Hostess перевод на английский
896 параллельный перевод
Albay Pryzer sahibe ile tanıştırayım sizi, Washington'da bile taklit edilemez birisi.
Ah, Colonel Pryzer, allow me to introduce our hostess, the inimitable...
Bu kadar güzel bir ev sahibesi olan bir oda bulduğum için çok şanslıyım.
I am lucky to find a room with such a charming hostess.
- Ev sahibesine çok yardımcısınız.
- You're a great help to a hostess.
Zarif ev sahibesi ve çok sevimli hostesimize kadeh kaldırıyorum.
And here's to my charming host and my very lovely hostess.
Önce hostesime içiyorum, önce arabamı çaldı, sonra kalbimi çaldı.
First, I want to drink to my hostess who first stole my car and then stole my heart.
Bayan Franchette Green Light Inn denilen yerin mal sahibi ve konsomatrisisiniz, öyle mi?
Miss Franchette you are then the proprietor as well as the hostess of the Green Light Inn?
En büyüleyici ev sahibine.
To the most charming hostess.
Konsomatris gibi.
Kind of a hostess.
Ev sahibemizin şerefine.
To our hostess.
Cana yakın bir ev sahibesinin misafirleriyiz.
That we're the guests of a charming hostess.
Bayanlar baylar... zarif, büyüleyici ve sevimli ev sahibemiz adına... şunu söylemek isterim...
Ladies and gentlemen... on behalf of our gracious, charming, and lovely hostess... I say to you :
Gerçek bir ev sahibesi olmaya başlıyorum.
I'm getting to be such a hostess.
Ev sahibesi olarak görevlerini unutma.
You must remember your duties as hostess.
O evde çalışıyormuş.
Said she was hostess.
Christine, sen mükemmel bir ev sahibesisin.
Christine, you're a perfect hostess.
Her ülkeden yüzlerce insana ev sahibeliği yapman gerekecek.
You would have to be hostess to hundreds of people, all the county.
Ev sahibesi olmaktan sıkıldım.
I'm tired of being a hostess.
Ya hostes?
No hostess?
Hostesi kendin techiz etmek zorundasïn.
No, you'll have to furnish your own hostess.
Londra'nın en akıllı ev sahibesi tarafından azarlanmaktan hiç gücenmiyorum.
You know, I don't mind being scolded by the smartest hostess in London.
Yalnız dediysem Hostes grupları ayarlayacak.
I don't mean really alone. The hostess is organizing groups.
Herkes onun için diyor ki, "Zeki bir ev sahibesine gereği var"
So I'm told on all sides. "He needs a clever hostess."
Hatta ev sahibemiz, Bayan Sutton bile.
Even our hostess, Mrs Sutton.
Bu ev ve sahibesi hakkında bilmeniz gereken bir şey var.
Something you ought to know about this house and its hostess.
bazılarınız sanırım ev sahibeniz........ hakkında söylediklerime çok şaşıracak. Bunu...
some of you are probably wondering how I can tell you anything about your hostess that you... uh...
Bu gece, bu evde, bu büyük amacın yararına çok şey yaptı. Ev sahibemiz, Bayan Sutton, sahip olduğu hazinenin en önemli parçalarından birini, en ünlü Sutton mücevherlerinden birini, açık artırmaya koydu.
Tonight, in this house, for the benefit of this great cause for which she's already done so much, our hostess, Mrs Sutton, is putting up for auction, one of her most treasured possessions,
Bayanlar ve baylar, ev sahibemiz, Bayan Sutton tarafında bağışlanan bu mükemmel bilezik için açık artırmayı başlatıyoruz.
Ladies and gentlemen, I will entertain your bids for this beautiful bracelet, which has been donated by our hostess, Mrs Sutton.
Onun karşılıksız çek vermekten az kalsın hapse gireceğini ve Virginia'da bir evde konukken, ev sahibesinin mücevherlerini çalan kişi olduğundan şüphelenildiğini, biliyor muydun?
