Istiyoruz перевод на английский
22,215 параллельный перевод
Guadagni, hemen oylama istiyoruz.
Guadagni we need a verdict.
Lorenzo'yla ben de adımız gibi emin olmak istiyoruz.
It is imperative Lorenzo and I know for certain.
Ailelerimizin işbirliğini çok istiyoruz.
I really hope our families can work together.
- Kayıt dışı konuşmak istiyoruz.
We'd like to talk to you off the record.
Olsun istiyoruz zaten.
We want you to have friends.
Sisteminizden güvenle geçmek için izin istiyoruz.
We request safe passage through your system.
Size yardım etmek istiyoruz.
We want to help you.
Evet, onu geri istiyoruz.
Yes, we want him back.
Çin'in yedekleme tesislerinin dördünü de ziyaret etmek istiyoruz.
We'd like to visit all four of China's backup sites.
Onlara ait tüm istihbaratınızı incelemek istiyoruz.
We'd like to review all intelligence you have on them.
Ve sana yardım etmek istiyoruz.
And we want to help.
Röportajları bugün öğleden sonra yapmak istiyoruz.
We want to do those this afternoon.
Ve senin Campos takımının bir Üyesi olmanı istiyoruz.
And we want you to be part of Team Campos.
Bir deniz komandosunun gözü randevuda nasıl morarır bilmek istiyoruz.
We want to know how a Navy SEAL gets a black eye on a date, huh?
Bu vatansever tatilinde size bir şey hatırlatmak istiyoruz. Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi'ne göre mahremiyet bir haktır.
On this patriotic holiday, we wanted to remind you, under the Universal Declaration of Human Rights, privacy is a right.
Bu vatansever tatilinde size bir şey hatırlatmak istiyoruz. Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi'ne göre mahremiyet bir haktır.
On this patriotic holiday, we wanted to remind you, under the Universal Declaration of Human Rights,
İş arkadaşlarım ve ben sana birkaç soru sormak istiyoruz.
My colleagues and I wanted to ask you a few questions.
Karanlık'ı öldürmek istiyoruz.
We want to kill the Darkness.
- Biz... Bir dakika istiyoruz.
We're g- - We're gonna need a minute.
Evet, bunun cevabını ve bir parça ekmek istiyoruz.
Yeah, we want answers and a little bread.
Evdeyken Tom'a neden ucubik dediğini öğrenmek istiyoruz.
We just want to know why you called Tom a weirdo back at the house.
Babanla her zaman, olmamız gerektiği kadar açık fikirli olmasak da senin bizden iyi olmanı istiyoruz.
Even though Daddy and I aren't always as open-minded as we should be, we - - we want you to be better than us.
Bunun hakkında bir kaç soru sormak istiyoruz.
Like to ask you a few questions about this.
Hepimiz aynı şeyi yani buradan ayrılmayı istiyoruz.
We both want the same thing... - To leave this place.
Ama Dipple davasında çalışmanı istiyoruz senin için de uygunsa.
Actually, we would rather have you on the Dipple filing, if that's all right.
İHA'dan yardım istiyoruz.
Request support from UAV.
Sadece bir kaç dakika görüşmek istiyoruz.
We just wanted a few minutes of your time.
O şeyin ne olduğunu öğrenmek istiyoruz.
We want to know what that something is.
Onun bir bağlantısı olduğunu düşünüyoruz, yani... Onu görmek istiyoruz.
And we think he's connected, so... we'd like to see him.
- Karanlık'ı öldürmek istiyoruz.
We want to kill the Darkness.
Bu işi en iyilerine teslim etmek istiyoruz, maaşı da hatırı sayılır şekilde yüksek.
I mean, we need the absolute best, and we pay accordingly.
Aynı zamanda çalışanlarımızın sanat geçmişi de olsun istiyoruz.
But we also like our executives to have an art background with taste.
Hepimiz istiyoruz dostum.
We all do, man.
Sadece anketimizi doldurmanızı istiyoruz.
- No catch. We just ask that you fill out our survey.
Senin gibi güvenilir bağışçılardan bir miktar teminat istiyoruz.
_
Bağlılığını istiyoruz, çünkü Avrupa'daki en değerli Amerikan istihbarat görevlilerinden birisin ve terfi şansın yüksek.
We want your allegiance because you are one of the most valuable American intelligence officers in Europe, positioned for upwards mobility.
Hepimiz kan bağışı yapmak istiyoruz.
Well, we all want to donate blood.
Sadece seni eve götürmek istiyoruz.
We just... We want to take you home.
Mary, İngiltere'yi bir Katolik'in yönetmesini istiyoruz.
Mary, we want a Catholic ruling England.
Bak dostum, ona oy verirsek mahvolmayı istiyoruz demektir. - Mahvolalım o zaman.
Listen, man, if we vote for him, that just means we want to go down, so let us go down.
İsa aracılığıyla senden bunu istiyoruz, Efendimiz.
We ask this through Christ, our lord.
Aile olmamıza yardım etmesi için 4-11-17 numaralı donörü istiyoruz.
- We did. We'd like donor 4-11-17 to help us become a family.
Bizim için böylesine güzel bir partiye ev sahipliği yaptıkları için sevgili dostlarımız Danny ve Riley'e Jeremy ile teşekkür etmek istiyoruz.
Jeremy and I want to take a moment to thank our dear friends, Danny and Riley, for hosting such a beautiful party for us.
Hollywood param sonunda geldi ve bildiğin gibi Han, Max ve ben kapkek penceremizi tatlı barına çevirmek istiyoruz.
Well, my Hollywood money has finally arrived, and as you know, Han, Max and I want to convert the cupcake window into a dessert bar.
Hepimiz aynı şeyi istiyoruz John.
We all want the same thing, John.
Sadece kayıtların ne kadar geriye gittiğini görmek istiyoruz yolun bu kısmındaki trafik için.
We just wanna see how far back the footage goes for the traffic along this stretch of road.
Sadece sizi kimin getirdiğini öğrenmek istiyoruz.
We need to know who brought you in.
Savcılık makamı olarak bizler bu olayı işlevselliğimize bir uyarı olarak alıyoruz. Bununla birlikte savunma ve adalet sistemi için de. Sanık Byeon Jae Wook'un 15 yıla kadar hapsini istiyoruz.
To re-establish justice and the rule of law using this case as an example, we hereby ask for 15 years imprisonment.
Toothless ve ben bunu istiyoruz.
It's me and Toothless it wants.
Seni istiyoruz.
We want you.
Şöyle yapacağız, Tyrell Wellick'i istiyoruz.
Here's the deal :
istiyorum 518
istiyorsun 66
istiyor 63
istiyorum ki 20
istiyor musun 190
istiyorsan 64
istiyor musunuz 17
istiyordum 17
istiyorsun 66
istiyor 63
istiyorum ki 20
istiyor musun 190
istiyorsan 64
istiyor musunuz 17
istiyordum 17