Hopkins перевод на английский

Yargıç Hopkins'in Mahkemesi.

Judge Hopkins'Court.

Bu özel ulakla dün gece 11'de şehir içinden gönderilmiş ve üzerinde "Yargıç Daniel Hopkins, Adalet Sarayı, 10 Numaralı Mahkeme" yazıyor.

This is a special delivery letter postmarked in this city at 11 p.m. Last night and addressed "Judge Daniel Hopkins, Hall of Justice, Courtroom 10."

Franco, Johns Hopkins, 1 922.

Franco, Johns Hopkins,'22.

Harvard, Hopkins, Cambridge.

Harvard, Hopkins, Cambridge.

Kör uçusla ilgili her seyi de Harvard, Hopkins ve Cambridge'de ögrendiniz.

You also learned all about blind flying at Harvard, Hopkins and Cambridge.

Johns Hopkins Hastanesi'ne yatırıp detaylı bir inceleme yapsam içim daha rahat ederdi.

But I'd feel better if he went down to Johns Hopkins and had a thorough going-over.

Johns Hopkins Hastanesi'nden dönüyor.

He'll be back from Johns Hopkins tonight.

- Hopkins.

- Hopkins.

Ben Müfettiş Hopkins.

Inspector Hopkins speaking.

Biraz ferahlamak için durmak ister miydiniz, bay Hopkins?

would you care to pause for some refreshments, Mr. Hopkins?

Geldiğinizi görmemişim. Önemli değil Hopkins.

That's all right, Hopkins.

Arayan Jeff Hopkins.

Jeff Hopkins on the wire.

Hopkins'le ilgili ne var?

What have we got on Hopkins?

Hopkins, burada ne işin var?

Hopkins, what are you doing here?

Baltimore'da Johns Hopkins'de.

Johns Hopkins in Baltimore, Maryland.

Hopkins ne yapacağını biliyor.

Hopkins knows what to do.

Buradaki durumu size şöyle anlatayım : Bu puro, yardımcım Yüzbaşı Hopkins'e aitti.

Let me give you a picture of the situation ;... this cigar... belonged to my aide, Captain Hopkins.

Yarın Hopkins'in doğum günü.

It's Hopkins's birthday tomorrow.

Daha sonra Hopkins yıldızlara bakarken bazı yıldızların ışığının söndüğünü ve daha sonra tekrar belirdiğini fark etti.

It was then when Hopkins revealed that while focusing the telescope, several stars kept disappearing and reappearing.

Hopkins'in robotunu yok ettin. Hatırlıyor musun?

Do you know you destroyed Hopkins's Patrick?

Bu sabah ondan bi mesaj aldım.

MRS. HOPKINS : And this mornin I gets a message from'er.

Ama diyo ki :

MRS. HOPKINS : But she says :

1954'te Johns Hopkins ödülüyle mezun olmuş.

Graduated maximum cum laude Johns Hopkins,'54.

Yerel yagıçlar keyiflerine göre hareket ediyorlardı... Adalet dağıtılırken ayrım gözetiliyordu kimse itiraz edemiyordu. Ahlaksızlığın kol gezdiği böyle bir ortamda Matthew Hopkins gibiler bu durumun avantajından sonuna kadar faydalanıyorlardı.

Local magistrates indulge their individual whims, justice and injustice are dispensed in more or less equal quantities and without opposition, an atmosphere in which the unscrupulous revel and the likes of Matthew Hopkins take full advantage of the situation.

Batıl inançların köylüler arasında hâlâ önem arz ettiği bu zamanda Hopkins bundan besleniyordu ülkeyi cadılıktan bertaraf etmek adı altında işkence edip öldürüyor ve bunu yaparken de kanunun tam desteğini yanına alıyordu.

In a time where the superstitions of country folk are still a powerful factor, Hopkins preys upon them, torturing and killing in a supposed drive to eliminate witchcraft from the country and doing so with the full blessing of what law there is.

Matthew Hopkins denen avukatı.

Matthew Hopkins, a lawyer.

- Adınız Hopkins mi?

- Name of Hopkins?

- Evet, Matthew Hopkins.

- Aye, Matthew Hopkins.

Ben Matthew Hopkins, Cadı Avcısı.

I am Matthew Hopkins, Witchfinder.

Rahibe ne olacak, Bay Hopkins?

How about the priest, Master Hopkins?

Üstad Hopkins, Cadı Avcısı orada kalacağını ve daha sorgulanmayacağını söyledi.

Master Hopkins, the Witchfinder, he says you're to be kept here, interrogated no further.

- Üstad Hopkins nerede?

- Where's Master Hopkins?

Ben daha hiçbir şey duymadım, Üstad Hopkins.

I've heard nothing yet, Master Hopkins.

Evet, Üstad Hopkins.

Yes, Master Hopkins.

Tanrı seni bağışlasın, Matthew Hopkins.

God forgive you, Matthew Hopkins.

- Matthew Hopkins ve yardımcısı mı?

- Matthew Hopkins and his assistant?

Hancı, Hopkins denen bir adam arıyorum.

Landlord, I'm looking for a man called Hopkins.

- Matthew Hopkins mi?

- Matthew Hopkins?

Hopkins ve Stearne'i.

Hopkins and Stearne.

- Matthew Hopkins arkadaşım falan değil.

- Matthew Hopkins is no friend of mine.

- Hopkins mi?

- Hopkins?

Şimdi Matthew Hopkins efendi.

Now, Matthew Hopkins, sir.

Yoksa Hopkins ve Stearne'i bulmaktan mı?

Or finding Hopkins and Stearne?

Matthew Hopkins denen birini tanıyor musun?

Do you know a man called Matthew Hopkins?

- Her şey hazır mı, Üstad Hopkins?

- All is ready, Master Hopkins?

Üstad Hopkins, yakılacak iki tane daha var.

Master Hopkins, there are two more to be burned.

Hopkins ve Stearne buradaydılar.

They were here, Hopkins and Stearne.

Hopkins'in iki gün önce geldiğini söylüyorsun.

You say Hopkins arrived two days ago.

Seni öldüreceğim, Hopkins.

I'm going to kill you, Hopkins.

Hopkins!

Hopkins!

Hopkins'in sorgulama teknikleriyle ilgili çok şey duymuştum.

I've heard much of how Hopkins conducts his interrogations.