Kötüyüm перевод на английский
1,110 параллельный перевод
Ben daha kötüyüm.
I'm worse.
Babamdan bile kötüyüm.
I'm no better than my father.
- biliyorsun işte kötüyüm..
- You know I am bad..
Bugün çok kötüyüm.
I'm fucking pathetic today.
Biliyorum, fakat şu anda, her zamanki gibi kötüyüm, gerçekten kötü.
Well, I know, but I'm just worse than usual this time. Really bad.
Ben kötüyüm Şimdi..
I'm bad now..
- Çok kötüyüm.
- I feel very badly.
Daha kötüyüm. Cehennem azabı gibi.
It seems a descent to the infernos,
Aslında, şu anda daha kötüyüm.
Actually, I feel worse.
Kötüyüm, Maxime.
I'm feeling low, Maxime.
Çok kötüyüm.
I feel raped.
Hepiniz çok iyisiniz. Ben kötüyüm.
You all are so good, and I'm so bad.
Ben kötüyüm.
I'm a bitch.
Ben de çok kötüyüm.
Very ill too.
Çok kötüyüm.
I need it so bad.
Ben kötüyüm.
I'm a bad person.
Oh, anladım. Sakın söyleme. Ben kötüyüm.
Oh, I know, don't say it, I'm rotten.
Kötüyüm.
I'm bad.
Belki biraz daha kötüyüm çünkü tembelleştim. Bütün gün sızlanıyorum.
Probably a little bit worse because I've grown lazy... complain all day.
Döndüm ve her zamankinden kötüyüm!
I'm back, and I'm badder than ever!
İliklerime kadar kötüyüm, tatlım.
I'm bad to the bone, honey.
Ben de artistim ve çok kötüyüm.
And I'm a standup comedian and I suck! So I need your car.
Ben kötüyüm.
I'm a bad man.
Süper Çok sinir edici, uyuşmamazlıkta çok kötüyüm.
Just great. This is so frustrating, because I'm terrible at conflict.
Çok kötüyüm.
- Why are you crying? - I'm terrible.
Kötüyüm, Edward.
Very ill, Edward.
Şimdi daha kötüyüm.
Now I feel bad.
- Çok kötüyüm, gerçekten.
- I feel terrible. I really do.
Kötüyüm ben!
I'm the lost Cunningham!
- Üzgünüm, gerçekten kötüyüm ben.
Oh, great. Really bad.
Madem o kadar iyi bir adamdı ve ben böyle kötüyüm neden şişko domuzla evlenmedin?
If he's such a fucking sweetheart and I'm a creep, why didn't you marry the pig? If I'd known you'd be such an asshole, maybe I would have.
Bunda gerçekten kötüyüm.
It's just I'm really bad at this.
- Gerçekten çok kötüyüm.
I'm really stoned.
Biliyorum, ama şimdi daha da kötüyüm.
I know, but now I'm even worse.
Çenem kırıldı, bir iki defa dayak yedim, kötüyüm.
Jaw's been broke, been knocked down a couple of times, I'm bad!
Çok kötüyüm aslında.
Pretty bad, actually.
- Ne kadar kötüyüm?
- How bad?
Kötüyüm.
Well, this is really bad now.
Belki ben gerçekten kötüyüm.
Maybe I am a complete hack.
- Ben kötüyüm.
- I'm a bad man.
- Çok kötüyüm ama bu bana Shakaar'ı desteklemek için Vedek konseyinde konuşma fırsatı verecek.
I'm terrible. But it will give me a chance to talk to him about supporting Shakaar in the Vedek Assembly.
Neden bu kadar kötüyüm?
Why am I so rotten?
Çok kötüyüm oğlum.
I got a bad feeling, son.
Rahul, böyle hissetmemeliyim, ben çok kötüyüm.
Rahul, I shouldn't feel like this. I am very bad.
Çok kötüyüm.
This ain't me.
Çok kötüyüm.
I-I feel a little...
Ben kötüyüm, kötü Mormonum.
Yo, yo, yo. What's up, homies?
Ben kötüyüm.
I'm bad.
Çok kötüyüm!
- Miserable.
Çok kötüyüm.
I'm terrible, Mr. Holland.
- Ben gerçekten ama gerçekten bunda kötüyüm.
I'm really, really bad at this.