Laura перевод на английский

Laura, cevap vermiyor.

Laura, do not respond to him.

Laura artık bu aşamada sana sözümden fazlasını veremem.

" Laura, at this stage, I can offer nothing more than my word.

" Laura... Sorularına hatırlayabildiğim kadarıyla cevap vereceğim.

Laura, I will answer what I remember of your questions as best I can.

... iki farklı bağlamda ele alacağım ve Laura'nın da bir sürü sorusu var.

I'm kind of dichotomizing it, between stuff that I'd like to talk to you about in terms of like the documents and the content, and Laura has a bunch of questions about that as well, sort of working through the documents,

- Sana da uyuyor mu, Laura?

Is that good for you, Laura?

Laura'ya anlattığım komik bir şey daha vardı, tüm şu yeni VOIP telefonlar..... ve içlerindeki minik bilgisayarlar,.her an şebekeye bağlanabiliyor.

So uh, another fun thing, I was telling Laura about this : all these new VOIP phones, they have little computers in them, and you can hot mic these over the network... all the time, even when the receiver's down.

Bunu Laura'ya da ifade etmiştim.

I was expressing this with Laura.

Hızlı bir tanıtım yapmak istiyorum. Battıkça Laura'nın ağzı sulanıyor ve dökümanları okumaktan kendini alamıyor.

I just wanted to give you kind of a quick tour, uh, when Laura was looking at this, she was kind of salivating and couldn't stop actually reading the documents...

Size bir slayt göstereceğim çünkü Laura bunun önemli olduğunu düşünüyor. Bu tür bilgi akışlarının zaman içinde nasıl gelişip artlığına bir örnek vereceğim.

I'm just gonna show you one slide here'cause Laura thought it was valuable, and I was talking about kind of how these, uh, capabilities ramp up in sophistication over time.

Laura?

Laura?

Laura profilinde fobisini belirtmiş. Kristin sohbet odasında birkaç kişiye fobisinden bahsetmiş.

Laura's phobia was posted in her profile, and Kristin chatted about her fear of the dark with some guys online.

- Laura. herhalde.

- Laura. I assumed as much.

Kornayı çalmak gibi olmasın ama ben Laura'nın en yakın arkadaşıyım.

Not to toot my horn, but I am basically Laura's BFF.

Bak ne diyeceğim, Laura senin gibi bir arkadaşa sahip olduğu için çok şanslı.

Tell you what, I think Laura's lucky to have a friend like you.

Laura, sabahları çocuklarla ilgileniyor.

Laura has the boys in the mornings.

Evet, Laura ilgileniyor.

Yeah, Laura's looking into it.

Laura için gelmiştim, aslında.

I'm looking for Laura, actually.

Tanrım, üzgünüm Laura.

God, I'm sorry, Laura.

Bakın hepimiz buradayız çünkü Laura'nın başına gelen şey, hepimizin başına gelebilirdi.

Look, we're all here because what happened to Laura could happen to any of us.

Aslında...

He and Laura are...

- İsminiz nedir?

What's your name? Laura.

Önce Laura Miller'ın gezegeni.

Laura Miller's planet is first.

Laura bizim biyoloji programımızı başlattı.

- Laura started our biology program. - COOPER :

Laura, şükürler olsun.

Laura, thank God.

Sammy, Laura'yı tanıyorsun.

Sammy, you remember Laura.

Bu küçük Laura olmalı.

That would be little Laura.

Güzel küçük Laura.

Beautiful little Laura.

Laura?

Laura.

Laura, burada.

Laura, here.

Laura, beni dinle.

Laura, listen to me.

Laura and çocuğun iyiler mi?

Laura and the kid okay?

- Teşekkürler Laura.

- Thanks, Laura.

Sen, Laura ile benim ufaklığa göz kulak olursun, değil mi?

You'll check on Laura and my little man now and then?

Laura'yı şehrine taşımak istiyordum.

I want to move Laura to the country.

Merhaba Laura.

Hi, Laura.

- Laura bilmiyor.

Laura didn't know.

Kadın, Wisconsin, 32, Laura.

Female, Wisconsin, 32, Laura.

- Bayan Laura Wiley?

Miss Laura Wiley?

Evin sahibi Laura Wilder'miş.

The owner of the house was willed to a Laura Wilder.

- Adının Laura Wiley olduğunu söyledi.

She said her name was Laura Wiley.

Laura ne yaptığını biliyor.

Laura knows what she's doing.

- Laura?

Laura?

Bakın Dedektif, Laura benim iyi arkadaşım ve gerçekten dürüst bir insan.

Look, Detective, Laura's my best friend, and a seriously honest person.

Neyse, ben Laura konusunda çok endişeliyim, sen değil misin?

Yeah, anyways, I'm pretty worried about Laura, aren't you?

Ben Laura, bir mesaj bırakın.

This is Laura, leave a message.

Ya şu kadın, Laura, onun hikâyesi ne?

And the woman, Laura, what's her story?

Gerçek Laura Wilder 15 yıl önce öldü.

The real Laura Wilder died 15 years ago.

Laura, hamile olduğunu biliyor muydun?

Laura, did you know she was pregnant?

Beyler, bu Laura.

Gentlemen, this is Laura.

Doğu tarafındaki duvarı yıkarsam, Laura'ya iyice yer açmış olurum.

If I knock out that east wall, it'd make a nice workspace for Laura, huh?

- Biliyorum, Laura'nın konferansı için.

- I know, for Laura's conference.