Geçin перевод на английский
5,435 параллельный перевод
Arabaya geçin.
Fuck you! Get in the car.
Geçin!
Get in!
Yaşlı ve genç insanlarla, harekete geçin.
♪ I'm a hunter at bay ♪
Sıraya geçin.
Back in line.
Sürünerek geçin, sürünerek geçin.
Plough through it. Plough through it.
Eğitim ve sağlık bakımını geçin, tehlikeden korumayı geçin. Biraz sevgiyi ve kucaklamayı geçin, bunları geçin.
Forget about education or healthcare, forget about protection from danger or a little bit of love and a cuddle, forget that.
Çocuklar içeri geçin. Arabaya geçin.
100 rupees, please.
Müfreze 1, toplanıp harekete geçin.
First Platoon, mount up! Move out!
Tarlaya vardığımızda, benimle aynı hizaya geçin.
When we hit open ground, line up on me.
Siz üçünüz şuraya geçin.
You three, over here.
Pekala, sen ve James seviye 5 ve 6'ya geçin
Alright, you and James up top, levels 5 and 6.
Eğer stüdyo konuğumuz olmak istiyorsanız, lütfen aşağıdaki numarayla irtibata geçin.
If you're interested in being a member of our studio audience, please contact the number below.
Eğer kısırlaştırmak istediğiniz bir köpeğiniz varsa lütfen iletişime geçin...
If you have a dog that needs to be neutered, please contact...
Tabur tabur hizaya geçin...
"Aux armes citoyens!"
Derhal düzene geçin! Burada bekleyin!
Get into formation, now!
Buradan sıraya geçin.
Start from here.
- Bay Nash, arabanın arkasına geçin.
- Mr Nash, get back behind the car.
Benimle iyi geçin.
Then, be good with me.
MI5'le temasa geçin.
Get hold of MI-5.
İçeri geçin.
Get inside.
Formaliteleri geçin.
Skip the formalities
Delikanlılar siz de istediğiniz bir yere geçin.
Boys, grab a seat wherever you would like.
Ve ansızın, Allah'ın meleği... -... gecenin ortasında... - Hadi geçin!
... who were guarding their flocks by night.
Sıraya geçin!
Line up!
108. Tümenle iletişime geçin!
Contact Division 108 immediately.
Geçin, geçin.
Let's go, let's go.
- Geçin.
Come in.
Kürsüye geçin.
Stand at the podium.
Sütunun ardına geçin.
Behind the pillar, please.
İçeri geçin Beyim.
Come inside, Sire.
Robin'in öğretmenleriyle, doktoruyla, arkadaşlarıyla irtibata geçin.
We'll contact Robin's teachers, doctors, friends.
Kızılötesine geçin.
Moving to infrared.
Ultraviyoleye geçin.
Moving to ultraviolet.
Gammaya geçin.
Moving to gamma.
İş yapabileceğimiz zaman benimle iletişime geçin.
Contact me when we can do business.
Geçin.
Cross.
Geçin haydi.
Cross, go on.
- İçeri geçin.
- Come on in.
" Seferberliğe geçin.
Proceed to full mobilization.
Evet tabi ki. İçeri geçin.
Yeah, all right...
Yine bana ihtiyaç olursa ofisle irtibata geçin lütfen.
Please contact the office if you need me again.
Pekala, anlaşılan suç ortağımız bu. İleri Harekat Üssü'yle irtibat için güvenli hatta geçin.
Okay, that sounds like our co-conspirator.
Aynı tarafa geçin çünkü... İnanın bana ayrılma şansına erişenler hiçbir yere ulaşamıyor.
So get on the same team because, take it from me those of us that get to leave aren't going anywhere.
Geçin, içeri girin..
- Good morning. - Good morning, Lady lmma.
Evet, evet. Geçin oturun.
Oh, yeah, have a seat.
Tekli sıraya geçin.
Form a line.
Hanımefendi, kenara geçin lütfen.
Step aside.
Geçin.
Come in.
İçeri geçin.
Come on in.
Tamam kızlar, diğer odaya geçin lütfen.
Okay, girls, other room, please.
- Geçin, geçin.
- Come in.