Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ M ] / Moody

Moody перевод на английский

1,102 параллельный перевод
Ailem bununla uğraşıyor, ama Moody benim her dakika nerede olduğumu biliyor.
My family is working on it, but Moody knows where I am every minute.
Ona bunu yaptıramayız, Moody.
We can't make her do this, Moody.
- Moody, sen ne yapıyorsun?
- Moody, what are you doing?
Moody!
Moody!
Moody! Lütfen onu alma!
Moody, please don't take her!
Moody, lütfen!
Moody, please!
Moody, onu alma!
Moody, don't take her!
Moody?
Moody?
Moody, lütfen gitme.
Moody, please don't leave.
Sağol, Moody.
Thank you, Moody.
Moody Çarşambaları hastanede olur.
Moody's at the hospital on Wednesdays.
Moody, eve gelebileceğimizi söylüyor.
Moody says we can come home.
Mahtob'u burada bırakamazsın. Moddy'nin ailesiyle olmaz.
You can't leave Mahtob here, not with Moody's family.
- Moody.
- Moody.
- Moody, ben o uçağa binmiyorum.
- Moody, I'm not gonna get on that plane.
Moody'ye bir avukatım olduğunu söylemeni istiyorum.
I want you to tell Moody that I have a lawyer.
Moody'ye onunla yalnız buluşmayacağımı söyle.
Tell Moody I won't meet with him alone.
Biz burada bu gece hüzünlü bir grup var.
We got a moody bunch here tonight.
Dwight Moody şöyle demiş, "Karakter, karanlıkta nasıl davrandığınızdır"
Dwight Moody said, "Character is what you are in the dark."
Deli doludur.
He's extremely moody.
O yüzden böyle sinirliydim.
That's why I've been so moody.
Ters biri.
Very moody.
Sabah kalkamıyorsun, gün boyu yorgunsun, huysuzsun odan ise domuz ahırı gibi.
You can't get up in the morning, you're tired all day, you're moody, and your room's like a pigsty,
Ama sen "sadece gerektiğinde silah çeken duygusal silahşor" tipisin.
But you're the moody-gunslinger-who - will-only-draw-when-he-must type.
Dengesiz.
Moody.
Gemiye geldiğinden beri dengesiz, somurtkan ve kabasın.
Ever since you've come on board, you've been moody, sullen and rude.
Acayipimdir, huysuz bir vahşiyimdir ama kazmasını bilirseniz burada zengin topraklar da var.
I'm a queer, moody brute, but there's rich soil in here if you care to dig for it.
Fikrini değiştirdin demek.
Very moody.
Kadınlar hüzünlü erkeklere bayılır.
- Women love to save moody men.
Kaprisli.
Kind of moody.
Peki ala, son zamanlarda, vardiyalarına geç kalmaya başladın.
Well, you've been moody lately, indifferent to your duties.
Rayanne, Ben de senin iki ruhlu olduğunu sanırdım.
Rayanne, and I thought you were moody.
Senin yapman gereken, oraya gidip, sanki t.şaklı alıcı havalarında takılmak. Sonra arka tarafa geçince, herif sana ne var ne yok tüm zehiri verecektir.
What you do is, you go in the front, moody like you're going to buy big then you slip around back, he loads you up with whatever you want.
Elâleme reklam oldum bile, değil mi?
I'm in a moody name, ain't I?
Hayır, o bıçak çok amaçlı bir şey.
No, it was a moody thing, you know?
- Tam yol ileri Bay Moody.
- All ahead full, Mr. Moody.
- Değişken ruhlu.
- Moody.
- Tersinden kalkmış.
She's very moody.
Film icabı olduğunu söyledi.
She said he was moody.
Biraz aksi.
She's a moody one.
Burada ne arıyorsun Timon?
A little moody, but... Timon, what are you doing here?
'Bacon, sokak köselerinde çalinti mallar'satabilecegi günlerin artik sayili oldugunu görebiliyor.
'Bacon could see that his days'of selling moody goods on street corners are numbered.
Morali bozuk Paul... suratsız Paul, kızgın ve mutsuz Paul... Arrakis'e sürgün edilen zavallı Paul... Bir gün evrenin en büyük hazinesinin sorumluluğunu miras alacak olan Paul...
I've heard all about the moody Paul the grim Paul, the angry and unhappy Paul who has been exiled to Arrakis where, poor boy one day he will inherit responsibility for the greatest treasure in the universe.
Ruhsal durumunun ne kadar değişken olabileceğini sen bilmiyorsun.
You don't know how moody she can be.
Aksi davrandıysam üzgünüm.
Sorry if I'm moody.
Bir anı, bir anına uymazdı.
She was too moody.
— Selam, Peder Moody.
Hi, Father Moody. Come in.
Bayan Lisbon, ben Peder Moody.
Mrs Lisbon, it's Father Moody.
İyi geceler, huysuz.
Good night, moody.
Tam yazıldığı gibi.
Cloud is an unpredictable, moody loner
- Pete'e bulduğum kız ölüyor. - Ne?
Are we too moody to work?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]