Kendinden utanmalısın перевод на английский
501 параллельный перевод
Kendinden utanmalısın.
Well, you ought to be ashamed of yourself.
Sophia, kendinden utanmalısın.
Sophia, you ought to be ashamed of yourself.
Kendinden utanmalısın.
You ought to be ashamed of yourself.
Pantolonunu kaybettiğin için kendinden utanmalısın!
You oughta be ashamed of yourself, losing'your pants.
Kendinden utanmalısın. Senden yardım istemeye geldi. Sense onu korkutuyorsun!
You ought to be ashamed of yourself frightening him like that when he came to you for help!
Evet böyle bir şey söylediğin için kendinden utanmalısın.
Yes, shame on you for saying such a thing.
- O zaman kendinden utanmalısın.
Well, then you ought to be ashamed of yourself.
Kendinden utanmalısın, eve geç gelmeler, kendini bu şekilde perişan etmeler.
You ought to be ashamed, coming home at all hours, making a wreck of yourself.
Kendinden utanmalısın... çocuklarla oynayıp milletin camını kırıyorsun.
You ought to be ashamed of yourself... playing around with kids, smashing people's windows.
- Kendinden utanmalısın.
- You ought to be ashamed of yourself.
Kendinden utanmalısın!
Shame on you!
Kendinden utanmalısın.
Shame on you.
Kendinden utanmalısın.
You should be ashamed of yourselves.
Kendinden utanmalısın.
You ought to be ashamed of yourself!
Kendinden utanmalısın.
You should be ashamed of yourself.
Kendinden utanmalısın! Beni onun önünde böylesine küçük düşürdün!
If you go out of that window again, young man, you'd really be sorry
Kendinden utanmalısın.
You ought to be ashamed.
Böyle bir şey söylediğin için kendinden utanmalısın?
Ain't you ashamed, bringing up a thing like that?
Kendinden utanmalısın.
It's ashamed you should be.
Reynaldo, kendinden utanmalısın!
Reynardo, behave yourself. Uh-oh.
- Reynaldo! Kendinden utanmalısın!
Well, Reynardo, shame on you.
Kendinden utanmalısın.
Unworthy of you.
Kendinden utanmalısın, Robert.
You should be ashamed of yourself, Robert.
Kendinden utanmalısın!
Amazing!
Kendinden utanmalısın!
You should be ashamed of yourself!
Marty, kendinden utanmalısın.
Marty, you oughta be ashamed of yourself.
Kendinden utanmalısın.
You oughta be ashamed of yourself.
Yine de, kendinden utanmalısın.
Just the same, you ought to be ashamed of yourself.
Sevgilim, kendinden utanmalısın.
Darling, you ought to be ashamed of yourself.
Kendinden utanmalısın.
You ought to be ashamed of yourself. Where's your pride?
Kendinden utanmalısın.
You should be ashamed.
Bu şekilde konuştuğun için kendinden utanmalısın.
You should be ashamed of yourself, talking that way.
Ve sen... kendinden utanmalısın.
And you... you ought to be ashamed of yourself.
Dov Landau, kendinden utanmalısın.
Dov Landau, you ought to be ashamed of yourself.
Barak, kendinden utanmalısın.
Barak, you should be ashamed of yourself, in front of a stranger.
Ocean, kendinden utanmalısın.
Ocean, you should be ashamed of yourself.
Kendinden utanmalısın Ben Tarbell!
You should be ashamed of yourself, Ben Tarbell!
- Kendinden utanmalısın!
- You ought to be ashamed of yourself!
Pockets kendinden utanmalısın.
Pockets, aren't you ashamed of yourself?
Kendinden utanmalısın Kaptan.
You should be ashamed of yourself, Captain.
Sefalette bile hakaret ettiğin için kendinden utanmalısın!
You should be ashamed of yourself to insult our misery!
Bu kadar şerefli bir adamın yeni bulduğu bir işi eski dostlarından gizleyeceğini düşündüğün için kendinden utanmalısın.
I don't know what you're talking about. Nathan, nathan, nathan, please, don't destroy the image that i have created.
Minicik bir köpeği bu şekilde korkuttuğun için kendinden utanmalısın.
You oughta be ashamed of yourself, scaring a poor dog like that.
Böyle konuştuğun için kendinden utanmalısın.
You ought to be ashamed talking like that!
Bay Stark'ın niyetini sorguladığın için kendinden utanmalısın.
You should be ashamed of yourself for doubting Mr. Stark's integrity.
Biliyor musun, kendinden utanmalısın.
- You oughta be ashamed of yourself.
kendinden utanmalısın!
You ought to be ashamed of yourself!
İşte söylüyorum, kendinden utanmalısın!
Here am I explaining, you should be ashamed!
Kendinden utanmalısın!
Shame on you! - Let me go!
Lottie, kendinden ve yaşından utanmalısın.
Lottie, you ought to be ashamed of yourself, and at your age.
Kendinden utanmalısın, Sam.
YES.
utanmalısın 53
kendine iyi bak 816
kendi 44
kendine dikkat et 335
kendine 60
kendimi 187
kendine gel 419
kendisi 191
kendini 76
kendinize iyi bakın 182
kendine iyi bak 816
kendi 44
kendine dikkat et 335
kendine 60
kendimi 187
kendine gel 419
kendisi 191
kendini 76
kendinize iyi bakın 182
kendini yorma 31
kendim 56
kendinize dikkat edin 70
kendi kendime 91
kendini bırak 36
kendime 92
kendimi iyi hissetmiyorum 163
kendisini 27
kendisine 42
kendine bak 91
kendim 56
kendinize dikkat edin 70
kendi kendime 91
kendini bırak 36
kendime 92
kendimi iyi hissetmiyorum 163
kendisini 27
kendisine 42
kendine bak 91