Judo перевод на английский
327 параллельный перевод
Karateci Chin'i bilmiyor musun?
What? Don't you know Yano of Shudokan Judo?
Karate nedir?
What's judo?
Chin, para kazanmak için karateyi kullanır.
Yano calls jujutsu judo. He's plotting to make big money out of it.
Karate konusunda ikimizin arasında dağlar kadar fark var.
However... your judo is vastly inferior in quality to my judo.
Başkaları ile geçinemeyen birine bir şeyler öğretmek delinin eline bıçak vermek demektir.
To teach judo to someone who doesn't know this is as dangerous as giving a knife to a madman.
Bu gerçek tabii ki karate için de geçerli.
It's the same with judo.
Ben sadece Chin'in öğrencileri ile dövüşeceğim.
I'd like to practise with Mr Yano's judo students.
Karate ve karate sanatı bir gün karşılaştırılmalı.
The time will come when jujutsu and judo must contend.
Bu da demektir ki... birçok rakibimiz olacak.
What this means... is that everyone else will be opposing our judo.
Turnuvası var
He's going to contend against Shudokan judo.
Güney Okulu'ndan Chee.
Sanshior Sugata of Shudokan judo.
Judo mu?
Karate?
... Judo öğrenmek kolay değildir.
Learning Karate isn't that easy.
Onunla judo yapmıştım.
I fight for karate with him.
Aynısı judo için de söylenebilir.
Can be said that's also not the winning for karate.
Judo öğrenmeyi çok istiyorum.
I want to Iearn karate.
Üzerini değiştir sana judo öğreteceğim.
Change the clothes and I'II teach you.
Judo öğrenmek istiyorum.
I want to Iearn karate.
Judo galip gelecektir.
Karate will win.
Boksa karşı Judo.
boxing to karate.
Rakibi tam bir Japon judo dehası.
The challenger is a genius in Japanese karate.
Judo, efendim.
Judo, sir.
Çavuş bana bir judo hareketi gösteriyordu.
The sergeant was showing me how to break a judo hold.
Daha fazla judo gösterisi yok.
No more judo exhibitions.
Judo biliyorsun.
- GI. You know judo.
Bizim felsefemizi okumadınız mı, askeri bilim, judo güreşimizi?
Have you not studied our philosophy, military science, our judo wrestling?
O judodan bahsederken.
Where do you want me to start? Where he talked about judo.
"Sen bizim felsefemizi okumadın mı, askeri bilimimizi, judo güreşimizi?"
" "Have you not studied our philosophy, " " our military science, our judo wrestling?
Sana göstereceğim!
I'm going to take judo lessons.
Judo.
No! Judo.
Bu iyi judo.
Oh, that's good judo.
Yakın çarpışmada enseye judo darbesi.
When in hand-to-hand combat, apply judo chop to the back of neck.
Judo'da değil miydin?
Don't you take judo?
Sana söyledim ya baba, beni ilk judo dersimden sonra muayene ettiler.
Thanks. You're welcome.
Hiçbir yetkisi yokken, bizi araziden atmaya çalıştı.
They told me at Fort Dix that I strained my back after my first judo lesson.
Bana Fort Dix'te ilk judo dersimden sonra sırtımı incittiğimi söylediler.
And if I did, I'm awful sorry. Are you defending yourself, or making a confession?
Çok sık yaptığımız şeylerden biri de judo.
One of the things we do a lot of is judo.
- Judo!
- Judo!
Bayanla mı judo yapıyorsunuz?
You do judo with the lady?
1938, Fransız Adaları judo şampiyonası yarı finalistiyim.
1938, French judo championships. Semi-final.
1955, Fransa judo şampiyonası finalistiyim.
1955, French Open, final.
Judo ve kılıç konusunda mucizevi şekilde usta biriydi.
From tender age a prodigy of swordsmanship and judo
Sana kim judo öğretti?
Who taught you judo?
* Bazı erkekler der judo çantada keklik
* Some men sayjudo is their dish *
- Seni uyarmalıyım. Judo biliyorum. - Ve Tekvando.
I must warn you that I know judo, krai magna and tae kwon do.
- Büyük Bert'in judo tekniği senin işini bitirir.
- Pig! - Using the great Burt's judo method. Argh...
Ben judo klübünden Hashiyada maymunu!
I'm the monkey they call Hashiyada of the judo club.
Karate ve judo belgeleri, Kamasutra siyah kuşak.
Trophies for karate and judo, holder of the Kamasutra black belt.
Okula gelen bir yabancı, ortalığı birbirine kattı Chau Jian feci şekilde yaralandı.
Someone's kicking up a storm at the school Using Judo throws to injure Chau Jian
Bir turnuva olacağını söyledi.
He's invited Shudokan judo practitioners to participate in the Police Martial Arts Tournament.
Burada işin yok. Judo dersi alacağım.
You have no business here.