Linus перевод на английский
979 параллельный перевод
Büyük oğul Linus Larrabee Yale Üniversitesi'nden mezun oldu. Sınıf arkadaşları onu Yale'e..... 50 milyon dolar bağış yapması en muhtemel kişi seçtiler.
Linus Larrabee, the elder son, graduated from Yale, where his classmates voted him the man most likely to leave his alma mater $ 50 million.
Bugün başarılı bir polo oyuncusu ve Linus'un... giderleri arasında 600 dolarlık bir kalem olarak görülüyor.
He is now a successful six-goal polo player and is listed on Linus's tax return as a $ 600 deduction.
Bay Linus şehre inmeye hazır.
Mr. Linus is ready to go into town.
Linus, seninle konuşmak istiyorum!
Linus, I want to talk to you!
Linus, bırak şu tabancayı!
Put that thing away, Linus!
Linus, Elizabeth Tyson ile evlenmeye hiç niyetim yok.
Linus, I have no intention of marrying Elizabeth Tyson!
- Linus, inanıyorum sana.
- Linus, I believe you.
- Kardeşim Linus tanıyordur onu.
- I bet my brother Linus knows him.
Merhaba, Linus.
Hello, Linus.
Linus, bu çocuğu aileden kovmak gerek!
Linus, this boy should be drummed out of the family!
Eminim Linus'un da söyleyecekleri vardır.
I'm sure Linus has a few words to say.
- Teşekkür ederim, Linus.
- Thank you, Linus.
- Linus!
- Linus!
- Linus, bana bir hatır yapar mısın?
- Linus, do me a favour.
- Olur, Linus.
- Yes, Linus.
- Sen olamazsın, Linus?
- Not you, Linus?
- Seni kastetmedim, Linus!
- I didn't mean you, Linus!
Baba, yıllardır Linus'un şoförlüğünü yapıyorsun.
Father, you've driven Linus for so many years.
- Efendim, Linus?
- Yes, Linus?
Çok akıllısın, Linus ve çok zengin.
You're very clever, Linus, and very rich.
Linus, hamakta yatarken aklıma harika bir fikir geldi.
Say, Linus, while I was lying in that hammock I got a great idea.
- İyi geceler, Linus.
- Good night, Linus.
David, Linus'la yemeğe gideceğimi sanmıyorum.
David, I don't think I'm going to have dinner with Linus.
Ama Linus seni davet ediyorsa, ona iyi davranman gerek.
But if Linus wants to take you out, be nice about it.
Linus, gardenyaları unutma!
Linus, you won't forget the gardenias?
Merhaba Linus.
Good evening, Linus.
Linus?
Linus?
Alo, Linus?
Hello, Linus?
Çok anlamlı konuşmadığımın farkındayım, Linus.
I know I'm not making much sense, Linus.
- Çok utanıyorum, Linus.
- I'm so ashamed, Linus.
Linus!
Linus!
Sayın Linus Larrabee beni Paris'e götürüyor.
Linus Larrabee Esquire is taking me to Paris.
Niye yaptın bunu, Linus?
Why did you do it, Linus?
Linus Larrabee, yanmayan, kavrulmayan, erimeyen adam..... 20 milyon dolarlık işi çöpe atıyor.
Linus Larrabee, the man who doesn't burn, scorch or melt, throws a $ 20.million deal out the window.
Diyor ki, Linus Larrabee, yani sen..... ve Sabrina Fairchild, yani o..... bugün kalkan Liberté vapurunda yanyana yerler ayırtmışsınız.
It says here that Linus Larrabee, that's you, and Sabrina Fairchild, that's she, have reserved adjacent deck chairs on the Liberte, sailing today.
Linus Larrabee, finans büyücüsü, yönetim kurulu başkanı..... şoförünün kızıyla kırıştırıyor.
Linus Larrabee, wizard of finance, chairman of the board, getting mixed up with his chauffeur's daughter.
Önce benim peşimdeydi, sonra Linus'a taktı.
She went after me, but she switched to Linus.
Kelly bana beş tane binlik ve Dr. Tyler'in telefon numarası gerek.
Kelly, I want five $ 1,000 bills and the address of Dr. Linus Tyler.
Linus Tyler?
Linus Tyler?
Dr. Linus Tyler da kim?
Dr. Linus Tyler. Who's he?
Ee, Linus?
And, uh, Linus?
Linus?
Oh, Linus?
Linus mu?
Linus!
Utanmanıza hiç gerek yok, Linus.
Really, you shouldn't be embarrassed.
"Kuzen Linus, yaşam kainata benzer hemen araştırmaya başla, belki yarın dünyayı terk etmeni yasaklarlar".
- He said, "Cousin Linus, life is like outer space : Explore it today, for tomorrow you may not be able to get it off the launching pad."
Ah, Linus!
Oh, Linus!
Nasıl isterseniz, Linus.
Whatever you think, Linus.
- Ah, Linus.
- Oh, Linus.
Tyler dans etmeye mi gitmiş?
Linus Tyler, out dancing?
Mersi, Linus.
Thank you, Linus.
Ama Linus.
Oh, Linus.