Greek перевод на английский
3,797 параллельный перевод
Ama fark etmişsinizdir, çoğu okuyucumuz Yunanca anlamıyor.
But, of course, you realize that most of our readers don't understand Greek.
Süzme yoğurt sever misin?
Do you like Greek yogurt?
Zafer kazanmış olmasan da asker.. sen farklısın
Even Greek warriors collected souvenirs, soldier, but you're different.
Yunan, kazandığı ikramiyenin keyfini sürüyor mu?
The Greek having fun off that jackpot he won?
Ondan önceki de Yunan ve Romalı din adamlarının bir dinletisini içeriyordu.
The one before that was for a lecture on the union of the Greek and Roman Churches.
Onu da ordusunu da Grek ateşimizle yakacağız.
We will burn him and his army with our Greek fire.
Lakin, ne vakit zincire yanaşsak Rum gemileri menzili uzun toplarıyla mukavemet ediyor.
But whenever we come close to the chains long ranged Greek cannons start fıring.
Bu Tim Wattley, Nam-ı Diğer Leonidis Stavros Nam-ı Diğer Yunan Kasabı Nam-ı Diğer Yunan Fırıncı Nam-ı Diğer Yunan Mum İmalatçısı Nam-ı Diğer Dermot Mulroney Nam-ı Diğer Osama Getting-Laiden.
This is Tim Wattley, a.k.a. Leonidis Stavros a.k.a. the Greek Butcher a.k.a. the Greek Baker a.k.a. the Greek Candlestick Maker a.k.a. Dermot Mulroney a.k.a. Osama Getting-Laiden.
Tariq Greek'teki Lupe Fiasco için sahne arkası izni vermişti.
Tariq got me backstage passes for Lupe Fiasco at The Greek.
Angelo. Yunan Angie.
Angie the Greek.
Buradaki Yunan şeytanı Thanatos tarafından temsil ediliyor hıyarın teki aslında.
Represented here by the Greek demon Thanatos, who's kind of a jerk.
Yunanca mı yoksa Latince mi?
Is that Greek or Latin?
Yunanca, Latince, İbranice. Hepsinde "yeterli" demek.
Greek or Latin or Hebrew or all three, for "enough".
"Yürüme be Yunan!" mı?
"Wait to go Greek"?
Hakikaten de "Yürüme be Yunan!" yazıyor.
Yeah, that's what it says... "wait to go Greek."
"Yürüme be Yunan."
"Wait to go Greek."
"Yürüme be Yunan" yazıyor burada.
It says "wait to go Greek."
Yunan Tanrısına karşı olduğumuzu bilmiyordum
I didn't know we were running against a Greek god.
O dermatoloğun yanında adam Yunan tanrısı gibi.
Compared to that dermatologist, he's a Greek god!
Ace'in Yunanlı'ya seni baskı altına almasını söylediğinden şüpheliyim görüldüğü kadarıyla yürekliymişsin de.
Well I doubt Ace would have had the Greek press you, stalwart as I'm sure you would have been.
Eskiden Greek Paul'ın ortağıydın de mi?
You used to be a mate of Greek Paul's, right?
Greek Paul elbette.
Greek Paul, yeah.
Şu Yunan mekânına, Gil'le gelmiştik.
At that Greek joint.
Bu sembolün benzerini Tanrıça Harmonia'nın Yunan Tapınağı'nda buldum.
It's a variation of a symbol associated with the Greek Pantheon, the temple of the goddess Harmonia.
Ayrıca bu Yunanca.
Besides, it's in Greek.
Kimse Yunanca okuyamaz.
Nobody reads Greek.
Bu Yunanca.
Well, it's in Greek.
Pazar günleri branç için sürekli Sarabeth'e gidiyoruz, ikimiz de kremadan yoğurda geçtik, sevişirken sutyen giyiyorsun.
We always go to Sarabeth's for brunch on Sunday, we switched from sour cream to Greek yogurt together, you wear your bra when we're having sex.
Tanrım, bu Yunan yoğurdu çok güzel.
God, this Greek yogurt is so good.
- Yani bu kızların Yunancası akıcı değil mi?
So all of these girls are not actually fluent in greek?
Yunanca konuşuyor musun?
Do you speak greek?
Yunancadaki rahim anlamına gelen "hysterikos" yani histeri kelimesinin aslen saf kadın şikayeti olarak tasarlanmasının yanlışlıkla olduğunu mu sanıyorsunuz?
Do you think it's an accident that the word "hysteria," from the Greek "hysterikos," meaning uterus, was originally conceived as a purely female complaint?
Yunanca değil, İngilizce.
Anglo-Saxon, though, rather than Greek.
Çal bakalım, Stelio, Senin Yunan dahi!
Hit it, Stelio, you Greek genius!
Yunan Adaları'nı düşünüyordum.
I've been thinking about the Greek Isles.
Sonra harmani giymiş Bir Yunan kadın, çoban çocuğa.
Then a Greek woman in a toga with a little shepherd boy.
Yunanların adalet kişileştirmesi gözü bağlı ve pulları olan bir bakire değildi.
Um, the Greek personification of.. Of justice wasn't a blindfolded virgin with scales.
Çünkü o gün benim ana sokakta yürüyeceğimi bilirlerdi, Rahibe Teresa'nın evinden Zorba Yunan'ın ofisine ve devam edeceğimi.
From the birth house of Mother Teresa, to the office of Zorba the Greek. And then back again.
Yunan ordusu hem Türkler'le hem onlarla anlaşma yaptığınızı hiç öğrenmedi mi?
Has the Greek army ever found out how you supplied both them and the Turks?
Kısmetleri mühürlemek, kaderleri dövmek aynı otoriter bir Yunan Tanrıçası gibi saf kalabalıkların üzerinde onun isteğini uygulamak.
Sealing fates, forging destinies... Like an imperious Greek goddess, imposing her will on the guileless masses.
Sanırım sevdiğin Yunan yoğurtlardaki kadar.
Oh, probably one of those little Greek yogurts you like.
Yunan mitolojisi.
Greek mythology.
- Yunan mitolojisi.
Greek mythology.
- Yunanlı demek.
- Oh. Greek.
Ve yunanca "yeniden doğuş" demek.
Not only a great Russian Duchess, but also means rebirth in Greek.
- Yunanca okudun mu?
- It's very beautiful. - You studied Greek?
- Evet. Tabi ki.
Yeah, I studied Greek, of course.
- Yunanca.
Uh, it's Greek originally.
Biz bir Yunan ailesiyiz!
We are a Greek family!
- Yunanca dersi olmayacak yani.
- Well, there's definitely no more Greek.
- Doğru Johnson, olmayacak.
- Correct, Johnson, there is no more Greek.