Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ H ] / Hacker

Hacker перевод на английский

1,444 параллельный перевод
Şu an FBI ile çalışan eski bir korsan.
A reformed hacker who now works for the FBI.
Sadece tek bir kişi o sıfatı alıp büro adına korsanmış gibi çalıştığını gösterebilir.
Well, the only people that can put an actual face to the hacker's name work for the Bureau.
UAV görüntüsünü gönderen korsanımıza yoğunlaşacağız.
We focus on the hacker who posted the UAV footage.
Korsanımız bu olabilir.
This could be our hacker.
Rakip şirketlerden biri ya da bir korsan.
You know, like a competitor or a hacker?
Ama sizi tekrar görmek hoş, Ajan Hacker.
But it's nice to see you again, Agent Hacker.
Müdür yardımcısı Hacker, Bones.
It's Assistant Director Hacker, Bones.
Müdür Hacker benimle yatmak istiyor.
Director Hacker wants to have sex with me.
Müdür Yardımcısı Hacker.
Assistant Director Hacker?
Bu arada Hacker hakkında küçük bir araştırma yaptım.
So, I did little checking on Hacker, by the way.
Hacker'la çıkarsan benim hakkında konuşacaksınızdır demektir.
And if you're gonna go out with Hacker, then you guys are gonna talk about me.
Hacker'ın annemin köftelerini bilmesine gerek yok.
I don't need Hacker knowing about my mother's meatloaf.
Bir süper hacker, şimdiye kadar gördüklerimin en iyisi.
Some super hacker, and it is the best I've ever seen.
Yani bu hacker kurbanımızı NewYork un bu kötü semtinde bilerek yem haline getirmiş. aracını bozmuş... ve muhtemelen istediğinide elde etmiş.
So this hacker purposely lured our victim to the worst neighborhood in New York, crippled his car... and perhaps got what he wished for.
- Bak, ben bir korsanım.
- Hey, I'm a hacker.
Şu hacker'ı hatırlıyor musun?
Remember that hacker :
Al, enselediğimiz şu hacker'ı hatırlıyor musun?
Hey, Al, remember that hacker we busted?
Şu hacker vardı ya...
Remember that hacker -
Gezegenin en seksi hackerını arayacağım.
I'll call the sexiest hacker on the planet.
çünkü Tibet'li bir terörist düşünmek " Amish ( eski bir mezhep )'ten hacker- - düşünmek gibi birşey, hiç uymuyor.
A Tibetan terrorist is like an Amish hacker... it just doesn't fit.
Mi Jung, Kore'nin en yetenekli hackerıdır.
Yang Mi Jung is one of Korea's top-rate hackers.
'Hacker'olduğum için gurur duyuyorum.
Today I'm proud to be a computer hacker.
Yani ben korsanı koruyacağım.
So I'll guard the hacker,
Bir bilgisayar korsanı.
Hacker.
Ahbap, bilgisayar korsanını hala bulamadınız mı?
So dude, did you find the hacker yet?
Bilgisayar korsanı olarak gözüme kimse çarpmadı.
Nobody stands out as the hacker.
Böylece de, San Francisco'dan bilgisayar korsanı gelmesini bekleyenler sizi fark etmezdi.
That way, anybody looking for a hacker From San Francisco would look right past you.
Dinle, korsanı buldum.
Well, listen. I found the hacker.
Ama diyelim ki, varsayalım ki senin gibi biri internetin tamamına erişen anahtarı çalma planları yapan bir korsanın kimliğini belirleyecek olsaydı.
But let's just say, um, hypothetically, someone like, I don't know, you, were to identify a hacker with plans to steal the keys to the entire internet.
Casper adındaki bilgisayar korsanını yakalaması için bir ekip şapşalı piste yollayan mı?
Put a team of goons on the tarmac waiting to capture the hacker known as Casper?
Hacker işe alsa ya?
Why not hire a hacker?
Çoğu hacker, benim girebildiğim yerlere giremiyor.
Well, most hackers don't have access to the toys that I do.
Yeni bölgelerin haritasını içeren eki indiren herkes hard diskine bir yazılım yükleniyor. Bu da hackera bilgisayardaki tüm bilgilere erişim sağlıyor.
Anyone who downloaded the attachment with the map of the new districts got, uh, software on their hard drive that gave the hacker access to everything on their computer :
Andrew'a selamımı söyle.
It's Hacker. Oh, tell Andrew I said hi.
Hacker oldukça açık görüşlü bir adam ayrıca çıkarlar doğrultusunda çok anlayışlı.
Hacker is a very up-front guy, who is also extremely politically savvy.
- Hacker işinde oldukça iyi ama özel hayatında o kadar da açık değil.
Hacker is very sophisticated in his job, but he's much more transparent in his personal life.
Yani, evet, Hacker ile kahveye çık.
So, yes, go have coffee with Hacker.
Ben de Hacker kadar akıllı değilim.
Well, I'm not as smart as Hacker.
Hacker sana bir şey almadı mı?
Hacker get you anything?
Ama sen Hacker ile görüşüyorsun.
But you're seeing Hacker.
Hacker şakalarımın komik olmadığını unutmuşum.
I forget my hacker jokes aren't funny.
İlk kodları kırana kadar hacker da değildim- -
I wasn't a hacker till I broke my first code.
Korsan lakabı.
His hacker handle.
Daha sonra bilgisayar korsanı olan bir oyun tasarımcısı.
He's a Swedish game-designer-turned-hacker.
Talwar yüksek seviyeden bir El Kaide bilgisayar korsanının kod adı. Geçen seneki Pentagon anabilgisayar ihlalinin arkasındaki kişi olduğu sanılıyor.
Talwar is a codename of a of a high level Al-Qaeda computer hacker, thought to be behind the breach of the Pentagon mainframe last year.
Talwar'ın peşindeyiz, Abib'in bağlantı kurduğu El Kaide bilgisayar korsanı.
We're on to Talwar, though, the Al-Qaeda computer hacker who's Abib's contact.
Evet, hacker'lar bunun için yerlerinde duramıyorlar.
Yeah, hacker underground's flipping out about it.
Nate, bu, hacker'in teki değil, tamam mı?
Nate, this isn't just some hacker, okay?
Bilgisayar korsanı, ama karaborsa silahlar?
I mean, he's a hacker, but black market weapons?
Evet, korsanların cirit attığı yer.
Hacker's paradise.
Arayan Hacker.
Uh...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]