Itis перевод на английский
709 параллельный перевод
Evet.
Itis.
Ağır varoş hastalığı. Geçer.
Acute ghetto-itis is all it is. lt'll pass.
Eğer dedikleri doğruysa, kendimi öldüreceğim.
If itis, I'll kill myself
Ve aşk eğer gerçekse, ancak o zaman bir çözüm olur.
That`s why love is a solution, on condition that itis true
Ama itiş sistemleri henüz montelenmedi bile.
But the most important ignition system has not been installed.
Halka açık taslağa güvenebilirsek istasyonun çekirdeğini sağlam tutarak tüm gereksiz modülleri çözdükten sonra bırakıp itiş gücünü maksimum seviyelere çıkartabilir ve kaçış hızına erişebiliriz.
If we can believe the public blueprints, by leaving the station's core intact, uncoupling and releasing all unnecessary modules, we can boost the thrust to maximum levels, attaining escape velocity.
002, ters itiş için hazırlan.
[Françoise] 002, prepare for reverse thrust.
"Altından hafif bir itiş kapağı kaldıracak!"
"From underneath a gentle push will lift the door!"
O katiller beni takip etti, ufak bir itiş kakış oldu, sonra da o uçtu.
Those assassins followed, there was a scuffle, and over he went.
İtiş kakış ve hokkabazlık.
Jostling and juggling.
O ümit daima mevcut, ama itiş içeriden gelmeli.
There's always that hope, but the impetus must come from within.
İtiş olayıydı.
That's Push.
Yeri gelmişken belirteyim, bu itiş roketin etrafındaki havadan oldukça bağımsızdır.
That kick is independent of the air around the rocket.
Bu göstermelik itiş kakışın hiç bir faydası yok.
No use in this outfit scrimmaging.
Geminin kalbi olan yere gittik itiş motoruna.
We went to the very heart of the vessel.. the propulsion unit.
Ne bileyim, hayatım itiş kakışla geçti zaten. Karşılığında para almak da cabası.
I don't know. I had to scrap all my life, I might as well get paid for it.
Mezar odasında, düzenek tetiklendiğinde... taş, şu rampadan kayıp bu odanın içine düşecek ve piramidin her tarafında yayılacak olan itiş kuvvetini başlatacak.
When the trigger is released in the burial chamber... The stone will slide down that ramp into this room and set in motion forces that will spread throughout the pyramid.
O taş ise piramidi kapatacak tüm itiş gücünü başlatacak.
That stone will set in motion all the forces for sealing the pyramid.
Tek bir itiş ve her şey bitti.
One hard shove and it will be over.
Öne itiş onu geleceğe gönderir. Geriye itiş de geçmişe.
Forward pressure sends it into the future backward pressure, into the past.
Triphoniol kullanıldığında, motorun itiş gücü yüz kat artıyor.
Thanks to Cuthbertiol, the motive force, and thus the propulsion, is multiplied by 1 00.
G-itiş işlemi sona erdi.
End ofincreased G-force.
Sütun yükseldiği zaman itiş gücünün büyüklüğünü kanıtlar.
You see, when the column rises, it proves the extent of the power thrust.
- İlk itiş başlıyor.
Commencing reverse thrust.
İtiş kuvvetimiz yok.
We're not getting any propulsion.
Neden itiş yöntemlerimizi Bay Cochrane'e anlatmıyorsunuz?
Why don't you explain our methods of propulsion to Mr Cochrane?
Radyoaktif atık deliğini ve 2. itiş motorunu temizledim. - Birazdan ayrılmak için hazırız.
Captain, while we wait, I've taken the liberty of cleaning the radioactive disposal vent on Number 2 impulse Engine, but we'll be ready to leave orbit in half an hour.
İtiş havalandırmasına doğru ilerliyor.
The creature's moving back toward the Number 2 impulse Vent.
Ters itiş gücü kullanın.
Maintain full reverse thrust.
Maksimum ters itiş gücüyle bile, sadece 16 saat tam enerji konumunda olabiliriz.
With maximum thrust against the pull, we'll only be able to maintain full power for 16 hours.
- İtiş birimini mahvettiniz.
- You have ruined my propulsion unit.
Bay Sulu, itiş gücü, hız faktörü 0,037.
Mr. Sulu, impulse drive, speed factor.037.
- İtiş gücü?
- Impulse drive, captain?
Mesafeyi itiş gücüyle mi katedeceksiniz?
All the way on impulse?
Çekişe karşı itiş gerçekleştirin.
Keep applying thrust against the pull.
Tüm itiş ve Warp gücüyle ileriye bir hamle yapabilir.
Scotty, channel all the impulse and warp power into one massive thrust forward.
Elimizdeki tüm gücü ileriye doğru büyük bir itiş için kullanacağız bizi bölgeden çıkarması umuduyla.
We're going to apply all available power into one giant forward thrust, in the hope that it will yank us out of the zone.
İtiş gücünü kesmek mi?
Cut the engine thrust?
- Güç kalkanlara veriliyor. İtiş güç yedekte. İtişi durduruyoruz... şimdi.
Switching power to shields, impulse in reserve, cutting thrust to zero... now.
İtiş gücümüz var mı?
- Do we have impulse power, Scotty?
Scott, % 100 itiş gücü için ne kadar vaktimiz kaldı?
Mr. Scott, how much time do we have left at 100 percent impulse power?
Nükleer itiş gücü bulunana dek.
Until we get atomic propulsion.
Nükleer itiş gücü... Atom, nötron...
Atomic, neutomic.
Bütün dikey itiş gücüm...
All vertical thrusters have...
Bütün dikey itiş gücüm bozuldu.
All vertical thrusters failed.
İtiş gücü kesinlikle yeterli olacak.
The propulsion will be strong enough.
Çeşmede itiş kakış yapmayın.
Do not push at the fountain.
İtiş-kakış yok!
No horsing around!
İtiş kolu.
Thrust levers.
İtiş kolu.
The thrust levers.
Patlamayı, hızımızı 804'e çıkarmak için yeterli itiş gücünü... vermekte kullandılar.
They used the explosion to give us enough propulsion to increase our speed to 804.