Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ F ] / Fales

Fales перевод на английский

51 параллельный перевод
Dionan, yanlış tanrı tarafından Cennet'ten kovuldu.
Dionin, who was driven from Eden by the fales God,
- Denver polisinden Dedektif Fales yine aradı.
Detective Fales from the Denver P.D. called again.
Ben Denver Polis Departmanı'ndan, Dedektif Fales.
I'm detective Fales, Denver pd.
Ve Denver Polis Departmanı'ndan şu dedektif, Fales uğradı.
And, uh, that detective, uh, Fales from the Denver pd stopped by.
- Dedektif Fales kim?
Who's detective Fales?
Dedektif Fales, sana bakmak için evime geldi.
Detective Fales came by my house looking for you.
Adı Fales?
Fales?
Merhaba. Dedektiflerinizden, Dedektif Fales'i arıyorum.
I'm looking for one of your detectives.
Bayan Etta Place?
[Fales] Miss Etta Place.
Neden takma bir isim?
[Fales] What's with the assumed name?
Sizi bu olayın dışında kalmanızı söylemek için arıyorum ben.
[Fales] I'm calling to talk you out of doing this.
Denver'de ne kadar kalacaksınız?
[Fales] How long are you in Denver?
Hayır, ilk bıçaklamadan kurtulmuş.
[Fales] No. She survived the initial stabbing.
Evet, cesediyle birlikte bulduk.
[Fales] Yeah, we found it with his body.
Dedektif Fales, seni araştırıyor.
Detective Fales is investigating you.
Dedektif Fales, beni araştırmada ısrarlı davranırsa, bunu yapmakta özgür.
If Detective Fales insists on investigating me he's free to do so.
Eğer Dedektif Fales beni soruşturmakta ısrarlı ise, istediğini yapabilir.
If Detective Fales insists on investigating me, he's free to do so.
Dedektif Fales'in şehirde olduğunu biliyor muydun?
Did you know Detective Fales was in town?
Bana lazım olan senin Dedektif Fales ile konuştuğun her şeyi bana anlatman.
What I need is for you to tell me everything that you told Detective Fales.
Dedektif Fales ile.. .. yaptığınız görüşmeyi hala bana anlatmadın.
You still haven't told me about your chat with Detective Fales.
Dedektif Fales, neler oluyor burada?
Detective Fales, what is going on here?
Babanızı ve onun annenizi ne kadar çok sevdiğini düşünürseniz, babanızın annenizi onun elinden alan adamı öldürmek istediğine inanmak gerçekten çok mu zor olur?
Fales : If you really think about your father and how much he loved your mother, is it really so hard to believe he would want to kill the man that took her away?
Orada herşey tamam mı?
Fales : You almost done in there?
Merhaba, şerif.
Fales : Hello, Sheriff.
Fales burada ofisimi arıyor.
Fales is here searching my office.
Fales büyük ölçüde ofisi ele geçirmiş durumda.
Fales has pretty much taken over the office.
Bir yere mi gidiyorsun?
Fales : You going somewhere?
Denver'a gittiğimde Dedektif Fales'e yardım ettiğimi bilmiyordum.
I didn't know that when I went to Denver I was helping Detective Fales.
Peki niye Fales senin yaptığını düşünüyor?
So, what does Fales have that makes him think you did?
Fales, anneni öldüren adamın çantadan 700 $ aldığını söyledi.
Fales told me the guy that killed your mom got $ 700 out of her purse.
Neymiş o?
Fales : What's that?
Asıl tanığımız, Dedektif Fales, bir ay içinde görevden ayrılacağı için... ifadesini almamız gerekiyor.
Our key witness, Detective Fales, leaves the state in a month's time. We need to hold the trial before then in order to get his testimony.
Sayın yargıç, savcılık kolaylıkla Fales'in ifadesini kayıt altına alabilir.
Your honor, the D.A.'s office could easily record Fales'testimony.
Baba hiç dedektif Fales'in Henry hakkında... çeşitli ırkçı veya aşağılayıcı bir dil kullandığını hatırlıyor musun?
Hey, Dad, do you remember Detective Fales ever using any kind of racist or pejorative language about Henry?
Bu yüzden Dedektif Fales'in... bir nevi ırkçılık güderek Henry'i... cezalandırmak istiyordu diye dava açabiliriz.
Right, so, I was thinking that we could make a case that Detective Fales was persecuting Henry with some sort of racist agenda.
Belki Fales ırkçı değildi.
Maybe Fales wasn't being racist.
Fales ilk arama emrini çıkarttığında, aradığı tek şey tüyler oldu.
The first time that Fales put in for a warrant, the only thing he was looking for was feathers.
Fales'in Miller Beck'in cesedinde de, karga tüyü bulduğunu mu düşünüyorsun?
You think Fales found a crow feather on Miller Beck's body?
Seni Fales zorladı, değil mi?
You got forced out by Fales, didn't you?
Fales hırslıdır, davaları çözmek yerine kapatılması için daha çok çaba... harcadığını düşünüyorum.
Fales is ambitious, and I think he's more interested in closing cases than solving them correctly.
Fales'in masum bir adamı tutuklamaya çalıştığını düşünüyorum.
I think Fales is trying to railroad an innocent man.
Fales'e en son bulaştığımda, kariyerimi bitirdi.
Last time I messed with Fales, he screwed my career.
Fales... kabul etmedi.
Fales... he dismissed it.
Fales'in çıkartmak istediği ilk arama emrinde yazılmıştı... yargıç kabul etmedi.
Well, it was listed on Fales'first search warrant that was kicked back by a judge.
Detective Vogel Fales'i çok korkutmuş, O ifade vermeyecek.
Detective Vogel is so scared of Fales, he won't testify.
Orjinal dava dosyalarını, ele geçirmeliyiz, ama Fales'e gitmek zorunda kalabiliriz.
Now, we could try and get our hands on the original case files, but we'd have to go through Fales.
Fales.
Fales.
Detective Fales, sizi burada görmek süpriz oldu.
Detective Fales, I'm surprised to see you here.
Dedektif Fales benim baş müfettişim oldu.
Detective Fales is my chief investigator.
Özellikle sayın Fales gibi, deneyimli bir dedektifin kaçırmaması gereken bir ayrıntı var, ama bir otopsi ne zaman 14 dakika sürerse, çok şey kaçırırsın.
That's a hard detail to miss, especially for an experienced detective like Mr. Fales, but when your autopsy only lasts 14 minutes, you miss a lot.
Dedektif Fales.
Detective Fales.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]