Filipinler перевод на английский
316 параллельный перевод
Örneğin, burada elimizde Filipinler'deki Pinatubo Dağından bir örnek var. Çok, çok benzer örnekler.
For example, here we have a sample from Mount Pinatubo in the Philippines, very, very similar samples.
Filipinler halkı, Biz size..
People of the Philippines, we now bring to you...
Tüm dünyaya ilan ediyorum.. Filipinler Cumhuriyetine tam bağımsızlık verilmiştir.
I hereby proclaim to the world... the full and complete independence of the Republic of the Philippines.
Filipinler'den trajik bir haber geldi.
This is spot and tragic news from the Philippines.
Wilma bize Filipinler'de olduğunu söyledi.
Wilma tells us you were in the Philippines.
Namı ta Filipinler'e kadar yayılmıştı.
I heard about it down in the Philippines, even.
Seni bilmem ama bu savaş fotoğraflarını görmek beni hep üzmüştür. Hepsi denizciler, denizaltı devriyeleri ve Filipinler'deki gerillalar hakkındadır.
I don't know about you, but it makes me sore seeing those war pictures about flying leathernecks, and submarine patrols, and frogmen, and guerrillas in the Philippines.
Çekilseydik, Japonya'yı, Hindiçini'yi, Filipinler'i alırlardı.
If we did, they'd take Japan, Indo-China, the Philippines.
Bu Hindistan, Vietnam, Filistin, Filipinler, Güney America,
It sparked global concern about the lives of these refugees de India, Vietnam, Filipinas,
Filipinler'e geziye çıkayım!
Well, I'll take a trip to the Philippines!
Filipinler'den geliyor.
From the Philippines.
USS Deniz Kaplanı komutanından Filipinler, Cavite Levazım Komutanlığı'na.
From Commanding Officer "USS Sea Tiger"... To Supply Officer, Navy Yard, Cavite, Philippines...
Benim bir çavuşum Filipinler'de kulağını kaybetti.
Sergeant of mine in the Philippines once lost an ear.
Filipinler, Bali, Havai.
The Philippines, Bali, Hawaii.
Japon kuvvetleri Filipinler ve Hollanda Doğu Hint Adalarına ağır saldırılarını sürdürüyor.
Japanese forces continue their heavy attack on the Philippines and Dutch East Indies.
Sonra da Filipinler'e tayinim çıktı, bu da sonu oldu.
I visited. I was assigned to duty in the Philippines and that ended it.
Filipinler'de ask erler Manila'ya ilerlerk en bir k ãöprü başı tuttular.
In the Philippines, forces drove a bridgehead in their thrust for Manila.
Filipinler'de öğleden sonraları,.. ... odaya güneş vurmuşken,.. ... nemli yastıkta görülen rüyalar kuzeyde, gece kar yağarken görülenlerden farklı olur.
In the afternoons in the Philippines when the pillow is damp and the sun shines in the room the dream is of another sort than in the north.
Kuzey Kore'ye, Filipinler'e, Saigon'a giderdim- -
I'd go to North Korea, the Philippines, Saigon -
Geçen mart Filipinler kabinesi ne kadar düşmüştü?
How far did the Filipino cabinet fall last march?
Amerikalılar'ın Filipinler'de bir ordusu var ve Pasifik Filosu'nu San Diego'dan Pearl Harbor'a taşıdılar.
The Americans have an Army in the Philippines and they have moved their Pacific Fleet from San Diego to Pearl Harbor.
" Japon kuvvetleri, Filipinler, Tayland Kra Yarımadası ve Borneo'ya saldırabilir.
" Japanese forces may attack the Philippines Thailand, the Kra Peninsula and Borneo.
"Japon kuvvetleri, Filipinler, Tayland Kra Yarımadası ve Borneo'ya saldırabilir."
"Japanese forces may attack the Philippines Thailand, the Kra Peninsula and Borneo."
Filipinler'i kastetmiş olmalılar.
They must mean the Philippines.
Fransa'nın düşüşünden üç ay sonra kukla Vichy hükümeti, Japonların Fransız Çinhindi'ne girmesine izin verdi. Bu hareketle Japonlar o sıralarda bir Amerikan kolonisi olan Filipinler için, bir tehdit haline gelmişti.
Three months after the fall of France, the regimen puppet of Vichy it are persuaded to allow the entrance of troops Japaneses in the French Indochina, brazenly close to the Phillipino, at the time, American dependence.
1942'nin yılbaşı günü, Filipinler'in başkenti Manila'ya girildi.
In the day of New Year of 1942, Manila, capital of the Phillipino.
