Honking перевод на английский
563 параллельный перевод
Neden korna çalıyorsun?
What are you honking the horn for?
Böyle... Sadece ben.
( HONKING )
Dün gece otelde, 12 saatlik bir uyku için uzandım ve aman tanrım, o korna sesleri ışıklar ve sokakta gülüşüp duran o kızlar da ne öyle.
Last night I settled down for my 12-hour nap in the hotel and "moly hoses," what a honking and lights flashing and gals giggling on the street.
Sonsuzluğa uzanan dağlar, yaylalar ve kumlardan meydana gelen...
THE DUNGEON HAS AN INMATE- - [honking horn]
Görüşmek üzere!
[Laughing, Horn Honking] See you later!
Evet, Santral, Hala bekliyorum.
[Horn Honking] Yes, Operator, I'm still holding on.
- Yardım ister misiniz bayım?
( CAR HORN HONKING )
- Hoşça kal.
( CAR HORN HONKING )
Çok basınçlı. - Evet.
( STUTTERING ) I think so, Pop, I... ( HORN HONKING )
Bu adam durmadan neden korna çalıyor?
I say, what's that chap honking his hooter for?
Çeviren : Oktay Hanhan
( train horn honking )
Kalmayacağım, Harriet teyzen bekliyor.
I'm not staying. Aunt Harriet's honking the horn for me in 10 minutes.
İyi görünüyor.
She's really honking.
Steve iyi dediyse araba süper demektir.
"Honking" means she's running exceptionally well.
Şuna bak, mükemmel gidiyor.
Boy, he is really honking.
Mm-hmm...
[Car Horns Honking ] ? [ Humming]
Size şunu söylemek için geldim :
Burma Shave. " [Horn Honking] - Pull over!
Ben...
- [Honking Continues]
Teğmen'i, Punchy'i, Limey'i, Bebek Surat'ı, Doktor'u,
- [Vehicle Approaching ] - [ Horn Honking]
Kornasını çalıp duruyor.
He's honking his horn.
Haydi, Aster, korna çalıyorum, yoldan çekilmen gerekir.
Come on, Aster. I'm honking my horn. You're supposed to get outta the way.
Diğer subaylar o muhteşem evinin önünde korna çalıp, seni çağırırlardı.
Other officers driving up to your great house, honking, calling out for you.
Benzinden mi tasarruf ediyorsun?
( HONKING ) What is this? A Mobil Gas Economy Run?
Kıpırdayın! Evet...
( CONTINUOUS HONKING ) Move it!
Tabii.
[car honking]
Dün gece de herifin biri gece yarısı korna çalıyordu.
Last night it was a guy honking his car horn.
Deli gibi kornaya basıyor.
Hurry up! He's honking like mad.
Cehenneme gidin. Size çalmıyorum.
I am not honking at you.
[Korna çalıyor]
[Horn Honking]
[kornalar çalıyor]
[Horns Honking]
[kornalar çalmaya devam ediyor]
[Horns Continue Honking]
- Neden hep kornanın üstüne düşüyor?
[Horn Honking] - Why does he always fall on the horn?
Kenara çek!
[Horn Honking] Pull over!
Kenara çek!
- [Horn Honking] - Pull over!
Hey Rick, Terri!
[Horn Honking] Hey, Rick, Terri!
Neye korna çalıyon.
What are you honking at?
Hop, taksi!
[Horn Honking]
Beyaz Lamborghini kayboldu ama korna çalan kırmızı bir tanesi çıktı...
The white Lamborghini is vanished, but there's a red one behind me honking its horn.
Noogman, asıl adam!
The Noogman is the man! - [Horn Honking]
Beni çağırıyorlar tatlım.
They're honking for me, honey.
Oh, hayır!
- Oh, no! - [Horns honking]
Büyük dişlerini gördün mü?
Dad! Did you see those big honking teeth?
- Korna çalmayı kessene!
Stop honking!
Todd! Todd!
( horn honking ) ( man ) Todd!
İşte ne dediler? Onlara nasıl açıkladın?
( HONKING )
- Bu da ne?
[Horn Honking] What's that?
Gittiklerine çok memnun oldum.
( HONKING )
Haydi!
( HONKING )
Merkezden 3211'e.
( horn honking )
Gidelim.
[Truck Horn Honking] Let's go.
Tamamen hazırım Michael.
[Honking Continues] All set, Michael.