Did you know that he almost went to jail for passing rubber checks... that he was suspected of stealing his hostess's jewels... when he was a houseguest in Virginia?
Tatlı ev sahibesi için en azından bunu yapalım.
That's the least a man can do for his charming hostess.
Bayanlar ve baylar, lütufkâr ev sahibemiz Bayan Owen'in şerefine kadeh kaldıralım diyorum.
Ladies and Gentlemen, May I propose a toast... to our gracious hostess, Mrs. Owen.
Kendisi ev sahibemiz.
She's our hostess.
Ev sahibimiz de göründü sonunda.
I believe our hostess has appeared.
Piyanonun başındakiler Lou Tingle ile ev sahibemiz Miss Collins.
At the piano, Lou Tingle, and our hostess, Miss Collins.
Kadehin gerisi de burada bulunmayan ev sahibemiz, Addie'nin şerefine.
And the rest to our absentee hostess, Addie.
Ayrıca küçük ev sahibemizin işini bitirmesi lazım.
- And our little hostess has her work to do.
Hele bu gece kulüpleri... Konsomatrise verecek parayı nereden bulacağız?
And as for nightclubs, where do we get the money to pay a hostess?
Sayfiye takımı, plaza takımı, uygun ayakkabı şehir takımı, kahverengi takım, ayakkabılar öğlen elbisesi, ayakkabı, uygun çanta, akşam elbisesi, ayakkabı, çantalar ona uygun mücevher, ev sahibesi elbisesi, ev elbisesi, akşam paltosu, şapkalar sade palto, bir düzine çamaşır...
Country suit, plaza suit, shoes to match, town suits, brown suits, shoes afternoon dresses, shoes, bags to match, evening dresses, shoes, bags jewelry to match, hostess dress, negligees, evening wrap, hats snuggeries, a plain coat, a dozen slips...
Ev sahibi misafirini yalnız mı bırakırmış?
The hostess leaving her guests?
Bir erkek olarak, akıllı bir ev sahibesinin ne denli bir bilgi kaynağı olabileceğimi iyi bilirsiniz.
You, of all men, must know what a fund of knowledge a clever hostess can became.
Cömert ve mükemmel bir ev sahibi, Kontes Staviska.
A generous and brilliant hostess, the Countess Staviska.
Ben Julie. Sizi ben ağırlayacağım.
I'll be your hostess this evening.
Myra, delege heyeti olarak ev sahibemize ne olduğuna bakmaya geldik.
Myra, we're a delegation of two to see what's happened to our hostess.
Onunla arkadaş olmak istiyorum... ve seninde son derece kusursuz olmanı istiyorum... ve zafere hazır ol, tamam?
I want to make friends with him... so be a perfect hostess tonight... and charge it up to victory, alright?
Karın olmaktan çıkıp, arkadaşlarına hizmet eden biri olduğumda sosyal ilişkilerin açısından, gayet mutlu görünüyordun.
But when I was reduced in rank from your wife to a mere hostess for your friends then to handling your public relations, you seemed quite pleased.
Böyle partilerde bazan ev sahibesini görürsünüz... bazan de göremezsiniz.
Sometimes you meet the hostess at a party like this... and sometimes you don't.
Evin sahibesi, Miss Carlotta Marin.
Your hostess, Miss Carlotta Marin.
Bu hanım, bu hanım, ev sahibesi. Tanıştığıma memnun oldum.
The signorina - the signora - is the hostess.
Görüyorum da ev sahibemizle konuşuyorsunuz.
I see you were talking with our hostess.
Hostes aranıyor.
Hostess wanted.
Şu kız burada hosteslik mi yapıyor?
Is that girl a hostess here?
Holde bulusuruz, Doug.
Well, I'll go powder my nose tell our hostess a customary lie and be right back. Meet you in the hall, Doug.