Hippo перевод на английский
439 параллельный перевод
- Ama ben eski... - Hippo.
- Well, I'm an old...
Sesi çavuşunki gibi.
It sounds like Sergeant Hippo.
- Çavuş Hippo'nun kendisi.
- It is Sergeant Hippo.
- Çavuş Hippo'yu gören oldu mu?
- Has anyone seen Sergeant Hippo?
- Selam Hippo.
- Hello, Hippo.
- Üzgünüm Hippo.
- Sorry, Hippo.
Bak tatlım, Hippo zor bir gün geçirdi. Biraz gülmek ona iyi gelir.
Listen, sugarfoot, little old Hips has had a tough day and he sure could use some giggling.
Çavuş Hippo'nun şu resmi hoşuna gidecek.
Here's one of Sergeant Hippo that'll make you laugh.
- Son umudumuz çavuş Hippo.
- Our last hope is in Sergeant Hippo.
Ne var?
HIPPO : Well?
- Kımıldayın serseriler!
HIPPO : Come on, you yaps!
Aklın varsa ondan uzak durursun.
HIPPO : If you know what's good for you, you'll stay away from her.
Aklın varsa uğratırsın.
HIPPO : If you're smart, you will.
Yeneceğimize dair çavuş Hippo'yla 20 dolarına 40 dolar bahse girdik.
And we bet Sergeant Hippo $ 40 to his 20 that we win.
Altın kafese kapatılmak nasıl bir şey asker?
HIPPO : How does it feel to be a yardbird in a gilded cage, soldier?
Fena bir adama benzemiyor. Kimse onu kolaylıkla incitemez.
He's a hippo, but he's not easy to hurt.
Kaya veya su aygırı.
- Rock or hippo, miss.
Aman su aygırlarına çarpayım demeyin.
But don't go bumping into no hippo.
Bense iki ayak üstündeki bir hipopotam gibiyim.
Me, I'm a hippo on two feet.
Sendeki bu kafayla, sen şu su aygırının bile icabına bakamazsın.
With your brains, you couldn't handle that hippo.
Su aygırı ile mi?
That hippo?
Piyanoyu bir suaygırı mı çalıyor ne?
Who you got playing the piano, a hippo?
İsterdim Brownie ama Dorgenbeck iki hipopotam için başımın etini yiyor.
I'd like to, but Dorgenbeck's yelling for those two white hippo.
Hipopotam.
Hippo.
Bir hipopotamın vücuduna ve bir tavşanın beynine sahipsin.
Tim, you got the body of a hippo but the brain of a rabbit.
Ama burada, görebileceğiniz üzere ölü adamın kalbini yemek için bekleyen yarı timsah, yarı aslan ve yarı hipopotam olan canavar Amensit'in üzerinde bir ev şekli var.
But here, above the monster Amensit, who, as you can see, is part crocodile, part lion and part hippo, and who waits to devour the heart of the dead man is the glyph for a house.
Onun üçkâğıtları ve sahtekârlığı Julia'nın gözlerini örtüyordu.
His picking and stealing removed the scales from Julia? But to pauperize a hippo, is different story. s eyes.
Evet, şurada dans eden şişko aygır kendisi olur.
Yes, he's that fat hippo dancing there.
Ama ağzı hipopotam kadardı.
He had a mouth like a hippo-lotamus.
Saint-Augustin'in kutsal taşı...
Madame, lucky tooth from St. Augustine of Hippo. Madame. Madame, lucky tooth from St. Augustine of Hippo.
Ben yanında olduğum müddetçe, Hippo, vücudun emniyette!
One thing you can be sure of, Hippo, is when I'm around your body is safe. ( ALL WHOOPING )
Hippo, müşterin var sevgilim.
Hippo, you got yourself a customer, honey!
Kapıyı kapat, Hippo.
MAN : Will you close the door, Hippo?
Ne oldu, Hippo?
What is it, Hippo?
Evet o, Hippo.
It's him, Hippo! He's got the bomb!
Bu tam "Siniek" lik bir iş.
This is a job for the Fly, Hippo!
Süpürgelerde : Hippo,
Sucking it up on the vacuum, Hippo!
Afrika'daki su aygırı sayısı oldukça fazladır.
'In Africa it is known for its huge hippo population.
Sağınızdaki gölcüğe bakarsanız, su aygırı bebeğini görebilirsiniz.
'If you look at the pond to your right, you may see our baby hippo.
Su aygırlarının gebelik süreleri 24 aydır.
'The gestation period for a hippo is about 24 months.
Tanrı, açgözlülüğünü cezalandırıyor olmalı, seni moruk su aygırı!
It must be God's punishment for your greed, you old hippo!
Yapma Murdock, hayvanları korkutuyorsun.
[Hippo snorting] HANNIBAL : Come on, Murdock, you're scaring the animals.
Kalkmazsam suaygırı gibi olacağım.
If I don't get up, I'll be like a hippo.
- Birçeşit hipopotam ama tüylü,
- Kind of like a hippo, but with feathers.
Hippo, tilkinin tekidir.
Hippo's a bastard.
"Wanda Şirin Suaygırı"?
Wanda The Preppy Hippo?
İnsanlar onu gerçekten incitmek isteyebilirler. Onu biraz tanımak bunun için yeterlidir. Onu incitmek isteği gittikçe kuvvetlenir.
You'd give your immortal soul to hurt to him... for all the times that he's stepped on you and spat on you, but you can't, nothing penetrates the hippo.
Bir "Hippo-lolipop".
A hippo-Popsicle.
Ne var, Hippo?
T.C.! What is it, Hippo?
Sakinleş, Hippo.
( MAKING BUZZING SOUNDS ) Just be cool, Hippo.
Porno tüccarı.
Harry "The Hippo." Porno dealer.