Mclaren перевод на английский
231 параллельный перевод
- Dostun McLaren de aynı fikirde.
- Your friend McLaren thinks so too.
McLaren'le teşkilata sadakatini sürdüreceksin. - Evet.
And you'll go on being loyal to McLaren and the department.
SON DÖVÜŞ BEKLENİYOR 30 yıldır emniyet teşkilatındasınız Yüzbaşı. McLaren.
You've been in the police department for 30 years, Captain McLaren.
Bu dağılmayacak McLaren.
This one's not going home, McLaren.
Memur Jack Owens, Raymond Keeler Alfred Quinn... McLAREN'DEN İLK ATIŞ... Frank Raider, Richard Phillips... KOMİSER PLANLARI AÇIKLAMIYOR... Edward Lynch...
Patrolmen Jack Owens, Raymond Keeler Alfred Quinn Frank Raider, Richard Phillips Edward Lynch...
Bu aylakları işe koş Kelly yoksa McLaren biçer geçer.
Get these loafers working, Kelly, or McLaren will swing his ax at them.
Senin gibi sicili olan birine McLaren ayıp etmiş.
It's a rotten deal for McLaren to give a man with your record.
McLaren.
McLaren.
McLaren zirveye çıkınca her şeyin çok iyi olacağını söylerdin hep.
You were always telling me, when McLaren got to the top everything would be just fine and dandy.
McLaren ve halktan çok teşekkür aldın.
A lot of thanks you got from McLaren and the public.
Başımız derde girecek McLaren ve o sakat jüriyle.
I got a hunch we're gonna have some trouble with McLaren and that jury on a tear.
O onaylarsa, McLaren'in baskınları bize vız gelir.
If he okays it, all the cracking down McLaren can do won't hurt us.
Bitirmezsen McLaren kovar diye mi korkuyorsun?
Afraid McLaren will fire you if you don't get rid of them?
McLaren yakışıklı çıkmış.
Nice picture of McLaren.
McLaren çenesine vurduğum için çiçek gönderdi.
McLaren sent me a basket of flowers for hitting him in the jaw.
McLaren eğlene dursun.
Let McLaren have his fun.
Zamanınızı yeni tezgahlara harcayın. McLaren geldiğinde bir düzine daha olur.
Spend your time building up new rackets so when McLaren comes up, he'll find a dozen more going.
Çocuklar McLaren'in baskınlarından tedirgin.
The boys are restless about McLaren still hammering their rackets.
McLaren ortalığı dağıtırken Al'i beklemeye ikna eden o.
He's the one that sold Al on sitting back and waiting for McLaren to run down.
McLaren sorun çıkarsa bile tezgahları tam hız çalıştıracağım.
I'm putting the rackets back in full swing, even if it means trouble with McLaren.
Herkesi McLaren'e yakalattı.
Put the crowd in a spot for McLaren.
Bu McLaren'in işine yarayabilir.
I think McLaren can use that.
General McLaren.
General McLaren.
Generalle ben de görüştüm.
I met General McLaren too.
Barış görüşmeleri için Albay McLaren ve askerlerini bekliyorlar.
They're waiting for Colonel McLaren and his soldiers to talk peace.
Sonra McLaren tüm erkek, kadın, çocuk ve köpekleri öldürecek.
Then McLaren will slaughter every man, woman, child and dog.
Kızılderililer'in saldırısını müzik eşliğinde yaptırabiliriz.
You could come on after the Indians attack McLaren.
Affedersiniz, Bay McLauren, bence belediye başkanı bu salgını daha fazla ciddiye almalı.
You'll pardon me, Mr. McLaren, but I think the mayor should be taking this epidemic more seriously than he is.
Dolores Marks. McLaren Park'da öldürülmüş. Orası uzak mı?
Dolores Marks.She was killed in McLaren Park.Is that far?
Kız öldürüldü yada... McLaren Park'da öldürülecek.
She was killed.Or rather she will be killed... 00 : 54 : 01,001 - - 00 : 54 : 01,999 in McLaren Park.
Anladınız mı? McLaren Park.
Did you get that?
Oraya olabildiğince çabuk gelin.
McLaren Park. Get there as soon as possible.
McLaren Park, olabildiğince çabuk.
Sherlock Holmes. McLaren Park, as soon as possible.
" Charles I. Wilson'un duruşma gününe kadar McLaren Devlet Hastanesi'nde müşahade altında tutulmasına karar verilmiştir.
"Charles I. Wilson was remanded to the McLarren State Hospital till such time as a medical examining board finds him fit to resume his place in society."
Müfettiş McClaren, bu Monsieur Botot...
Inspector McLaren, this is Monsieur Botot...
- Hoşça kalın Bay McLaren.
Goodbye, Mr. McLaren.
Sık sık podyuma çıkıyorum, dans ediyorum, Malcolm McLaren ve diğerleri için gösteri yapıyorum, koreografi yapıyorum, başkalarının şovlarına yardım ediyorum.
I'm doing a lot of runway work, um, dancing... performing for Malcolm Mclaren, various other people, doing choreography, helping people put their shows together.
Charlie Nicholas, David Niven, Malcolm McLaren, Elvis Presley.
Charlie Nicholas, David Niven, Malcolm McLaren, Elvis Presley.
Shelly McLaren.
Shelly McLaren.
Jackson McLaren.
Jackson McLaren.
İki McLaren motoru var. 12 tonluk itiş gücü pompalıyor. Kanatlar arası genişliği 23 metre.
You got two McLaren engines... pumping twenty-five thousand pounds of thrust... wingspan of seventy-five feet.
Biliyorsun, Spencer artık McLaren'la çalışıyor, eğer onu arıyorsanız...
Spencer works for McLaren now, if you're looking for him.
Söyleyecek bir şeyiniz varsa, McLaren'dan kocamı arayıp söyleyebilirsiniz.
If you have anything to say, call my husband at McLaren.
- Tommy McLaren.
- Tommy McLaren.
Kimse bu dağları Tommy McLaren'den iyi bilemez.
No one knows these hills better than Tommy McLaren.
Çarşamba günü, Tom McLaren'ın yardımlarıyla, bu hayalimi gerçekleştirmek niyetindeyim.
On Wednesday, with the help of Tom McLaren I intend to fulfill that dream.
Herkese açıkça ifade ettiğim gibi o kişi Tom McLaren olacak.
I ´ ve made it clear to everyone that Tom McLaren is that man.
McLaren onları indiriyor, değil mi?
McLaren ´ s pulling them back, right?
Tom McLaren, cevap verin.
Tom McLaren, come in.
Tom McLaren, burası merkez kampı.
Tom McLaren, this is base camp.
McLaren, çabuk bir kahvaltı hazırla, 40 dakika içinde yola çıkacağız.
McLaren, feed a quick breakfast. We move out in 40 minutes.