tan New Orleans'a... ve Miami'ye uzanan mühimmat hattının parçasıydı. Silahları, patlayıcıları stokluyorduk.
Because when a coup d'état has occurred there's a big difference between an autopsy performed by civilian doctors and one that is performed by military doctors under orders.
İnanılacak gibi değil.
There's been a coup d'état.
Coup d'état. Fransızca.
Coup d'état. lt's French.
- Bernanos dünyaya Franco'nun İspanya'da... faşist bir iktidar kurduğunu gösterdi.
- Bernanos has shown the world that... in Spain, Franco has indeed carried out a coup d'état.
Bu yüzden Büyükelçi Krajensky'nin bize anlattığı her şey yalan olabilir. Tzenkethi'deki darbe, sınır boyunca artan gerginlik, saldırı tehdidi.
So everything Ambassador Krajensky told us could have been a lie- - the Tzenkethi coup d'état increased tension along the border the threat of an attack.
O askeri bir darbe, bir isyan, bir köle ayaklanışıydı, gerçekten.
It was a coup d'état, a mutiny, a slave revolt, really.