Katherine перевод на английский
3,540 параллельный перевод
- Katherine...
- Katherine...
- Katherine!
- Katherine!
Katherine.
Katherine.
Katherine, Katherine.
Katherine, Katherine.
Seviyorum, Katherine.
I love you, Katherine.
Katherine!
Katherine!
Katherine, çocuk selam dedi.
Katherine, he said hi.
- Bitti Katherine.
- It's over, Katherine.
- Dinle beni Katherine.
- Listen to me, Katherine.
Biri sana zarar vermek istiyor, Katherine.
Someone wants to hurt you, Katherine.
Francois ve Katherine Coberg evliliklerini düzeltmeye çalışıyorlar. Adamlarınız, sadakatsizlik ve gözetleme gibi ithamlarda bulunuyorlar.
Francois and Katherine Coberg are trying to heal their marriage - and your detectives charge in with perverse insinuations about infidelities and spying.
Katherine ve Francois Coberg o çocukların velayeti için çok pahalı bir boşanma sürecinden geçecekler.
Katherine and Francois Coberg are heading for a very expensive divorce over custody of those kids.
Katherine'in üç erkekle oynaştığı video, işe yarar.
A video of Katherine playing patti-cakes with three men ought to do it.
Belki de Katherine'i izleyen biri güvenlikçinin izini buldu.
Maybe someone following Katherine picked up the security guard's trail.
Coberg'ler, Katherine'i izletiyorsa biz de izleyenleri izleyelim.
If the Cobergs are having Katherine watched, let's watch the watchers.
İşte Katherine.
That's Katherine.
Katherine'i gözetliyordu.
That doesn't mean anything.
Katherine Coberg'ün cebine bir mesaj yolla.
Send a text to Katherine Coberg's cell.
Katherine'in arabasının aynısı.
It's the same make as Katherine's car.
- Katherine'in arabasının karıştığı bir kaza.
An accident involving Katherine's car.
Katherine, birileriyle şampanya içiyordu.
Katherine was chugging champagne with some people.
Katherine Hepburn'a benziyorsun.
You look like Katherine hepburn.
Ve küçük Katherine de Buckingham Dükü ile evlenebilir.
And little Katherine could marry the Duke of Buckingham?
Yeğenim Kraliçe'nin kız kardeşi Katherine ile nişanlanıyormuş. Londra'ya düğüne çağırılıyoruz.
My nephew is to be betrothed to the Queen's sister, Katherine, and we are called to London for the wedding.
Huysuz kocası Dük'ün koluna girmiş küçük kardeşim Katherine'e de bakın.
Look at my little sister, Katherine, with her sulky new husband, the Duke.
Eğer bulamazsak bari Katherine'in yerini bulalım ve gizlenirken yanına birilerini ister miymiş soralım.
If we don't, we might as well look up Katherine Pierce and see if she wants some company in hiding.
Katherine adında bir üniversite profesörü sigara ve alkol kullanmıyor ve Stephenie Meyer okumuyor.
She's a college Professor named Katherine who doesn't smoke, drink or read Stephenie meyer.
- Katherine.
- Katherine.
- Katherine onu nerede bulmuş?
- Where did Katherine find her?
Ayrıca senin gidip Katherine'i araman gerekiyor.
Besides, you've got to go look for Katherine.
1 numara, Katherine'i bulmak.
Number one. Finding Katherine, ever.
Evet, e nerede o? Ve Katherine hakkında ne biliyor?
Yeah, so where is she, and what does she know about Katherine?
Tedavi Katherine'de.
Katherine has the cure.
Katherine'i bulmama yardım et, ben tedaviyi alayım, Elena'ya vereyim. Herkes kazansın.
You help me find Katherine, I'll get the cure, I'll give it to Elena, everybody wins.
Sen Hayley'i Katherine konusunda sorgulamama izin ver yeter.
Just let me question Hayley about Katherine.
Kırsal kesimde bir kamyoncu durağında bizi Katherine ve tedaviye götürebilecek ölü bir vampiri arıyorum.
I'm at a truck stop in the boonies looking for a dead vampire that might lead to Katherine and the cure.
Sadece Katherine'e ihtiyacım var ve bahse girerim ki onu bulmama yardım edebilirsin.
I just need Katherine, and I'm betting you can help me find her.
Katherine beni buldu ve yardım edebileceğini söyledi.
Katherine found me and told me she could help.
Katherine'i bulmayı ben de en az senin kadar istiyorum.
I want to find Katherine as much as you do.
Katherine bunca zaman senden bu şekilde kaçtı.
That's how Katherine escaped you all this time.
Katherine de eskiden aynı numarayı uygulardı.
You know, that's the same trick Katherine used to pull.
Beni Katherine ile kıyaslama.
Don't compare me to Katherine.
Ve belki de Katherine'in sırlarının birkaçını daha dökebilirim ve sen de benim için bir şey yapabilirsin.
And maybe I could drum up a few more of Katherine's secrets and you could do something for me.
Onu benim Katherine'e ve dolayısıyla tedaviye ulaşmamı engellemek için öldürdün.
You killed him to prevent me from finding Katherine to keep me from getting the cure.
- Katherine. - Uzun zaman olmuştu küçük Gilbert.
It's been too long, little Gilbert.
Katherine yaptı.
It was Katherine.
Katherine?
Katherine?
Katherine'i bulmalıyız.
- We need to find Katherine.
Orada olması gerekiyordu.
He was watching Katherine, he was supposed to be there.
Katherine'i öldürmek istiyorlar.
They want to kill Katherine.
Katherine, saat 10'dan beri içeride.
Katherine's been in there since 10 o'clock.