Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ M ] / Madem istiyorsun

Madem istiyorsun перевод на английский

513 параллельный перевод
Madem istiyorsun, öyle olsun.
If you wish, of course.
Eh, madem istiyorsun, ben de nasılsa asacak yer bulamıyorum, tamam o zaman.
Well, seeing as it's you and seeing as I can't find any place to hang it, all right.
Madem istiyorsun git.
Go if you want.
- Madem istiyorsun.
- Yes, if you like.
Pekâlâ, madem istiyorsun, tatlım.
All right, if you want to, love.
Madem istiyorsun...
If you want...
Madem istiyorsun...
If you'd like.
Madem istiyorsun, dışarı ikimiz çıkarız.
You're it, then. You and I'll go.
- Madem istiyorsun...
- If you like.
Peki, madem istiyorsun, kiliseye giderim. Günah bile çıkarırım.
All right, if you want me to, I'll even confess.
Madem gitmek istiyorsun, seni tutan yok!
Get going, since you want to leave!
Madem yardımımı istiyorsun, seni asla yalnız bırakmayacağım.
Now that you've asked for help, I'll never leave you alone.
Pekala, madem öyle istiyorsun.
Well, if that's the way you want it.
Şey, madem o kadar istiyorsun, dediğin gibi olsun.
Well, if you really don't mind.
Madem bilmek istiyorsun, gemiye beni vurmak isteyen birinden kaçmak için bindim.
Well if you really want to know, I took the boat to get away from somebody who's trying to shoot me.
Peki, madem yazmamı istiyorsun.
All right, if you want me to.
Gösterimizin bölünmesini istemem, ama madem sen öyle istiyorsun.
Well, I hate to see the act split up, but if you think so.
- Madem öyle istiyorsun Abe.
- Lf you like, Abe.
Tamam, madem öyle istiyorsun.
All right, if you feel that way about it.
- Madem öyle istiyorsun, ben de unuturum.
- If you want me to, I'll drop it.
- Madem sen öyle istiyorsun.
- If you say so.
- Madem bilmek istiyorsun, otobüs getirdi.
- From the bus, if you want to know.
Madem öyle istiyorsun... bu gece işim bitince buraya bir daha ayak basmayız.
If that's the way you want it... when I finish here tonight, we'll wash up for good.
Şey, madem bilmek istiyorsun...
Well, if you must know...
Madem bilmek istiyorsun söyleyeyim. Gösteriyi hiç sevmemiş. Öyle mi?
Well, if you really must know, he just hated the show.
Madem öyle izah etmek istiyorsun.
If you want to put it that way.
Peki, madem bu saçma geleneği yerine getirmek istiyorsun benim için sorun değil.
If you want to go through that old-fashioned rigamarole, it's okay with me.
Peki, madem müzik dinlemek istiyorsun, içeri gir. - Sağolun.
Well, you'd better come on in if you wanna hear some music.
Madem öyle istiyorsun. Bir yere kıpırdamam.
I'll stay right here.
Madem öyle yapmak istiyorsun, biz de öyle yaparız.
If that's what you want, that's what we'll do.
Öyle istiyorsun madem, hadi bakalım.
Then, with your will, go on.
Madem öyle istiyorsun.
If you think so.
Yani, madem öyle istiyorsun.
I mean, if that's the way you want it.
Madem öyle istiyorsun, dul olduğunu söylemeye devam edeceğiz.
But we'll all go on calling you a widower as long as you want us to.
Arabella, madem hareket istiyorsun! Artık hareketli olacağım!
Arabella, if you want action, you'll get action.
Madem bilmek istiyorsun, birkaç yıl önce bir oğlum vardı.
In case you want to know, some years ago I had a son.
Madem öyle istiyorsun, öyle olsun.
You want it that way, you got it.
Madem öyle istiyorsun...
Well, if that's what you want.
Peki, madem öyle istiyorsun, ama ona karşı biraz sabırlı ol.
Very well, if you insist, but have a little patience with her.
Madem öyle istiyorsun, ben gidiyorum.
alright, I'II go.
Madem öyle olsun istiyorsun.
If that's the way you want it.
Pekâlâ, madem öyle istiyorsun...
All right, if that's how you want it -
Madem resimlerimden istiyorsun, neden gidip birini seçmiyorsun?
If you really want one of my drawings, why don't you go and choose one?
Canım, madem bu odayı istiyorsun, burada kalacaksın.
Darling, if this is the room you want, this is the room you shall have.
Madem oyun istiyorsun, ışığı ayarlayıp kapıyı kilitleyelim.
If you really wanna play around, we'll just douse the lights and seal off the room.
Madem bir cevap istiyorsun... Kibarca şöyle de,... "Ben ona ulaştıracağım, eve dönünce."
As for my "reply..." I'll have him deliver it, so politely ask them to return home.
Madem peruğu bu kadar istiyorsun, getir o zaman, lanetli batının kötü cadısı.
If you're so worried about the wig, get it, O Wicked Witch of the West.
Ben gidiyorum. Madem öyle istiyorsun...
I'm leaving now according to your wishes and desires.
Madem öyle istiyorsun, bana göre hava hoş!
If that's the way you want it, then it's fine with me!
Madem işkenceden ölmek istiyorsun, yarın sabah, bir beyin cerrahı üzerinde çalışmalar yapacak.
Since killing you would create a martyr, tomorrow morning, brain surgery will be performed on you.
Dokunma! Madem öyle istiyorsun!
That's the way you want it!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]