Işınlanıyor перевод на английский
103 параллельный перевод
Işınlanıyor, hile yapıyor! Artık onu asla yakalayamayız!
She's got a teleport, that's cheating!
Işınlanıyor.
Energizing.
- Işınlanıyor.
- Energizing.
Işınlanıyor.
Energising.
- Işınlanıyor.
- Energising.
Işınlanıyor.
Energize.
Ne o? Işınlanıyor musun?
What, are you being beamed up?
Işınlanıyor, hile yapıyor!
She's got a teleport!
Gün aydınlanıyor.
Day is breaking.
Hava aydınlanıyor mu?
Is it getting lighter?
O gazete Cumartesi günü yayınlanıyor, ama Perşembe günü baskıya giriyor.
That newspaper is published on Saturdays, but goes to press on Thursday.
Bahse girerim evi ilk kez böyle aydınlanıyor. Manassas'tan beri.
I'll bet this is the first time his place has been lit up like that since Manassas.
Bir şey bu gemiye ışınlanıyor.
Captain, something is beaming aboard this vessel.
Bir şey ışınlanıyor.
Something is beaming aboard.
Bana mı öyle geliyor yoksa oda mı aydınlanıyor?
Is it me or is the room getting light?
Adam nasıl giyiniyor? - Başkası tarafından yayınlanıyor diye gücenmiyorsun ya?
You should not be resentful because his publisher is someone else.
Baba, üç hafta oldu ve Kelly'nin programı hala yayınlanıyor.
Dad, it's been three weeks and Kelly's show is still on.
Wayne'in Dünyasını Noah'ın Hanı yayınlanıyor.
Wayne's World is brought to you by Noah's Arcade.
Cinayet aydınlanıyor.
The crime is revealing.
Bakan Campio gemiye ışınlanıyor.
Minister Campio is beaming on board.
Bu bölüm, canlı mı yayınlanıyor?
I guess. Is this episode going on the air live?
Bu adamın programı, üç yüzden fazla istasyonda yayınlanıyor.
This man is syndicated on over 300 stations.
Powersauce son dakika haberleri Powersauce tarafından yayınlanıyor.
This Powersauce newsbreak is brought to you by Powersauce.
Yüzünü gördüğümde gece aydınlanıyor. Dolayısıyla, benim için gece yok.
For that it is not night when I do see your face therefore I think I am not in the night.
Neden bu kadar geç yayınlanıyor?
Why is it on so late?
Franklin gazetesi yaklaşık yüz yıldır yayınlanıyor.
I mean, this is the Franklin... a newspaper that's been around for almost 100 years.
Reklamım hala yayınlanıyor mu?
IS MY AD STILL RUNNING?
10 dk molam var ve dizim yayınlanıyor.
I've a 1 0-minute break and my soap is on.
Yoldaşlar, bölge aydınlanıyor.
Comrades! The Presnia district is showing the way.
karmaşık düşüncelerin kaybolunca yolumuz aydınlanıyor
"When your scarf flies, unfurled..." our path is lit up
karmaşık düşüncelerin kaybolunca yolumuz aydınlanıyor
"When my scarf flies, unfurled..." our path is lit up
Biliyorum çünkü otoriteler bunu ortaya çıkardılar, ve milletin okuması için gazetelerde yayınlanıyor ve...
The authorities have found this out. It is now published in the newspapers for the nation to read...
Işık farklı açılardan geldikçe şişenin yüzey deseni değişiyor. Parmak izinin farklı bir kesimi aydınlanıyor.
See, with each angle of light, the texture of the bottle's surface changes, illuminating a different section of the fingerprint.
Büyük, kristal kaplı bir mumdu. Düğün davetiyenizi, mumdaki bir pencere gibi yaptırmışlar. Mum eriyip aşağıya inince, davetiye arkadan aydınlanıyor.
No no no, it was a large crystally-covered candle which they had made with your wedding invitation in a kind of window within the wax so that when the candle burns down, the invitation is illuminated from behind.
Sixteen Candles yayınlanıyor, dostum.
Sixteen Candles is on, man.
Sadece mantıksal süreci görmeye çalışıyorum. Onu gördüğümde de gizemli olay aydınlanıyor ve suçlunun düşünce yapısı ortaya çıkıyor.
Merely I use the process of the thought logic and once the process it has been applied, alors, the mistery becomes éclairé and the criminal mind it is uncovered.
Modern dünyanın ışığıyla aydınlanıyor.
Guiding light of the modern world, it is.
Bana şunu gösterdi ki herşey geçmişin ışığında aydınlanıyor.
It has shown me... that everything is illuminated in the light of the past.
Yayınlanıyor mu?
Is it broadcasting?
Hologram bu monlit üzerinden yayınlanıyor.
The hologram is broadcast via the monolith.
# Dünya bu yıldızların ışığıyla aydınlanıyor.. #
The world is awash in starlight..
Senin cennet hükümdarlığına giden yol parlayan fenerlerin ışığıyla aydınlanıyor.
It is a shining beacon that lights the path to your heavenly throne.
Bilgi : bu televizyon programı şu an dünyanın her yerinde yayınlanıyor.
Information - this television programme is now being broadcast on channels around the world.
Bu televizyon programı şu an tüm dünyada bütün kanallarda canlı olarak yayınlanıyor.
This television programme is now being broadcast on all channels around the world.
Karanlık aydınlanıyor tıpkı benim hayata merhaba dediğim yerdeki sisin sudan yükselişi gibi.
The dark is clearing... like mist uprising from the water land where I began.
Hâlâ yayınlanıyor mu?
Oh? Is it on?
Hayal mi görüyorum yoksa hava aydınlanıyor mu?
Is it my imagination, or is it getting light out?
- Program kaçta yayınlanıyor?
At what time is the programme telecasted?
Dizi Amerika'da yayınlanıyor ve en fazla iki gün sonra, biz de seyretmiş oluyoruz. Mesela, geçen hafta Cadılar Bayramı vardı. Cadılar Bayramından iki gün sonra...
Agent Wedeck is currently running an interesting investigation that has diverged significantly from the methodology employed by the rest of the Bureau.
Yurt dışında da yayınlanıyor mu?
Is he syndicated overseas? It's everywhere.
Fakat efendim, "Bugün" televizyonda yayınlanıyor.
But, sir, the Today Show is on television.