Malezya перевод на английский
354 параллельный перевод
Malezya.
Melanese Islands.
Adalaylı şekilde, iki sene sonra, Malezya'da idam edildiği yazıyor.
Ironically, two years later, ends up on death row in Malaysia.
Malezya'ya geçtim.
I'm off to Malaysia.
Bu Malezya'da ne demek biliyor musun?
You know what that means in Malaysia?
10 Malezya Doları.
Ten Malayan dollars.
Bundan sonra Malezya var.
It's Malaysia from now on.
Malezya'da tavşan olmaz.
There are no rabbits in Malaya.
30 bin Malezya doları.
30,000, five in Straits dollars at 8 to 1.
Filmin büyük kısmı Malezya'da çekilmiş olup hikâye bir hindistan cevizi yağı bahçesinde başlar.
The film is extensively shot in Malaysia... and our story begins in a Coconut oil Garden...
Cennet meyvesi, Malezya'dan.
This Durian? It's from Malaysia
Zenci kardeşler Virjinya'dan ve kahramanlar koşarak Malezya'dan.
Negro brothers from Virginia and heroes hurrying from Malaysia.
Pasifik Okyanusu'nun batısında Malezya, Endonezya ve Brunei arasında paylaşılan küçük bir ada.
You know, small island in the western Pacific Ocean... divided between Malaysia, Indonesia and Brunei.
53 saniye, gecikme süresini gösteriyor olmalı Malezya'da bir yerlerde diyebilirim?
Uh... Assuming 53 seconds represents the period of delay... I'd say somewhere, uh... in Malaysia?
Malezya gecikmesinin boş olduğunu farkettikten sonra hayır.
Not after I realized the Malaysia delay was a plant.
Malezya'dan gelmiyor mu?
It's not coming from Malaysia?
Malezya'da bir kabile var. Senoi adında.
There is a tribe in Malaysia called the Senoi.
Global pazarda, afyonun tapyoka unundan... ya da Malezya kalay cevherinden hiç bir farkı yok.
In the global market, uh, opium is no different from tapioca... or tin ore from Malaysia.
Güvenilir kaynakların bildirdiğine göre Takviye kuvvetlerce desteklenen Malezya'da Japonların, artçı askeri hareketlere karşı güçlendirilmesi amaçlanıyor.
Backed by reinforcements into Malaya........ certain to influence Japan against further military action.
Bu benim Malezya rüya bebeğim.
This is my Malaysian dream doll.
Bu, Malezya restoranından.
From the Malay restaurant.
Malezya Posta Gelini Şirketi'nden aradılar
Yeah, the, uh, Malaysian mail-order bride company called.
Çünkü hepsi Japonya'da, Singapur'da, Malezya'da Tayvan'da ve kirliliği kimsenin takmadığı b.k çukurlarında.
Because they're all in Japan and Singapore and Malaysia and Taiwan and every other shithole where they're crazy about pollution.
Ve bu ayakkabıları tanıdım. Malezya A-220 sandalet.
And I recognized these shoes the Malaysian A220 Stilettos.
Malezya polisine eşimi tutuklamalarını söylenmeseydi şimdi size borçlu olmazdım.
If someone had not notified the Malaysian police... and had my wife arrested... I would not owe you
Eşin Malezya'da tutuklu mu?
You wife was arrested in Malaysia?
Onarla birlikte beni Malezya'da beklşeyıin.
Take them to Malaysia to wait for me
Malezya, Tayland ve Singapur'da aranıyormuş.
Malaysia, Thailand, Singapore- - they all want to get ahold of him.
Bu kırmızı mercan iğne ise Malezya'dan.
This red coral pin is from Malaysia.
Malezya'ya.
To Malaysia.
Malezya dışında. Orada bizi bekleyen bir tehlike olduğunu biliyordun.
Except in Malaysia, where you knew there was danger waiting.
Malezya fabrikasının ustabaşcısı.
He's foreman of the Malaysian plant.
Malezya için beş saniye.
Five seconds to Malaysia.
Malezya'yla video bağlantısı.
Malaysian video linkup.
Malezya Operasyonları.
Malaysian Operations.
Malezya düzeltmeleri dosyası aranıyor.
Searching Malaysian revisions file.
Malezya'yla yapılan bütün haberleşmeleri göster bana.
Show me all communications with Malaysia.
Bunlar Malezya'dan mı?
Those from Malaysia?
Hayır, Malezya fabrikasından kaynaklanan üretimle ilgili problemler.
No, there are fabrication problems involving the production line.
Malezya'daki fabrikada bunlar elle yapılıyor... işçiler, baş parmaklarıyla çipleri içeri gömüyorlar.
The Malaysians have been doing it by hand jamming the chips in with their thumbs.
Malezya'da hava kirliliği de var.
And the quality of the air is dirty.
Şu anda Malezya Kanal 3'ü seyrediyorsunuz.
You're watching Malaysian Channel 3.
Malezya kliplerini seyretmek yerine... buradaki problemi tartışsak... senin kurduğun fabrikayla departmanın arasındaki problemi.
Perhaps instead of digging up Malaysian video clips we should discuss the problems here the problems in your department with the line you set up.
Bu, Malezya hükümetini çok memnun ediyor.
That made the Malaysian government happy.
Malezya hükümeti buralara işçi istihdam etmeye zorladı bizi.
The Malay government insisted we fill those jobs.
Malezya hükümetinin DigiCom'da hisseleri yok.
The Malaysian government does not own shares of DigiCom.
Malezya'da kargaşa.
Mayhem in Malaysia.
Gung Bituen, yasadışı bir ilaç üretip dağıttığı için Göçmen Bürosu'na teslim edildi. Şimdi, Malezya'ya gönderileceği günü beklemekte.
For his part in manufacturing and distributing an illicit substance,..... Gung Bituen was remanded to the Immigration and Naturalization Service..... and is awaiting repatriation to Malaysia.
Malezya!
Malaysia!
- Malezya'dan.
- Malaysia.
- Malezya'dan mı?
- Malaysia?
- Malezya'dan.
- They're from Malaysia.