Hood перевод на английский
4,923 параллельный перевод
30'a kadar say ve kafandakini çıkar.
Count to 30, and remove your hood.
Romanyalı Robin Hood olmuştuk.
We - we became Romanian Robin Hoods.
Kapüşonlu çocuğu mu?
The boy? With the hood?
Tamam, şimdi git kaputun altına bak.
Okay, go look under the hood.
Eller başın üstüne!
[Police officer] Hands on the hood!
Pelerinine ve başlığına güvenme.
Do not put your faith In a cape and a hood
Kızı mahalleden çıkarabilirsin ama mahalleyi kızın içinden çıkaramazsın.
You can take the girl out the hood, but you cannot take the hood...
Benim içimde mahalle falan yok.
There is nothing hood about me.
İyi bir mahalle sıçanı kavgalar başlatır, yüksek sesle konuşur ve söylemeye çalıştığı kelimeyi hatırlayamazsa hemen "eğitlitli" gibi bir kelime uydurur.
Proper hood rat starts fights, speaks loudly... and when she can't think of the words she's trying to say... just makes one up, such as "edjmucated."
Hood Dağına veya Tanrıların Köprüsüne git.
You know, just... walk to Mount Hood or the Bridge of the Gods.
Kapüşon giyiyordu.
Wore a hood.
- Kapüşon mu?
A hood?
Birden arabamın camına yapışmıştın.
All of a sudden you were on the hood of my car.
KZLA den Meghan Miles neden burada ki... Bizim mahallede uyuşturucu için fahişelik mi yapıyor?
Why the hell would KZLA's Meghan Miles... be sucking dick for crack in our hood?
- Mahallede.
- The hood.
Biz daha çok mahalle komşusu gibiyiz..
We more like hood-adjacent.
Mahalle.
Hood. Yeah.
Mahallede kayboldum. "
Lost in the Hood. "
Ortalıkta dolaşan dedikoduları biliyorsunuz onun bir çeşit büyücü, cadı olduğuna dair.
You know what everybody says around the hood, like, that she's some bruja or witch or whatever.
Dostum, bu mahallenin sağı solu belli olmaz.
Dude, in this hood, you never know, man.
Mac, motora bak bakalım düzeltip çalıştırabilecekmisin.
Mac, get under the hood, see if you can get her up and running.
Kapşonunu tak.
Put your hood on.
Bir keresinde onun 150 kiloluk bir bar fedaisini havaya kaldırıp bir arabanın ön kaportasına yapıştırdığını görmüştüm.
I once saw him body slam a 300-pound bouncer onto the hood of a VW Cabriolet.
- Evet, mahalleye hoş geldin.
Yeah, welcome to the hood.
Lucas Hood.
Lucas Hood.
- Lucas Hood.
Lucas Hood.
Pekala o zaman Şerif Hood Bay Rabbit'le ilk iletişimi ne zaman kurduğunuzu söyleyin.
Okay, then, Sheriff Hood, why don't you tell me when you first came in contact with Mr. Rabbit.
- Şerif Hood'un ellerinde olduğunu biliyorduk.
What the hell was that about? We knew they had Sheriff Hood.
Bize Rabbit'le bir geçmişi olduğunu söyledi. Bu da Rabbit'in oğlunu neden kaçırdığını ve Şerif Hood'un kendini çocukla takas ettiğini açıklıyordu.
She told us she had a past with Rabbit... which explained why he had taken her son earlier... and that Sheriff Hood had traded himself for the boy.
Lucas Hood, şüpheli şekilde o gece aktif görevde değildin.
Lucas Hood, you were not on active duty on the night in question.
Gözünü Hood'dan ayırmamanı istiyorum.
I want you to keep an eye on Hood for me.
Şerif Hood.
Sheriff Hood.
Robin Hood mu?
Robin Hood?
Acilin önünden geçeceğiz ve teşkilatta vurulan diğer elemanlara yaptığımız gibi onu kenara bırakacağız.
We gonna go around the emergency loop... roll her ass out like we do all the homies... that get shot in the hood, homie.
"Boyz N the Hood" taki gibi, o üniversiteye gidecekti!
It's like Boyz'N the Hood, he's supposed to go to college!
Ne? Hood.
What?
Hood!
Hood.
Siktir, Hood içeride.
Shit, Hood's in there.
Hood!
Hood!
Şerif Hood'u görmek istiyordum.
I'd like to see Sheriff Hood.
- Şerif Hood?
- Sheriff Hood.
Ben Jason Hood.
I'm Jason Hood.
Kim olduğunuzu tam olarak bilmiyorum ama Lucas Hood olmadığınız kesin.
I don't know who you are, but you're not Lucas Hood.
Burada herkesi Lucas Hood olduğuna inandırdın, değil mi?
You got everyone here believing that you're Lucas Hood, right?
Herkes bu olaya kilitlenmiş durumda.
The hood got this one on lockdown.
- Lucas Hood. - Nola.
- Lucas Hood.
Bak Hood yetişkin Amişler'in bize konuşmasını sağlamak yeterince zor. Ama çocuklar öyle değil.
Look, Hood, it's hard enough to get the Amish adults to talk to us, but the kids, kids are off-limits.
Jason Hood.
Jason Hood.
Hood, ben...
Hey, Hood, I...
Şerif Hood?
Sheriff Hood?
Şerif Hood'un kasabaya geldiği gün.
It was the same day Sheriff Hood came to town.