Donanmanın bozulmasıyla birlikte Saipan kalkanı delindi. Filipinler ele geçirildi. Müttefik ilerleyişinin önünde kalan tek engel Iwo Jima ve nihayetinde Okinawa adalarıydı.
With the Imperial Navy insult, the shield of defeated Saipan e the conquered Phillipino, but the islands of Iwo Jima e finally Okinawa remained to hinder the advance them Allies on Japan.
MacArthur'un görevi, Solomon Adaları ve Yeni Gine'den başlayarak Filipinler'e kadar ilerlemekti.
MacArthur's task was to thrust upwards from the Solomons and New Guinea to the Philippines.
Dört Japon saldırı kolu, Filipinler'e doğru Borneo, Formosa, ve Japonya'dan manevra yaptı.
Four Japanese forces converged on the Philippines from Borneo, Formosa and mainland Japan.
Şubat 1945'ye, Leyte çıkarmalarından üç ay sonra, Amerikalılar Filipinler'in başkenti Manila'ya yaklaşıyordu.
By February 1945, three months after the Leyte landings, the Americans were closing in on the Philippines capital Manila.
Filipinler'e kaçacağınızı ve beni bu kulübede çürümeye bırakacağınızı gerçekten sanıyor musunuz?
I'm gonna hook you, Milo. Gene, you're working too hard.
Tayvan'da acil durum, Filipinler.
Taiwan emergency, Philippines.
Tayland ordusundan artakalanlar, kendilerini Filipinler'e intikal ettirecek Amerikan donanma unsurlarına ulaşmak için halkın arasına karışarak Phuket limanına kaçtılar.
The remains of the Tai army, mingled with civilians, escape to the Phuket port, trying to reach the american fleet boats, that will take them to Philippines.
Tony'nin Filipinler'e kaçmadığına şükretmek lazım.
I'm surprised Tony didn't take a job in the Philippines.
Yani, bu demek oluyor ki... Formosa'yı tamamen alana kadar ana Filipinler adası olan... Luzon'un yakınından geçmeliyiz.
Now, this means bypassing... the main Philippine island of Luzon... until Formosa is secured.
General MacArthur'un birlikleri... Güney Filipinler'i ele geçirdikten sonra öncelikli olacak şey ise... Formosa'ya doğru ilerleyen Pasifik taarruz birlikleridir.
After General MacArthur's troops... have seized the southern Philippines, the access of advance that should get the highest priority... is the central Pacific offensive toward Formosa.
Evet, Filipinler de memleketim sayılır.
Yes, the Philippines are also home.
Bir keresinde Filipinler'de gördüğüm bir rüyayı hatırlattı.
Reminds me of a dream I had once in the Philippines.
Çok yakında bağımsız bir Filipinler Cumhuriyeti kurulacak.
Soon an independent Filipino republic will be proclaimed.
Subic Üssü, Filipinler, efendim.
Subic Base, Philippines, sir.
Golda Avrupa'nın başkentlerine, ABD'ye, Kanada'ya Güney Amerika'ya, Japonya'ya, Filipinler'e Burma'ya, Etiyopya'ya ve diğer bazı ülkelere seyahat etti.
Golda traveled to the capitals of Europe, to the United States and Canada, to Latin America, Japan, The Philippines, Burma, Ethiopia and other places.
Ama Filipinler gibi bazı ülkelerde mecburen öldürüyorlar.
In some countries, like the Philippines, they kill them because they have to.
Filipinler'deki Clark Hava Üssü'nde, ne konuşma, ne bando ne de flama vardı!
At Clark Air Force Base in the Philippines there were no speeches, no bands, no bunting.
Filipinler.
Philippines.
Filipinler romantik bir yer, değil mi?
The Philippines a romantic place, huh?
Filipinler'de gönderdiğin iç çamaşırı dolu çanta Moskova'ya pek komik gelmedi.
In the Philippines when you passed the bag of underwear, Moscow wasn't amused.
Bu arada ikinci cephede de Japonlar, Filipinler'de iki adanın daha kontrolünü ele geçirdiler. Ve Amerikan birliklerine doğru ilerliyorlar.
Meanwhile, on the second front, Japanese have taken control... of two more islands in the Philippines... and are advancing on American...
Filipinler mi?
The Philippines?
- Filipinler ne iş? - Bilmiyorum.
- What's with the Philippines?
FİLİPİNLER CEPHESİ ŞUBAT 1945
THE PHILIPPINE FRONT FEBRUARY 1945
Ve ikinci olarak, gelecek Çarşamba Filipinler gezisine çıkıyorum.
Relax.