Multi перевод на английский
1,260 параллельный перевод
Eş zamansız, çok pozisyonlu ve termal kızıl ötesi var.
It's asynchronous, multi-positional and has thermal infrared.
Açılımı omuzdan ateşlenen çok amaçlı saldırı silahı.
Shoulder-launch Multi-Purpose Assault Weapon.
Mr. Blass'te Pick hastalığı var,
Mr. Blass has Pick's disease, which is similar to presentation to multi-infarct dementia.
Çok amaçlı salon B'ye giriyorlar.
They're going into multi-purpose room B.
Çok uluslu şirketler korunmaları ve yurt dışındaki fabrikalarının güvenliği için uzun zamandır Morgan gibi adamları kullanıyorlar.
Multi-nationals have long used people like Morgan for protection and security in their installations abroad.
Bence hükümetin yüksek mevkilerine ulaşmak çok kolaydır çoğu dış politikamızın, çok uluslu şirketlerimizin toplantı odalarına kadar izi sürülebilir.
I believe corporate access to the higher reaches of government is far too easy and that a lot of foreign policy stems from the boardrooms of our multi-nationals.
Colson Havacılık F-302'lerin çoklu-motor kontrol sistemlerini geliştirdi.
Colson Aviation developed multi-engine control systems for the F-302s.
Yani, basitçe anlatmak gerekirse, bu yorum, sonsuz katmanlı çoklu evrende her türlü sonucun ve kararın yer aldığı evrenin aslında sayısız kopyaya bölündüğünü belirtiyor.
I mean, simply put, this interpretation states that the universe is, in fact, split into an infinite number of copies of itself in which every possible outcome to every decision ever made all exists somewhere in this infinitely layered multi-universe.
Ve unutma burası geniş bir sosyo-ekonomik yelpazeden gelen çeşitli öğrencilerin bulunduğu çok kültürlü bir okul.
Remember that we're a multi-cultural school with a diverse population of students... from a wide range of socio-economic backgrounds.
... Howard Sokağı gayrimenkullerini çoklu amaç için kullanamazsın.
Which is not to say that you couldn't do some multi-use... with the Howard Street properties, too.
Üst düzey yöneticiler, fiyatları yukarı çekmek için talebi canlandırdıktan sonra multi milyon dolarlık senet opsiyonlarında likitidasyona geçiyorlardı.
Top execs would push the stock price up and then cash in their multi-million-dollar options.
Projede 1 milyar dolar kaybedilmesine karşın, asla gerçekleşmeyecek karlara üzerinden Enron, üst yönetime multi milyon dolarlık ikramiyeler verdi.
Though it lost a billion dollars on the project, Enron paid out multi-million dollar bonuses to executives based on imaginary profits that never arrived.
Aldıkları multi milyon dolarlık ikramiyelerden miydi? Yoksa Enron, insanların karanlık tarafını sömürmenin bir yolunu mu bulmuştu?
Was it their multi-million dollar bonuses or had Enron found a way to exploit the darker side of human behavior?
İki kademeli turbo emiş gücü, üçlü fırça başlığı teflon filtresi ve kemersiz sürüş sistemi var ve o kadar güçlü ki kirin üstündeki kiri emiyor!
It has dual sweeps, durable airpaths, jiggle control, multi-Teflon coated filtering and it's built with a direct-drive design that is so powerful, it sucks the dirt off the dirt!
Sonuç olarak, multi milyon dolarların döndüğü.. bir sektör haline gelmiştir.
As a result, adult entertainment, despite being a multi multi billion dollar world wide industry, exists in almost total aninimity
2 hafta sonra roxyporno büyük.. .. bir işletmeye 11 milyon dolar karşılığında satıldı.
2 weeks later roxyporno. com was sold to a large multi national conglomerate for 11 million dollars in cash and stock
YY'de, çok yönlü dirençleri olan tüberküloz üç kişiden birini öldürecek.
In the 21st century, multi-resistant T. B. Will kill one in three.
Birçok amfibi çıkarmanın ve gizli hava harekatının koreografisini hazırladım.
I've choreographed multi-pronged amphibious landings and stealth air attacks!
Caleus Tech kurduğunuz, halka arz ettiğiniz ve on yıldan kısa sürede satılan üçüncü multi milyar dolarlık şirket.
Caleus Tech is the third multibillion-dollar company that you've created, taken public and sold in less than 10 years.
- Evde birden çok telefon mu var?
- Are you a multi-phone household?
Şu çok telefonlu evdeki çocuk!
If it isn't the young boy from the multi-phone household.
Üst düzey yöneticiler, fiyatları yukarı çekmek için talebi canlandırdıktan. ... sonra multi milyon dolarlık senet opsiyonlarında likitidasyona geçiyorlardı.
Top execs would push the stock price up and then cash in their multi-million-dollar options.
Projede 1 milyar dolar kaybedilmesine karşın asla gerçekleşmeyecek karlara üzerinden Enron üst yönetime multi milyon dolarlık.
Though it lost a billion dollars on the project, Enron paid out multi-million dollar bonuses to executives based on imaginary profits that never arrived.
Aldıkları multi milyon dolarlık. ... ikramiyelerden miydi? Yoksa Enron, insanların karanlık tarafını.
