Jessica перевод на английский
6,090 параллельный перевод
Derhal Jessica!
Now, Jessica!
Jessica'dan biyolojik bir örnek alabilirsem bir gün içinde işe yarayıp yaramayacağını görebilirim.
Well, if I could get a biological sample from Jessica, I'd know if it was working within a day.
Jessica'ya eski evini alıp mükemmel bir şekilde restore ettim.
I bought Jessica her bloody childhood home and restored it perfectly.
Jessica'nın yanında hiçbir şey o.
That's nothing compared to Jessica.
Jessica'yla düşürmesine yardım ettik.
Jessica and I helped her to abort it.
Jessica bununla bir şey yapmayı düşünüyor mu?
Does Jessica have plans for it?
Jessica arıyor.
It's Jessica.
- Jessica?
- Jessica?
Gitti, Jessica şu an onu arıyor.
Well, he's gone. Jessica's looking for him now.
Merhaba Jessica.
Hello, Jessica.
- Oyalıyorsun Jessica.
You're stalling, Jessica.
Jessica, içeri gel tatlım.
Jessica, come in, darling.
İn aşağı hemen Jessica!
Come down now, Jessica!
Yanındayım Jessica.
I'm here, Jessica.
Ama Jessica, Kilgrave'i alt edene kadar ona gerçeği anlatamam.
But I can't tell her the truth until Jessica gets Kilgrave.
Kilgrave'i alt edebilecek tek kişi Jessica.
Jessica is the only one that can take on Kilgrave.
Jessica Jones onu sinirlendirmese Kilgrave denen herif herhangi birinize zarar verir miydi?
Would this Kilgrave cat have hurt any of you if Jessica Jones hadn't pissed him off?
- Jessica bizi bir araya getirdi.
Jessica brought us all together.
Ama Jessica Jones'u tanıyorum.
But I do know Jessica Jones.
Jessica söylediğinden fazlasını biliyor.
Jessica knows more than she's letting on.
Jessica?
Jessica?
- Jessica Jones.
- Jessica Jones.
Jessica, onu hemen öldür.
Jessica. Kill him now.
- Jessica öldürebilir ama.
But Jessica can.
Jessica Jones : Ah, beni alabilir misin? - Artık buna değmiyordu.
It wasn't worth it anymore.
Bu arada Jessica'yı gördün mü?
Hey, have you seen Jessica?
Jessica'yı görmeye gitmeyeceksin yani, öyle mi?
So, you're not gonna go see Jessica?
- Sadece Jessica'nın yerini öğrenmek istiyorum.
I... I just want to know where Jessica is.
Jessica onu öldürebilecek tek kişi, o yüzden de öldürmeye uğraşıyor.
Jessica is the only one who can kill him, which is exactly what she's trying to do.
Ben sadece Jessica'yı istiyorum, sen hâlâ gidebilirsin Trish.
I only want Jessica. You can still leave, Trish.
"Barı sen içindeyken patlat, Jessica'nın gördüğünden emin ol."
"Blow up your bar with you in it. Make sure Jessica sees it."
Sana kendini öldürmeni, Jessica'yı öldürmeni falan söylemedi mi?
He didn't tell you to kill yourself, or "kill Jessica," or anything else?
Bunu yapmanı Jessica mı söyledi?
Did Jessica tell you to do this?
Senin o salak karını ben öldürmedim, Jessica öldürdü.
I didn't kill your silly wife. Jessica did.
Jessica'yı nereden tanıyorsun?
How do you know Jessica?
Şuna baksana baba, Jessica birine karşı dürüst davranmış.
Oh, look at that, Dad. Jessica being honest with someone.
Artan gelişme için vaktim yok baba, Jessica beni şimdi öldürmeye çalışıyor.
I haven't got time for incremental, Dad. Jessica is trying to kill me now.
Jessica olmadan onu kontrol edip edemeyeceğini bilemeyiz.
Well, we won't know if you can control Jessica without Jessica.
Ben eve dönüyorum Jessica.
I'm going home, Jessica.
Olduğun yerde kal Jessica Jones.
Stop there, Jessica Jones.
Bundan kaçınmak için çok uğraştım Jessica.
I tried so hard to avoid this, Jessica.
Yanlış seçim yaptın Jessica.
You chose wrong, Jessica.
- Jessica Jones?
Jessica Jones?
- Jessica Jones sen misin?
- Are you Jessica Jones?
Jessica Jones!
Jessica Jones!
Bu gördüğünüz Jessica Jones.
This is Jessica Jones.
Şu Jessica Jones'u öldürmek için sabırsızlanıyorum.
Can't wait to kill this Jessica Jones, huh?
Jessica bu!
It's Jessica!
Ha siktir, Jessica yaralandı mı?
Oh, shit. Is Jessica hurt?
Luke, Jessica kalıpları gereği farklılar, olmak zorundalar.
Luke, Jessica, just by necessity, by definition, they're separate.
- Jessica Jones?
- Jessica Jones?