Hives перевод на английский
353 параллельный перевод
- Hives, profesörün şapkasını ve mantosunu alın.
- Hives, take the Professor's hat and coat.
Merhaba, Hives.
Hello, Hives.
Oo, Hives?
Oh, Hives?
Oraya kurun masayı, Hives.
Set it up right over there, Hives.
Götürün onu, Hives.
Take it away, Hives.
Hives'in maaşını nasıl ödüyorsunuz?
Mrs. Rittenhouse, how do you pay Hives?
Hives, neredesiniz?
Hives, where are you?
- Pekala, Hives!
- Hives!
Hayır, Hives, mersi.
No thanks, Hives.
Hives!
Hives! Good morning.
Hives, Bay Parker'a buraya gelmesini söyleyin, lütfen.
Hives, ask Mr. Parker to come here. Wait.
Fakat arı kovanlarının çoğu hurdeslilere ait değil.
But most of the hives don't belong to the Hurdanos.
Arı kovanları Albercalıların mülkiyetindedir.
The owners of the hives are from La Alberca.
Sadece Salamanka'dan daha ılıman geçen kış boyunca kovanlarını hurdeslilere bırakırlar.
They only let the Hurdanos have the hives in winter. It's milder here than in the neighbouring province of Salamanca.
İlkbaharda kovanları Kastilya'ya taşırlar.
In spring they take the hives to Castilla.
Bu dönemde Kastilya'ya arı kovanı taşıyan birkaç hayvana rastlamak olağandır.
Then, it's common to see pack animals laden with hives heading for Castilla.
Bir gün, Salamanka'ya giden iki hurdeslinin kovan taşıyan eşeğiyle karşılaştık.
One day, we came across a donkey laden with hives. Two Hurdanos are taking it to Salamanca.
HUrdesliler eşeği bağlamıştı.
The donkey was tied up and one of the hives had fallen.
Hayvanın kendisini korumak için yaptığı hareketler diğer kovanların da düşmesine neden oldu ve arı sürüsü onu felakete itti.
It tried to defend itself but more hives had fallen. And swarms of bees had descended on it.
Eğer arılar, kovanlarına nasıl döneceklerini gösteren birşey olmasaydı çok zor duruma düşerlerdi.
Bees'd sure be in a fix if they wasn't beholding to something to show'em how to get back to the hives.
Belki yuvaları vardır.
Maybe he's got hives.
Kurdeşen olduğunda kaçıncıdan geldiğini bilebilir misin?
And which one gives you hives?
Veya kurdeşenden tiksinirler, mesela?
Or repelled by hives, for example?
Marslı kovanlarının temizliği.
A cleansing of the Martian hives.
Balık bozuk olsaydı bulantımız olur, kusardık.
If the fish was spoiled, we'd have hives or feel nauseated.
- Alerji yapıyor.
Makes me break out in hives.
Kurdeşeniniz var mı?
Do you have hives?
Ama bu tür plastik fincanları parçalıyor gibi görünüyor... muhtemelen kovanlarını yapmak için.
But it looks like this species is tearing up plastic cups possibly to line their hives.
Diyelim ki bu arılar... kovanlarını izole etmek için plastik kullanıyor.
Suppose these bees are using plastic to insulate their hives.
kurdeşen yapıyor.
it gives him hives.
Çok fena kurdeşen oldu.
Got a bad case of the hives.
Hayatın boyunca çilek yersin ve bir gün küt diye kurdeşen olursun.
You eat strawberries all your life and then one day, bang, and you get hives.
Yalnız dört koyunu kalmıştı lakin artık yüz üzerinde arı kovanı vardı.
He had only four sheep left but he had over 100 hives of bees.
Kafamı bozdular.
Closeups of hives.
Umarım o beyaz tenin patlar ve parlak sarı saçların dökülür.
I hope your delicate white skin breaks up in hives... And your shiny blond hair falls off at the roots!
Kurdeşenleri diyecektin, balık kafa.
You mean hives, fish head.
Aç arılarla dolu bir sürü kovan.
Dozens of hives, filled with hungry bees.
Kovanları dağıtıp bal peteğini çaldılar ve yarasına, çıplak vücuduna sürdüler.
They smashed the hives and stole the honeycomb and smeared it over his prone, naked body.
Yani ben bir kez gerçekten garip allık denedim ve kurdeşen patlak verdi. Ama bu çok uzun zaman önceydi.
I mean, I tried this really strange blush on once and broke out in hives, but that was a long time ago.
Kurdeşen sanmıştım ama hiç ilgisi yoktu.
I called it hives, but it was nothing of the sort.
Alerji kurdeşene ya da isiliğe neden olurdu. Sadece kaşıntıya yol açmazdı.
Allergy gives hives, a rash, not just an itch.
Her yeri kabarırdı.
Broke out in hives.
Ürtiker yapıyor.
It gives me hives.
Sprey boya sıkılmış, kurdeşen olmuşlar.
They've been spray-painted, giving them hives.
Kurdeşenli çocuklar tatlı olmaz.
Children with hives are not cute.
Belli ediyorum. Kurdeşen dökmeye başladım.
I am letting it out. i'm getting hives.
Hey, Hives...
Oh, Hives...
Fakat, Hives!
Why, Hives!
Ve bayan Morgan'ın kurdeşenine.
And Mrs. Morgan's hives.
Güzel zamanlardı.
That time we almost did swap but Charlie got hives.
Dövmeye zarar verebilecek ne kurdeşen, ne mantar, ne alerji var.
No hives, no fungal problem, no allergy.