Karides перевод на английский
1,698 параллельный перевод
Aptal Oscar, bedava karides diye bir şey olmadığını ne zaman öğreneceksin?
Oh, stupid. Oscar, when are you going to learn there's no such thing as free shrimp?
Başka kim karides sever?
I love shrimp!
Karides sana dokunmuş.
Might have to turn in early.
Karidesi orada yedim. - Gözlemecide karides mi yedin?
Well, of course your stomach's unsettled.
Sorun şu ki, karides göremiyorum.
Here's the problem. I don't see any shrimp.
Klavyeci karides gelmeden odamdan çıkmam dedi.
OH, UH, WELL, THE KEYBOARD PLAYER SAID HE WOULDN'T COME OUT OF HIS ROOM UNTIL HE HAD SOME SHRIMP.
Düşünürüm. Bakıyorum da barbekü karides almışsınız.
I SEE YOU GOT THE BARBECUE SHRIMP.
Tavuk mu karides mi?
Chicken or shrimp?
İçki için sağ ol bu arada, karides sosumuz bitmiş.
Here's my drink. Cucha, we're out of shrimp dip.
Bu karides fra diavolo *'nuzun nereye teslim edilmesini istiyorsunuz? Ama
You want the shrimp fra diavolo delivered where?
Bak, ben belki sadece karides siparişini getiren adam olabilirim... ama, aa, erkek arkadaşın?
Look, I might just be the guy who brought your shrimp... but, uh, your boyfriend?
Size biraz karides köftesi hazırlayacağım.
I'll make you some prawn dumplings.
Küçük karides yüzgecine zincirleri takıyor nihayet.
What's the old ball and chain for the little shrimp?
Şey karides mi var?
Wow, is that shrimp?
Belki de karides salatası ya da daha geleneksel krem peynir ve salatalık daha uygun olur, değil mi?
Perhaps a shrimp salad, or a more traditional cream cheese and cucumber would be more appropriate? Yum, cucumber.
- Karides?
- Shrimp?
Devasa bir karides bu!
That's a giant shrimp.
Karides dolu kasede karidesten yapılmış karides.
Made out of shrimp and diving into a bowl of shrimp.
Yarın sabah tam altıda burada ol ve karides kabuklarını süpür.
I want you back here at 6 : 00 in the morning sharp so you can sweep up these shrimp tails.
Aşçının ikramı. Salata üstünde karides ve karamelize havuç köftesi.
Compliments of the chef... langoustine on a bed of mush and candied carrot cannelle.
Kızarmış karides sever misin?
Do you like popcorn shrimp?
Karides, domuz eti ve sebze.
Shrimp, pork and vegetable.
Şükürler olsun ki, bu bayat ekmeği buldum, kızartabilirim. Dondurucuda karides de var. Biraz pilavla deniz ürünleri tabağı hazırlayabilirim.
Thank God I found this stale baguette so I can make bruschetta, and there's shrimp in the freezer, so I'm gonna make my rice and seafood dish
Karides ya da balık avlamak için, meşaleyi suyun üstünde tutuyorum.
I download the torch until the water level to see if I see shrimp or crabs.
Balinalar buzun çekilmesiyle bu suları dolduran karides benzeri bir deniz canlısı olan krilleri avlıyor.
The whales are harvesting krill shrimp like creatures that begin to swarm here as soon as the ice retreats.
Bu kar, buradaki birçok hayvan için yiyecektir. Mesela karides ve yengeçlerin küçük akrabası olan deniz örümceği için.
The snow is food for many animals here, like the sea spider a small relative of shrimps and crabs.
Ama ilginçtir ki belli bir bakteri türü, bu ortamda yaşamayı başarır. Bu bakteriyle beslenen çok sayıda karides de onu takip eder.
but astoundingly, a particular kind of bacteria thrives here and feeding on the bacteria, vast numbers of shrimps.
Kriller, karides benzeri yaratıklar.
Krill, shrimp like creatures.
Bir çift karides kokteyli söyleyin.
Get a couple of shrimp cocktails.
Ayak parmakların kaynamış karides gibi.
Your toes look like dried-up shrimps.
Evet, cebimde karides kokteyli var.
Yeah, I've got a shrimp cocktail in my pocket.
Gidip karides alacağım.
I'm going to get the shrimp.
Hey, hey, karides yemeği abartma!
Hey, hey, go easy on the jumbo shrimp.
Süper bir kalamar, muhteşem bir karides, hepsi de sarmısaklı.
Killer calamari, awesome shrimp, garlic everything.
"Barbeküye bir karides daha at" Kangurularınız bütün gün etrafta koşturur durur.
Throw another shrimp on the barbie. Ride around on your kangaroos all day.
Senle ben? Karides kokteyliyle beraber.
Shrimp cocktails supposed to be served.
"Cızırdayan Karides" adlı leziz bir yemek.
A little delicacy called sizzling shrimp.
Evet, çok doğru. Bugün o kadar çok karides yiyeceğiz ki, foklar bile sizin yerinizde olmayı isteyecek.
We're gonna pack our bellies so full, you're gonna make a seal jealous.
En azından karides hala duruyor.
At least we still get our shrimp though.
"Morgan ile bir akşam" en azından "Cızırdayan Karides" li olmalıydı. Morgan, dert etme.
An evening of Morgan has to at least include sizzling shrimp.
Cızırdayan Karides isteyen? Aman Tanrım!
- Sizzling shrimp anyone?
"Cızırdayan Karides" yemek istemediğine emin misin?
Are you sure you don't want any sizzling shrimp?
Karides cızırdatmayı ne kadar sevdiğimi biliyorsun.
I do. You know how much I adore sizzling shrimp.
Söz veriyorum. Umarım kaçırmazsın. Ama senin cızırdayan karides olayında da böyle yapacağını sanmazdım.
I should hope not, but then again I never figured that you would pass on sizzling shrimp either.
Affedersiniz. Biri Cızırdayan Karides siparişi vermiş.
Excuse me, someone send in an order for sizzling shrimp?
"Barbeküye bir karides daha at" desene.
Say, "Throw another shrimp on the barbie."
"Barbeküye bir karides daha at."
Throw another shrimp on the barbie.
Karides nerede?
WHERE'S THE SHRIMP?
Elimde karides yok ya.
We got no prawns.
Karides geleneği varmış.
He has a thing for shrimp.
Barbie'nin karides görmesinin vakti geldi.
Mmm. Might be time to throw a shrimp on the Barbie.