Jakey перевод на английский
217 параллельный перевод
Jakey, beni artık sevmiyor musun?
Jakey, have you stopped loving me?
Mark bazen Berman'a Jakey derdi.
Mark called Berman Jakey sometimes.
"Jakey'in başına iş açabilecek bir kadın var ve onu tanıyorsun"?
"There's a woman who can give Jakey a bad time, and you know who"?
- Jakey...
- Jakey...
Tamam, Jakey.
All right, Jakey.
Selam Jakey.
Hey, Jakey.
Sen de zor bir erkeksin, Jakey.
And you're a hard man, Jakey.
Jakey ile konuş.
Talk to Jakey.
Jakey'ye onu sevdiğini söyle.
Tell Jakey you love him.
Adı neydi ya, ha Jakey Bey.
What's his name, Jakey Boy.
Hey, bununla ne alacaksın Jakey kardeş?
Hey, what you gonna buy, Jakey boy?
İşe yaramazın tekisin.
You really are a bum bandit, aren't you, Jakey?
Jakey, Jakey öyle büyük bir hata ettin ki.
Jakey, Jakey, about to make a big mistakey.
Jakey bizi delirtiyor.
How's the house? Jakey is driving us nuts.
Vakit geçirirsin.
You're on your own, Jakey boy.
- Jakey.
- Jakey.
Ağır ol Jakey.
Easy there, Jakey.
Çüş Jake.
Whoo, Jakey.
- Jakey.
- Hey, Jakey.
Üstüne git Jakey.
Move in on him, Jakey.
- Saçın hoşuma gitti, Jakey.
I like your hair, Jakey.
İnsanlara şuurlarını tekrar kazandırırsak artık koyun gibi o binaya doğru yürümeyeceklerdir.
Give people their minds back so they don't walk into that place like sheep. Jakey-boy.
Sadece Jakey'nin biraz daha yere ihtiyacı var diye düşündüm.
I just thought Jakey needed more room.
- Jakey!
- Jakey!
Gir, Jake.
Evenin', Jakey.
Jakey'i bugün getirmek için izin istedim.
I got permission to bring Jakey in to work.
- Selam Jakey.
- Hi, Jakey.
Hey Jakey, bil bakalım ne oldu?
Hey, Jakey, guess what?
Selam, Jakey.
- Oh! - Hey, Jakey.
Jakey, burası.
Jakey, here.
Jakey.
Jakey.
İsteyerek olmadı.
I'm sorry, Jakey.
- Jakey, seni özledim.
- Jakey, I miss you.
Haydi, Jakey.
Go on, Jakey.
Artık erkek oldun, Jakey.
You're a man now, Jakey.
Komik bir çocuksun Jakey, değil mi?
You're a funny boy, Jakey, aren't you?
Ben ne diyorum biliyor musun Jakey?
You know what I think, Jakey?
Selam, Charlie amca, benim, Jakey.
Hey, Uncle Charlie, it's me, Jakey.
Hala bir şeyler var Jakey.
- We still got it, Jakey.
Seni görmek istedim Jakey. Ne için peki?
- l wanted to see you, Jakey.
Ben bir çok kez aslında ihanete uğradım ama hepsi geri dönmüştü.
Or was sex in the stands at three Shock agricultural fair, or on top of a horse-drawn wagon Amish land with Stelf Jakey.
En sevdiğin yemekleri biliyorum, Jakey.
I know your favorite dinner, Jakey.
On senedir bana hiç "Jakey" dememiştin.
You haven't called me "Jakey" in 10 years.
Jakey tabi.
Jakey.
Jakey?
Jakey?
Jakey, canım!
Jakey, baby!
İyi geceler, Jakey.
Good night, Jakey.
- Jakey?
Jakey?
Jakey?
You gonna break my arm.
Senden hiç vazgeçmeyeceğim, Jakey.
I'm never giving up on you, Jakie.
Özür dilerim, Jakey.
I'm sorry, Jakey. You know Daddy loves you, right?