Hans перевод на английский
2,490 параллельный перевод
Sadece adının Hans olduğunu biliyoruz.
We only know that his name is Hans.
Birkaç saattir Hans'ın gelmesini bekliyoruz.
We've waited a few hours for Hans now.
Hans?
Hans?
Neler oluyor, Hans?
What are you doing, Hans?
Hans, raglefanten'e ait olduğunu düşündüğü izler buldu.
Now, Hans has found traces of what he thinks is raglefanten...
Hans, raglefanten'e ait olduğunu düşündüğü izler buldu.
Hans has found traces of what he thinks is raglefanten.
- Kalk bakalım, Hans.
- Come on, Hans.
Hans'la birlikte bir bakmak için ilk bölgeye gidiyoruz.
We are heading to the first terrirtory with Hans in command.
Bölge burada bitiyor ve lastiğe dokunulmamış olduğu için Hans bölgenin dışına çıkan trol olmadığını söylüyor.
The territory stops here, and since the tire is still intact - - Hans says that there haven't been trolls outside the territory.
Hans olayların trollerle ilgili olduğunu düşünüyor.
Hans believes that it was troll related.
Hans'ın bütün yaşamı troller üzerine kurulmuş.
Hans'whole life has focused exclusively on trolls.
Telefonun çalıyor, Hans.
Your phone's ringing, Hans.
- Ben kuduz değilim. - Hans, onu...
I do not have rabies.
- Dur, Hans!
- Stop, Hans!
- Hans!
- Hans!
Hans, ne yapıyorsun?
Hans, what are you doing?
Hans?
Hello? Hans?
Süper Hans aradı. Buradaymış.
That was Super Hans.
Isıtıcı için Süper Hans'ı mı aradın?
Boiler's sorted. Yeah, I called him earlier. Boiler's sorted.
Tesisatçımız, Süper Hans mı?
You called Super Hans about the boiler?
Hayır, Hans değil.
Super Hans is our plumber?
Arkadaşı tesisatçıymış.
No, not Hans, his mate.
Hans'a tesisat işleri için para ver, ineği verip büyülü fasulyeleri al.
! 'That's right, pay Hans to do the plumbing,'swap the cow for some magic beans.'
Şu anda bunun bir önemi yok ama, Hans aradı.
Listen, this probably doesn't matter right now, but Hans called.
Hans'la ikimizin bir grubu var.
( JEREMY )'Wow, me and Hans in a band.
- Mutlu Noeller seni pislik. - Hans.
Happy Christmas, motherfucker.
Noel Baba'nın çantasında ne olduğunu tahmin et.
Hans! Hans!
- Yapmayacağım.
Merry Christmas, Mark. Hans?
Süper Hans, hangi iş dalıyla meşgulsün?
So, what sort of line of business are you in, Super Hans?
Çok arsızsın, Hans.
That's very cheeky, Hans.
Süper Hans annemi havalandırma dolabında, köpek pozisyonunda beceriyor.
'Super Hans bonking Mum doggy style in the airing cupboard.'
Bence Pam'le ikimiz, yemek bitene kadar mola vereceğiz.
It's nice. I think Pam and I'll take a break till after lunch, Hans.
Hans, anneme büyük bir içki koy.
' Right, Hans, pour my mother a massive drink.
Süper Hans yine İsrail'deki çiftlik fikrinden mi bahsetti?
Are you..? Has Super Hans been talking about his kibbutz idea again?
- Bilmiyorum, belki Süper Hans'a.
I dunno, maybe Super Hans's?
- Süper Hans'ın partileri gibisi yok.
There ain't no party like a Super Hans party!
Bu parti Hans'a bile fazla geldiyse...
Look, if that party is too much for Hans, the...
Hans, Dobby içerde mi? Biliyor musun?
Hans, is Dobby in there, do you know?
Haydi gidelim.
Let's just go. Hans?
Harika. Süper Hans da geliyor.
Super Hans in the sidecar.'
Hans, anladık.
Probably no need to list all the things you'd put up bottom for your girlfriend. Hans, we get the message.
Galiba Süper Hans'ın kız arkadaşı beni beğeniyor.
I think Super Hans's girlfriend fancies me. Why?
Süper Hans.
Super Hans.
- Jez, gelip beni almalısın.
Hans.
- Hans? - Mutlu Noeller, Mark.
Happy Christmas.
- Jeremy.
Hans?
Süper Hans.
Well, don't.
Mutlu Noeller.
Super Hans!
- Süper Hans.
Super Hans!
Pardon, Hans.
Excuse me, Hans.
Hans?
Yep!