Gtö перевод на английский
88 параллельный перевод
GTO'yu kullanan heriflerin şoförlüğü beş para etmezdi elbette.
Of course, the guys in the G.T.O. couldn't drive worth a damn.
3000 GTO.
A 3000 GTO.
Bir GTO'su vardı.
He had a GTO.
86 model GTO.
O.
- Hey, Frankie, kardeşinin GTO'sunun anahtarlarını ödünç versene.
- Hey, Frankie, let me borrow the keys to your brother's GTO.
GTO'da B.M.W için eğitim aldın. R.E.M. ve S.T.P cdlerini dinliyorsun.
Traded in your G.T.O. for a B.M.W. You listen to CDs by R.E.M. and S.T.P.
67 model GTO, değil mi?
'67 GTO, right?
Babamın arabasını aldım. 68 model GTO.
I borrowed my father's car,'68 GTO.
Sonra onu GTO Ram Air 3 ile değiştirdim.
Then I traded it straight up for a GTO Ram Air Three.
Sean Elliot partiden evine dönerken yeni spor arabasıyla kendi halinde duran bir ağaca çarptı.
On his way home from yet another night of toasting his success... Shawn crashed his new GTO "jockmobile" into an innocent tree.
Mavi bir GTO Ahab'a paralel uçuyor.
A blue GTO is travelling parallel to Ahab.
Ahab'a paralel yol alan mavi bir GTO var.
A blue GTO is traveling parallel to Ahab.
65 model bir GTO'ya üç karbüratör taktı.
Rebuilt a'65 GTO with three carbs.
Orijinal 1967 Pontiac.
An original 1967 numbers-matching GTO.
67 model GTO.
'67 GTO.
'65 gto.
65 gto.
Hey,'65 gto.
Hey,'65 gto.
Jerry... önce sen gto dersin, ronny bel air'i seçer,
Jerry first you say the gto, ronny counters with the bel air, which never fails to make dad say the gt 500.
Bir araba ; Bir Ferrari 250 GTO, 12 silindirli.
It's a car ; it's a Ferrari 250 GTO, 12 cylinder.
'72 gto?
'72 gto?
Bu hale gelmeden önce iyi bakımlı'73 model bir GTO idi.
That used to be a mint-condition'73 GTO.
Bu bir GTO.
It's a GTO.
Yani 69 model bir GTO süreceksin. Kız seni gördüğünde Big Boy'un park yerinde üzerine atlar.
I mean, you roll up in a'69 GTO, she's gonna drop an egg right there in the Big Boy parking lot.
- Tabi, bir Amish olduğum için 69 model GTO Judge'nden hiç anlamam öyle değil mi.
- Right,'cause I'm Amish, so I wouldn't know anything about your'69 GTO Judge.
Bu doğru, dostum. tıp doktoru ünvanım, doktora ünvanım, tuvalet kağıdım ve GTO'um var benim.
That's right, buddy. I got my MD, my PhD, my STP, and my GTO.
GTO'nun yanındaki O.
That's himnext to the gto.
66 model bir GTO topluyorum ve en iyi parçalar Kansas'ta olur.
I'm restoring a'66 GTO. And Kansas has the best scrap.
Bir gün son parçayı da taktığımda o GTO'ya bindiğimi, anahtarı çevireceğimi sonra da hiç durmadan süreceğimi düşünürdüm.
I would just climb into that GTO and start it up. Just drive and drive and drive, and just keep driving until I got to the tip of South America.
Bu hafta sonu, babamın GTO'sunu düşünüyordum da.
So, this weekend, I was thinking about Dad's GTO.
Babamın GTO'sunu satmak mı istiyorsun?
You wanna sell Dad's GTO?
Dallas'ta bir'69 model GTO'muz var.
We've got a'69 gto in dallas.
Lobo, GTO'yu alıp Bronco'yu bıraktı.
Lobo took the gto, left the bronco.
Annie, bu Robert Jamison'un GTO'su.
Annie, robert jamison's gto.
GTO kullanıyordum. Bir Supra'yla yarışıyordum. Tam bir Asyalıdır.
I'm in a G.T.O., and I'm racing this supra...
Bir arkadaşım var, spor arabaları sever eski bir Pontiac G.T.O. almasını tavsiye ettim.
I've got a buddy, loves sports cars. I told him to buy an old Pontiac GTO.
Ailem haftasonu evde yoktu. Dumanı tüten elmalı turta gibi 1968 GTO'muz garajda duruyordu.
My parents left for the weekend and there it was, a 1968 GTO just sitting in the garage like a fresh baked apple pie on a window sill.
Gto.
Gto.
1965 Pontiac GTO.
The 1965 Pontiac GTO.
- Pontiac GTO.
- Pontiac GTO.
Sizde olan şey serseri bir arabaya monte edilmiş bir makineli tüfek.
What you have, punk, is a.50-Cal mounted to the back of a GTO.
Bana aracı park yerine getirdiğini söyle yoksa fena bozulacağım.
You tell me you have that GTO in the parking lot, or I am gonna be very... disappointed.
Bir de şu güzel araba.
Cal, and that sweet little GTO.
Ona 67 model klasik bir GTO sattım.
Sold him a classic'67 GTO.
Bu GTO'nun, modeline, şase numarasına hakkında sahip olduğun her şeyine ihtiyacımız var.
No, you're not. We're gonna need all the vitals on that GTO- - make, model,
GTO'yu yıkamaya vermeliydim.
I should have thrown in a wash for the GTO.
GTO.
GTO.
GTO'nun bagajında işine yarayabilecek bir şey var.
In the trunk of the GTO... A little something might come in handy.
Hector Alvarez ismini duydun mu hiç ya da olayın gerçekleştiği yerde arabasıyla dolaştığını gördün mü?
You ever hear the name Hector Alvarez come up or see him cruise the block in his GTO?
Hector'un arabası bu kavşaktan geçer diyordum ama hiçbir şey olmadı, hiç hem de.
I figured Hector's GTO had to pass through this intersection, but nothing, nada.
Hector'un arabasını Lokkie-Loo'nun orada gördüm.
I seen Hector's GTO outside the lookie-loo.
- Bir GTO.
GTO.