Was it their multi-million dollar bonuses or had Enron found a way to exploit the darker side of human behavior?
Bir adama göre çöplük olan şey... başka birinin ağını ayakta tutmasını sağlayabilir...
One mans'garbage... powers another mans'multi-level many web pages and other networks...
Sarah bu gece çıkıyor görünüşü her zamankinden biraz farklı, onun için rica edeceğim bana asla göstermediğiniz saygıyı ona gösterin ve karşı cinsle ilişkisi başlarken seçimini alaya almayın.
Sarah's about to come downstairs, and she's going on her date tonight. She looks a little different, so I would really appreciate it if you guys could give her the respect that you never gave me, and not ridicule her style choices before she enters the world of multi-gender interaction.
Soru çoktan seçmeli değil miydi?
Number 26 isn't a multi choice.
Hakikatin evrensel nosyonunun terkedilmesi,... çok kültürlü politikalara bir güzel eşlik eder.
The abandonment of the universal notion of truth goes very well with multi-culturalese politics where we can say :
farklı alanlara yönlendirilmiş, çoklu-kültürlü post-modern yapı-çözümcü politik anotomik ve ekolojik olarak doğru olmayan... uydudan bağlanılıp indirildim, veri olarak girildim, dış kaynak olarak kullanıldım...
A diversified, multi-cultural post-modern deconstructionist politically, anatomically and ecologically incorrect... I've been uplinked and downloaded, I've been inputted and outsourced...
en ileride olan, gelişme durumu... çift kıyılı çok görevli, ve bir nanosaniyede size bir gigabyte verebilirim!
A cutting-edge, state of the art... bi-coastal multi-tasker, and I can give you a gigabyte in a nanosecond!
Bana gizli kimliklerle birçok sahnede çıktığını mı söylüyorsun?
Are you tellin'me that you have a multi-stage trick with hidden identities?
Çok işlevli ısı iletimli fırın. Gerçekten herşeyin çaresine bakacak... Sadece lanet telefon numarasını ver.
A multi-function conduction hoven that will really take care of all...
Aynı zamanda gövdeleri çoklu ışık dağıtıcılarıyla kaplı.
Their hull is also lined with multi-spectral emitters.
Görüyor musun? Pek çok isi bir arada hallediyorum.
See, I'm a multi-tasker.
Mel Gibson's havlularını, bornozunu, Nazi öteberilerini çalmak hadi neyse ama bu milyon dolarlık bir film.
Stealing Mel Gibson's towels, bathrobes, and Nazi paraphernalia... is one thing, but this is a multi-million-dollar film.
O çeşitli kültürlerden çocuk köleler Disney Şirketi'ne ait.
Hey! Those multi-cultural slave children belong to the Disney Corporation.
Böbrek faaliyetlerin düşüyor ve maalesef ameliyat etmezsek toplu bir organ iflası yaşayacaksın.
Your kidney function is decreasing and I'm afraid you'll go into multi-system organ failure if we don't operate.
Multi-vitamin verelim.
Hang a banana bag.
- Multi-vitamini değiştirdin mi?
Did you change her banana bag?
Fred, gerçekten hiç multi milyarlık bir işin nasıl yönetileceğini düşündün mü?
Fred, have you really given a thought to what's needed... to run a multi-billion - dollar business?
Benim multi milyarlarım var zaten.
I have multi-billions.
Multi milyarlık bir şirkette güvenlik ve takip. Tamam tamam.
Surveillance and security at a multi-billion dollar company.
Cep telefonu servis sağlayıcısı, multi medya mesajını... 40 metrekarelik bir bölgeye kadar daraltabileceğini söylüyolar.
The cellphone provider says they can narrow the picture mail call... down to a four square block area.
, araştırmaları devam ettirebilecekleri büyük bir toplumsal araştırma birliği, , hayal ettiler ve çok amaçlı bir sosyal bilimsel araştırma merkezi hayallerini, , gerçeğe dönüştürecek finansal desteği,
electromagnetism, and utopian social reclusive Danish industrialist and munitions magnate Alvar Hanso, whose financial backing made their dream of a multi-purpose social science research facility a reality.
Yeni uygulamalarla, tıbbi çoklu işlemler desteklenebilecek ve sekiz terabaytlık veriler mimari olarak ölçeklenebilecek.
The new application will be able to supportmedical multi-processing and scalable architecture up to eight terabytes of data.
Oyunun karmaşıklığı çok-dereceli düşünmeyi gerektirir.
The complexity of the game requires multi-step thinking.
Bence, çete farklı tip insanlardan oluşuyor.
I think we're dealing with a multi-person crew.
Evet, ve farklı tip davranışlar sergiliyorlar.
Yeah, and a multi - personality crew.
Bu, aslında 72 boyutu olan bir grafiğin, iki boyuta indirgenmiş hali. Basitleştirerek anlat olur mu?
These are two dimensional represtations of a multi-dimensional graph actually plotted in 72 dimensions.
Milyonlarca tazminat alırlar.
They tend to award very large multi - million-dollar payments as punishment.
Selam. Bana çoklu alet setimi uzattır mısın, Greg?
Hand me my multi-tool, will ya, Greg?