Gelecek sefer перевод на английский
1,674 параллельный перевод
Birisi size gelecek sefer nereden geldiğinizi sorarsa, ona şunu söyleyin :
So next time someone asks you where you came from, tell them this.
Ancak gelecek sefer yapalım, olur mu?
But let's do it next time, okay?
- Gelecek sefer görüşmek üzere.
- See you next time.
- Evet, gelecek sefer.
- Yeah, next time.
Peki, özür dilerim. Gelecek sefer bunu bilsem iyi olacak.
Yeah, sorry next time i'll know better
Belki gelecek sefer.
Coroner was just here.
Gelecek sefer bunu hatırlamaya çalışırım ipucu için saol.
I'll try to remember that for next time, thanks for the tip.
Gelecek sefer hiç gelme.
Next time don't fucking catch up.
Gelecek sefer aptal babanı dinlersin belki.
Maybe next time you'll listen to your silly old daddy.
Gelecek sefer içimi ısıtmak ve beni sevindirmek istersen mesaj bırak.
Next time you want to make me feel all warm and fuzzy, leave a message.
Gelecek sefer beni seveceksin!
You'll love me next time.
Sanmıyorum "gelecek sefer" diye bir şey olacağını.
Yeah, I don't think there's going to be a "next time" in my future
Hayır, demek istediğiniz anladım, şimdi benimki, tamam mı? Bildiğimiz herşey bize anlatıyorki bunu yapan kimse tekrar yapacak ve gelecek sefer gaz zararsız olmayacak.
Because everything we know tells us whoever did this is going to do it again and the next time the gas is not going to be harmless.
Eğer bu adamların gelecek sefer hangi bankayı soyacağını tahmin edebilirsen... tek şansımız bu olacak.
If you can help us predict when and if these guys are gonna hit another bank, this is the only shot we got.
Ya gelecek sefer sana saldırırsa?
What if he attacks you next?
Gelecek sefer emirlerinizi verirken, siz de biraz esnek olabilirsiniz diye düşünüyorum.
I think you might want to be a little more flexible in interpreting your orders.
Aksi taktirde, gelecek sefer, bir hafta olacak, Ve ondan sonra, bir ay olacak.
Otherwise, the next time, it's going to be a week, and the time after that, it's going to be a month.
Gelecek sefer için endişelenmiyorum.
I wouldn't worry about next time. I wouldn't worry about next time.
- Gelecek sefer, sessiz olacağım.
- I'll go quiet next time.
Soru şu, gelecek sefer bizi ne bekliyor?
Question is, what's next for us?
Gelecek sefer o heriflerin muhabbetini siyah bir kardeş basabilir, kulak mesafesinin dışında olsalar iyi olur.
Next time those guys get to party, over busting some soul brother, better be out of my earshot.
Gelecek sefer belki çocuklara yardım etmek için gönüllü olmadan önce iki kere düşünür de karar verirsin.
Maybe next time t'y think twice before to volunteer to help children.
Ama unutmayın, ateş etmek yok aksi takdirde, uyanırlar ve gelecek sefer ölen siz olursunuz.
But, remember, don't shoot,'cause otherwise they'll wake up, and you'll be the one who's dead.
Sonuç başarılı ama gelecek sefer yükseltilmeli.
The return was satisfactory but should be increased next time.
"Sonuç başarılı ama gelecek sefer yükseltmeli" mi?
The return was satisfactory but should be increased next time
Gelecek sefer olmayacak.
There won't be a next time.
Gelecek sefer konuştuğumuzda, beni Noel gecesi ekersen iyi bir sebebin olsun.
Next time I talk to you, you better have a good reason for standing me up on Christmas Eve.
Belki gelecek sefer, ceza olarak kardeşine yenilirsin.
Maybe next time you should just let your sister win by forfeit.
Neyse ki sayende, gelecek sefer olacak.
Well, thanks to you, there will be a next time.
Yardım edebildiğime sevindim. Ama gelecek sefer, kendin hallet.
I'm glad to be of help, Jack, but next time, do it yourself.
Seni gelecek sefer yakaladığımda dijital olmaz.
The next time I shoot you, it won't be digitally.
Gelecek sefer gözüne gelecek.
Next time it'll be your eye.
Tamam ama gelecek sefer daha sağlam bir malla geri vereceğim.
OK, but I'll give it back intact next time.
Gelecek sefer gerçekten ölebilirim.
Next time, I might really buy it.
Gelecek sefer işi bitireceksiniz çocuklar.
You'll get them next time, boys.
Gelecek sefer karşılaştığımızda daha iyi bir dövüşçü olacağım.
Next time we meet I'll make sure that I'm a better fighter.
Gelecek sefer seni dayaktan öldürene kadar bekleyecek misin?
YOu gonna wait til the next time, until he actually kills you?
Belki de gelecek sefer, hangi sigara markasını kullandığını daha açık belirtirsin!
Next time, you might want to be more specific about which brand you smoke.
Gelecek sefer işi bitmiş olacak.
I'll be ready the next time.
Gelecek sefer, İsviçreye gideceğiz.
Next time, I say we head for Switzerland.
Xerxes gelecek sefer kimi göndermeye cesaret edebilir?
Whom will Xerxes dare to send next? Whom?
Ama gelecek sefer, uçağa el koymadan önce biraz da bizi düşünebilirsiniz.
But maybe next time, you people could give us a little heads up before you commandeer the plane.
Ben kararımı verdim. Gelecek sefer beni gördüğünde, "sizi" bıçaklayarak öldürüyor olacağım.
( Bickford ) The Moon is 238,857 miles from Earth.
Gelecek sefer sen ve ajansın küçük bir iş gezisi yapmak isterseniz başka birini arayın.
The next time that you and the Agency want to plan a little business trip... dial someone else.
Gelecek sefer olmayacak.
There's not gonna be a next time.
Öyleyse gelecek sefer annemin kiralık kasasına geldiğimde, sana da uğrarım.
So I'll stop by next time I'm at my mom's locker.
Gelecek sefer buluştuğumuzda, başka şey içelim.
The next time we meet, we should have something else to drink.
Hiç huzurlu gitmiyorum. Gelecek sefer sizi de götüreceğim.
Next time I come back, I'm taking you home with me.
Gelecek sefer kendi balmumunu düşün.
Mind your own beeswax next time.
Ve gelecek sefer, bekliyor olacağım.
I don't like it.
Belki gelecek sefer.
Maybe next time.
gelecek sefere 60
geleceğim 238
gelecek misin 89
gelecek 246
geleceksin 36
geleceğe 29
gelecek hafta 86
gelecek misiniz 18
gelecekte 47
geleceğiz 22
geleceğim 238
gelecek misin 89
gelecek 246
geleceksin 36
geleceğe 29
gelecek hafta 86
gelecek misiniz 18
gelecekte 47
geleceğiz 22