Mm перевод на английский
47,008 параллельный перевод
Bunu yapabilir mi? Mm-hmm.
She can do that?
- Bir eşya gibi görünüyor.
- Mm, looks more like a staff.
- Mm-hmm.
- Mm-hmm.
- Anne.
- Mm.
Genelde kolonoskopi için böyle söyleriz evlilikler için söylemeyiz.
Mm, yeah, that's what we say about a colonoscopy... not a marriage.
Dur biraz, gerçekten dündü.
- Mm. - Ah, wait. That was yesterday.
Söylediklerimi onaylıyorsun demek, teşekkürler.
Wow, that's validating. - Mm-hmm. - Thanks.
Hissettin mi?
- Mm. - Can you feel that?
Hem de çok hissettim.
Yeah, a lot, actually. Mm-hmm.
- Evet.
- Mm-hmm, yeah.
Benzemiyor sanırım.
Mm, I guess not.
Konuşmamız gereken bir şey var.
Mm-hmm. Uh, I need to talk to you about something.
Yani evet mi?
Mm. So is that a yes?
Ne diyebilirim ki?
Mm. Yeah, well, what can I tell you?
Bunu sana açıkladığım için üzgünüm ama "Kaptan Phillips" sadece bir filmdi.
- Mm, no. - Uhh, sorry to break it to you, but "Captain Phillips" was just a movie.
Kalıcı şef olmayı hak ettiğimi ispatlama çalışırken ve kimse bana saygı duymuyorken nasıl liderlik yapabilirim?
- Mm. - It's hard enough proving that I deserve the permanent chiefship, but how do you lead when no one respects you?
Evet.
Yeah. Mm.
Söylemedin.
Mm, no. No, you didn't.
Öyle sarhoş gelmişti ki çocukların sıralarından düşüp duruyordu.
- Mm-hmm. - Showed up so drunk, he kept fallin'off the little kids'desk.
- Karısı hamile olan mı?
- Mm, the one with the preggers wife?
Şeyi arayacağım...
I'm gonna call... Mm.
Gibbs, buna izin vermeyeceğini söylemişti sanırım.
- Mm-hmm. - I thought Gibbs told you she'd never let that happen.
Kendisi ailenin nasıl olması gerektiğine bir örnek.
Mm... She is what family... should be.
Hayır Chidi ve senden bahsediyorum.
Mm, no, I'm talking about you and Chidi.
Jason?
- Jason? - Mm-hmm?
- Seni kaybetmek istemiyorum kadınım.
Mm, I don't want to lose you, girl.
Belki öncesinde küçük bir ara verebiliriz.
- Mm-hmm. But perhaps we could take a little break first.
Fransız?
Mm.
Bu tehlikeli bir silah.
- Mm-hm. - This is a dangerous weapon.
Görüyor musun?
- See that? - Mm-hm.
Yasa boşluğu falan mı?
- Like a loophole? - Mm-hmm.
Centaurs mı?
- The Centaurs? - Mm-hmm.
Ben ne zamandır...
- Mm-hmm. - How--how long have I- -
- Deri.
- Mm, skin.
Top tekniğiyle ilgili şakalar yapardım ama bu konuda inanılmaz ciddiyimdir.
- Mm-hmm. I would make a joke about ball handling, but I'm deadly serious about ball handling.
Ben de öyle.
- Me too. - Mm.
Serserilere karşı gözünü dört aç.
- Mm-hmm. - Keep your eye out for vagrants.
Buna, sahne tanrıçası Stevie Nicks'in bohem elbisesi diyebilirim.
- Mm-hmm. I can call this Stevie Nicks stage-goddess boho duster.
Dax'te tüm seminerleri okul için CD halinde var.
Mm. Dax has all of his seminars on CD for school.
Sesi dinlendirici geliyor.
Mm-hmm. I find his voice soothing.
Burrito abartılmış falan değil.
Mm-mm. Burrito is perfectly rated.
Daha iyi oldu.
That's better. - Mm.
Ve olmadığına dair kanıt aramayacaksınız.
And do not look for proof or evidence that I don't. - Mm-hmm.
Evet.
Mm-hmm. Yes.
Fena bir film değil ama gidip paintball oynuyorlar ve ciddi ciddi iki buçuk saat kadar sürüyor.
Mm-mm. It's an okay movie, but then they go play paintball, and, no joke, it goes on for, like, two and a half hours.
- Teşekkürler.
- Thanks. Mm-hmm.
SANAT ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ
Mm-hmm.
Mükemmel bir planım var.
Mm-hmm. I have the perfect plan.
- Adı ne?
Mm!
Hımm!
Hm!
Mm!
Mm!