Leckie перевод на английский

Ben kıdemli detektif Leckie.

I'm Detective Senior Sergeant Leckie.

O iyi bay leckie.

He's fine, Mr Leckie.

Leckie ve Joshua Daniel Cody ile olan görüşmenin kanıtıdır.

Detective Senior Sergeant Nathan Leckie and Joshua Daniel Cody.

Leckie görüşme boyunca istekliydi

Leckie was running the whole

Sadece şunu bilmeni isterim ki, sana herhangi bir kin gütmüyorum.

I just want you to know I don't bear you any ill will, Mr Leckie.

Sen kime yazıyorsun, Leckie?

Hey, who you writing to, leckie?

Hadi, Leckie.

Aw, come on, leckie.

- Er Leckie.

- Private leckie.

"Arkadaşın, Robert Leckie."

Your friend, Robert Leckie. "

Baksana Leckie, H Takımına bağlı değilsin sen artık. Değilim komutanım.

Hey, Leckie, you're not in "H" Company anymore.

Deniz Piyade nelere kadir işte, değil mi Leckie?

Well, that's marine corps in a nutshell, isn't it, Leckie?

Leckie, Leckie. Leckie!

It's Leckie, it's Leckie, it's Leckie!

Leckie, istihbarat çadırına git!

Leckie, go to the intelligence tent!

Leckie, Phillips, şu çadıra bakın.

Leckie, Phillips, check that hut.

Leckie?

Leckie?

Çadırımdan defol Leckie!

Get out of my tent, leckie.

Siz misiniz Yüzbaşı Larkin?

- Leckie! - Keep hammering. - That you, lieutenant Larkin?

Şirinlik yapma bana Leckie.

Don't get cute with me, leckie.

Kusura bakma Leckie, büyülü hap kalmadı.

Sorry, leckie, no magic pill.

Baksana Leckie, annenler mavi üniformanı gönderdi mi?

Hey, Leckie, your parents ever send you your dress blues?

Baksana Leckie, yemek zamanı!

Hey, Leckie, food.

Leckie, sıcak yemek var!

Leckie, hot food.

Selam Leckie.

Hey, Leckie.

Sağ ol Leckie.

Thanks, Leckie.

Bob Leckie.

Bob leckie.

Umarım senin için hızlı ve kolay olur, Leckie.

I hope it's quick and easy for you, Leckie.

Bob Leckie.

Bob Leckie.

Profesör Leckie, aydınlatın bizi.

Professor Leckie, enlighten us.

- Leckie, bunu kesmen lazım!

- Leckie, you gotta stop this.

Robert Leckie, Bayan Keller.

Robert leckie, Mrs. Keller.

Robert Leckie.

Robert leckie.

- Amin.

- Leckie : Amen.

- Hey, Leckie, hadi!

- Oh hey, Leckie, come on!

- Leckie, ne oluyor?

- Hey, Leckie, what the hell?

- Hey, Leckie!

- Hey, Leckie!

Bayağı cesursun, Leckie.

Well, you've got guts, Leckie.

- Leckie.

- Leckie.

Ben de Leckie ev ahalisinden kaçtım.

I fled the Leckie household.

Marion ve Foddy Leckie, sekiz çocuk istemiyorlardı.

Well, Marion and Foddy Leckie, they didn't want eight kids.

Leckie.

Leckie.

Leckie, Tanrı seni korusun.

Leckie, god love you.

Leckie, ne yapıyorsun?

Leckie, what are you doing?

Leckie yerime bakıyordu.

Leckie was just covering.

Leckie'yi.

Leckie.

- Leckie, acele etmelisin!

- Leckie, you gotta move!

Leckie!

Leckie!

Eugene Sledge, Robert Leckie ve John Basilone.

Eugene Sledge, Robert Leckie and John Basilone.

Robert Leckie savaştan önce bir yazardı.

Robert Leckie was a writer before the war.

Ben Bob Leckie.

Bob Leckie.

" Verdiğin düşman, güçlü ve cesurdu.

Leckie's voice : " the foe you gave was strong and brave

Leckie!

- Can't get the tent stakes in.