Listing перевод на английский
586 параллельный перевод
Teknik olarak kaydı, özel bir şirketin araştırma istasyonu olarak geçiyor.
[Françoise] Technically the listing for it is a research station for a private firm.
- Sınıfınız ne Bay Custer?
- What is your listing, Mr. Custer?
- Sınıf mı?
- Listing?
Evet, sınıf.
Yes, listing.
Kayıt yok, bilgi yok, hiçbir şey yok.
No listing, no record, no information, nothing.
Bütün davalarına katıldığınız biliyorum çünkü kullandığı tekniklerini sıraladığınız makalenizi okumuştum.
I know you covered all her trials... because I read your famous essay listing her methods.
Bonanza holdinginin listesi nerede?
Where's that paper listing Bonanza's Lead Mountain holdings?
Özel kaydı Frank Kennedy aldı.
Frank Kennedy got the exclusive listing.
Bu nedenle kaydı ben alamadım.
That's why I didn't get the listing.
Sanki yan yatıyor.
- Looks as if she's listing.
Onu kayıp ilan eden ve kuzeni tarafından doldurulmuş bir dosya var elimizde.
We have a report here, filed by her cousin, listing her as a missing person.
Endişe sebeplerimizin listelendiği dosyayı O'na sundum.
I presented him with a documented case listing the reasons for concern.
Operatör, ECOMCON envanterimiz var mı?
Operator, have you got a listing for ECOMCON?
Ses uyuşuyor ancak bu gezegene atanmış bir Gary Seven yok.
Voice pattern matches, but I have no listing of a Gary Seven assigned this planet.
- Pupaya doğru yan yatıyoruz.
- We're listing to stern.
Numarası rehberde yok.
I couldn't get a listing.
İçinde gizli bir not var! Sınır generallerinin isimleri ve güçleri... yazıyor bu notta!
There's a secret message inside listing the names of generals guarding the frontier and the strength of their troops
Bunu bir kaza olarak rapor edeceğim.
I'm listing this as an accident.
İkinci güverteyi su bastı, 8 derece yatmış durumdayız.
Lower deck's flooded, we're listing eight degrees.
Raleigh ve Helena vuruldu ve yan yattı. "
Raleigh and Helena damaged and listing. "
Bir kaç dakika sonra size yarış dışı kalan araçların listesini vereceğim.
I shall give you a precise listing of the most recent abandonments in a few moments'time.
Gözatmak istediğim bir listem var.
There's a listing I wanna take a look at.
Listeye yeni eklendi.
It's a new listing.
Efendim, Amy Fredericks adına bir kayıt yok.
Sir, I see no listing for Amy Fredericks.
Vergi dairesinden resim koleksiyonuma dair bir belge istiyorum.
I'd like a statement from the Internal Revenue Service listing my collection of paintings.
Kanal 11 program listesini alabilirmiyim?
Yes operator, can I have the listing for Challel 11 please?
- Evet, ama sana bir liste veremem. - Neden?
- Yeah, but I can't get you a fuller listing.
O isimde bir liste yok.
I don't have a listing under that name.
Bir sürü şey, hangisinden başlayacağımı bilemiyorum.
So many things, that I'm not going to start listing them all...
Tüm Telefon ajanlarının listesi sadece iki yerde saklı.
There are only two of these, listing all the Telefon agents.
Ne yazık ki, Neptün 10 derece, yan yatmış durumda.. so we can attach without any problems, sir.
Fortunately, the Neptune is only listing 10 degrees, so we can attach without any problems, sir.
Ve son olarak düzenledikleri... Roma kıyafetleri partisinde... iki düzine sapkınca... hareket tespit edilmiştir. Bunlar burada... sıralanamayacak kadar çirkin ve iğrenç eylemlerdir.
And most recently... that a Roman toga party was held... from which we have received... two dozen reports of individual acts of perversion... so profound and disgusting... that decorum prohibits listing them here.
Samanyolu'nun bu bölümündeki mavi dünyalar hakkında bilgi toplayabilirler,... Dünya hakkındaki ayrıntılar için gelmeden önce,... bizim hakkımızda ne bilebilirler?
They may summon up the index of blue worlds in our part of the Milky Way until they came to the listing for Earth. What would they know about us?
Telefon etmek istedim ama "Bay Harika" nın adı rehberde yok.
I tried calling, but they don't have a listing for Mr. Wonderful.
- Seamus senin eksikliklerini listeliyordu.
Seamus has just been listing some of your shortcomings.
Doğaüstü olaylara bakan kimse yok ama.
Strange phenomena, there's no listing.
19 ncu yüzyıl... Amerikan şairi, Emile Dickens'in... katalog dosya listesini
Could you tell me what... Where would be that listing in catalog file for
Ama öyle bir liste bulamazsınız.
But you won't find any such listing.
Listeyi bulamam mı?
Oh, I won't find that listing?
Sonny Paluso adına Brooklyn ya da Queens'de bir kayıt.
A listing for Sonny Paluso in either Brooklyn or Queens.
Hiçbir kayıt bulamadım.
I find no listing.
Kayıtlarda yok.
I have no listing.
Dr Stephen Falken, F-A-L-K-E-N, Tall Cedar Caddesi Goose Island.. Hakkında numara kayıtlı değil.
I find no listing for a Dr Stephen Falken, F-A-L-K-E-N, on Tall Cedar Road, Goose island.
Sinyali bulamazlarsa bu üste telefonu olan tüm binaların listesini istiyorum.
If they don't get it... I want a listing of every phone in every building on this base.
Dava dosyasını, yemek kitabı gibi taşıyorum ve Harry Grey yapmak için gerekli tüm malzemeleri listeliyorum.
I'm carrying the tailing report like a recipe book... listing all the ingredients needed to make Harry Grey.
ve uzanıp çığlıklarını dinledi.
And lay there listing to her scream.
John veya Betty Simpson adına bir kayıt yok.
There's not one listing for John or Betty Simpson.
Eh, bir kayıtları olması gerekir hayatım.
well, there's gotta be a listing, honey.
Süper'in listelemesinde aracınız, önem sıralamasında düşüktür.
Now, the super is a basic non-priority listing of your car.
Yeni Ahitlerle birlikte gönderdiğimiz faturada ödemeniz gereken tutar... hem sterlin hem dolar olarak belirtiliyor.
We have sent off the New Testaments with an invoice listing the amount due... in both pounds and dollars.
Yalnızca gerçekleri sıralıyoruz, tekrar ediyorum :
We are just listing the facts, I repeat :